Almanya’da Fethullah Gülen cemaatiyle Alman hükümetinin ilişkisine dair soru önergesine yanıt verilmeyeceğinin belirtilmesi, Sol Parti Meclis Grubu iç politika sözcüsü Ulla Jelpke’nin eleştirilerine hedef oldu.
Deutsche Welle Türkçe sitesindeki habere göre Sol Parti’li Jelpke, “Alman federal hükümeti ile Gülen hareketi arasındaki temas ve işbirliğine yönelik soruya, istihbarat birimlerinin korunması gereken gizlilik çıkarları gerekçesiyle yanıt verilmiyorsa benim için alarm çanları çalıyor demektir” dedi. Jelpke, soruya verilen yanıtın, Gülen hareketiyle özellikle de istihbarat düzleminde temasların gerçekleştiği izlenimi doğurduğunu kaydetti.
“Alman hükümetinin Erdoğan sonrası Türkiye’de nüfuz için Gülen ağıyla ilişkileri sıcak tuttuğu” gibi güçlü bir görünüm olduğuna dikkat çeken Jelpke, “O zamana kadar Alman istihbarat birimleri, bu hareketin on yıllar boyunca Türk devletinin içine sızışı ve devasa yasadışı dinlemelerle kazandığı mahrem bilgilerden yararlanmak istiyor” görüşünü savundu. Jelpke, “Gülencilerin Türkiye’de yıllar boyunca karıştıkları suçlar göz önünde bulundurulduğunda, bu gruba siyasi olarak özel destek vermek için bir neden yoktur” dedi.
Sol Parti, Berlin’de kurulması planlanan ve tek Tanrılı üç dini içinde barındıracak “House of One” projesine Alman hükümetinin 10 milyon euroluk destek vereceğini açıklaması üzerine bir soru önergesi vermişti. İçinde sinagog, cami ve kilisenin yer alacağı projenin İslam ayağını ise Gülen cemaatine bağlı “Forum Dialog” oluşturuyor.
Alman hükümeti, Sol Parti’nin hükümetin Gülen hareketiyle ilgili tutumunu sorduğu önergeye, “konunun istihbarat birimlerinin işleyiş kabiliyetini özel olarak etkileyecek nitelikte olduğu ve bu nedenle kamuoyuyla paylaşılabilecek bir şekilde ele alınamayacağı” yanıtını vermişti.
Fethullahçı çeteye verilen desteğin elbette‚ “özel” nedenleri var. Bunların başında da Alman emperyalizminin Ortadoğu’ya açılma hesapları geliyor. Ortaya çıkan her yeni bilgi, Gülen cemaatinin çeşitli ülkelerin istihbarat teşkilatlarının elinde bir oyuncağa dönüştüğünü yeniden teyit ediyor. Fethullahçı çete yabancı ülkelerde kullanışlı bir araç olarak efendilerine hizmette kusur etmezken, efendileri de bu hizmetleri karşılıksız bırakmıyorlar.