İsrail’in Gazze’ye yönelik şiddetli saldırıları devam ediyor. Çabalar var ama ufukta barış bir tarafa, ateşkes ihtimali bile görünmüyor. Hâlâ bölge ülkeleri Gazze’ye insani yardım gönderilmesini sağlamaya çalışıyor. Gazze’de hastanelerin yakıtı, ilacı, insanların ekmek yapacak unu bile tükenmek üzere. Hava saldırılarında ölenlerin sayısı 10 bini aşarken İsrail kuzey ve güney Gazze’yi birbirine bağlayan ana yolu kontrol etmeye başladı. Kuzey Gazze’de yaşayanları güneye göndermeye çalışan İsrail ‘Güvenli olan güneye gidin’ diyor ama orayı da bombalıyor. Binlerce insan birkaç parça eşyası ile yollara düşmüş durumda. İnsanlar güneye yürüyor ama kuzey Gazze’de hâlâ yüz binlerce insan var ve Gazze Şeridi’nin iki yakasının da tehlikeli olduğunu ve bu nedenle yaşadığı yeri terk etmeyeceğini söylüyor.
Diğer taraftan İsrail’in Gazze’ye yönelik kara operasyonunun hedefi ve çapı da belirsizliğini koruyor. Gerçi İsrail tarafı ısrarla saldırıların HAMAS tamamen yok edilene kadar devam edeceğini söylüyor ama bu hedefin gerçekçiliği konusunda da şüpheler var. Bölgeden uzmanların mutabık kaldığı tek konu Gazze’yi uzun ve yıkıcı bir savaşın beklediği…
Peki İsrail’in Gazze planı ne?
Tartışılan çok sayıda senaryo ve bazıları spekülasyona varan birçok senaryo var. Öne çıkan senaryolardan birkaçına göre:
-İsrail, Gazze’ye yönelik saldırılarını kuzey ile sınırlandırmayacak ve bütün Gazze Şeridi’ni kapsayacak şekilde yayacak. Bu durumda Gazze’de yaşayan 2 milyon 300 bin insanın önemli bir kısmının gidecek yer bulması gerekiyor. İsrail ve ABD hâlâ Gazzelilerin Mısır’ın Sina çölüne yerleştirilmesi için Mısır’ı ikna etmeye çalışıyor. Bu sebeple Mısır’a para dahil çeşitli tekliflerde bulunulduğu Arapça basında yer alıyor. Ancak Mısır bu plana şiddetle karşı çünkü bu, Gazze’nin insansızlaştırılması demek; İsrail’in bütün Gazze’yi kontrol altına alması demek. Bu durum aynı zamanda demografiyi Filistinlilerin aleyhine büyük ölçüde değiştirecek. Mısır’ın diğer korkularından biri halihazırda terör örgütü saydığı Müslüman Kardeşlere üye veya sempatizan çok sayıda Gazzelinin Mısır topraklarına girmesi ki HAMAS zaten Müslüman Kardeşlerin Gazze kolu olarak kurulmuş bir örgüt. Elbette yüz binlerce Gazzelinin altyapı-üstyapı, sağlık, eğitim, güvenlik, beslenme gibi ihtiyaçlarının karşılanmasının gerekliliği de Mısır’ı tedirgin eden faktörler arasında. Bu nedenle, İsrail’in bütün Gazze’yi işgaline dayanan senaryonun önündeki en büyük engelin bizzat evlerini terk etmek istemeyen Gazzeliler olduğu söylenebilir. Nitekim Gazzeliler eğer evlerini, topraklarını terk ederlerse bir daha asla geri dönemeyeceklerini biliyor.
-İsrail Gazze’ye yönelik saldırılarını HAMAS’ı yok edene kadar devam edecek ve Gazze’yi Mahmud Abbas liderliğindeki Filistin Yönetimine devrederek çekilecek. Ancak bu senaryoya dair birçok şüphe var. Öncelikle Abbas Yönetimi kontrol ettiği Batı Şeria’da bile sert eleştirilere ve zaman zaman protestolara hedef olurken Gazze’yi kontrol edebilecek mi? Gazzeliler, Abbas Yönetimini kabul edecek mi? İsrail’in Gazze’ye yönelik şiddetli saldırıları ile birlikte Batı Şeria’da HAMAS lehine sloganların ve örgütün bayraklarının daha görünür olduğu da bir gerçek.
-İsrail’in HAMAS’ı çökerttikten sonra Gazze’den çekilmesi halinde ciddi bir güç boşluğunun ortaya çıkacağı aşikar. Bu boşluğun kaotik bir ortam yaratması ve yeni HAMAS’ların ortaya çıkması oldukça muhtemel.
Diğer taraftan İsrail ısrarla Gazze’yi yönetmekle ilgilenmediğini söylüyor. Peki, HAMAS’ın yok edildiği varsayıldığında Gazze’ye ne olacak?
Bu soruya dair senaryolara göre ise:
-Gazze’nin uluslararası toplumun ve bölge ülkelerinin katılımı ile oluşturulacak bir yapı tarafından yönetilmesi ihtimali konuşuluyor.
-İkinci ihtimal, Gazze’nin yönetiminin BM’ye devredilmesi.
-Üçüncü ihtimal, Gazze’nin hem güvenliğinin hem de idaresinin bölge ülkeleri tarafından oluşturulacak bir yapıya verilmesi.
-Son ihtimal ise HAMAS’ın silahlarını tarafların üzerinde uzlaştığı bir ülkeye ya da teslim ederek yerinde kalması ki bu ihtimale ne HAMAS yanaşır ne de İsrail tarafı. Çünkü HAMAS açısından silah bırakmakla teslim olmak aynı şey. Netanyahu ve aşırı sağcı hükümeti açısından ise verilen sözlerin tutulmaması demek. Çünkü Netanyahu ve savaş kabinesi HAMAS’ın tamamen yok edilmesini vadediyor halkına. Ancak silahsızlandırılmış olsa bile HAMAS’ın Gazze’de kalmaya devam etmesi operasyonun yarım bırakılması demek ki İsrail’in şahin kanadının bunu kabullenmesi pek olası değil.
Kaldı ki Gazze İsrail tarafından dümdüz ve yer altı tünelleri tamamen yok edilse de HAMAS’ın tamamen çökertilemeyeceğini savunanlar da var.
Velhasıl Gazzelileri belirsizliklerle örülü uzun ve yıkıcı bir savaş bekliyor.
Gazete Duvar / 10.11.23