“Enternasyonalle kurtulur insanlık!”
(20.02.13) - İşçi ve emekçiler dünyanın bir çok yerinde ayağa kalktı. Avrupa ülkelerinde işçiler, kapitalist krizin faturasının kendilerine kesilmesine karşı sokağa çıktı. Grev ve eylemlerle öfkelerini alanlara akıttı.
Kuzey Afrika ve Ortadoğu ülkelerinde de emekçiler, on yıllardır baskı ve zorbalıkla saltanatını sürdüren diktatörlerin devrilmesinin ikinci yılında bir kez daha diktatörlüğe ve diktatörlere karşı alanları doldurdu. Halk ayaklanmalarının kazanımlarına sahip çıkan emekçiler azgın polis saldırılarıyla sindirilmek istendi. Fakat emekçilerin yanıtı bir kez daha direniş oldu.
Yunanistan'da yılın ilk genel grevi
Yunanistan'da işçi ve emekçiler bugün yılın ilk genel grevini gerçekleştiriyorlar. 24 saatlik grev nedeniyle ülkede toplu taşıma araçları çalışmayacak, okullar ve devlet daireleri kapalı kalacak. Hastanelerde ise sadece acil vakalara bakılacak.
Yunanistan'da yaklaşık 2 milyon işçi ve emekçiyi temsil eden iki büyük sendikanın çağrısıyla yapılan genel grev “kurtarma paketi” kapsamında Yunanistan'a kredi sağlayan ve emekçilere sefalet dayatan kuruluşların temsilcilerinin Atina'ya yapacakları ziyaretinin birkaç gün öncesine rastlıyor.
Yunanistan hükümeti “kurtarma paketi” karşılığında vergileri artırdı ve kamu harcamalarını kıstı. Bunun sonucu olarak çalışanların ve emeklilerin maaş ve ücretleri düşürüldü. İşsizlik yüzde 26'ya fırladı.
Bulgaristan'da hükümet düştü
Bulgaristan'da elektriğe yapılan zammın ardından emekçiler alanlara çıkmış, ülkenin dört bir tarafında yapılan eylemlere onbinlerce kişi katılmıştı. Polisin eylemle saldırması sonucunda 25 kişi yaralanmıştı.
Emekçilerin tepkisi karşısında zamların geri çekileceğini açıklayan hükümet, enerji sektörünün özelleştirilmesinin ardından fiyatları arttıran yabancı şirketleri de cezalandıracağını belirtmişti. Ancak bunlar emekçilerin öfkesini dindirmeye yetmedi.
Bunun üzerine Bulgaristan hükümeti istifasını parlamentoya sundu. Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov, hükümetin istifasını parlamentoya açıklarken “Polisin insanları dövdüğü bir hükümetin parçası olamam” dedi.
Tunus başbakanı istifa etti
Tunus'ta ilerici lider Şükrü Belaid'in suikastle öldürülmesinin ardından emekçilerin sokakları kuşatması hükümeti devirmişti. Tunus Başbakanı Hammadi Cibali ise hükümetin devrilmesinin ardından teknokratlar hükümeti kurma girişiminde bulunmuş, ancak bu girişimi koalisyon partileri tarafından kabul görmemişti.
Başbakan, mensubu olduğu İslamcı An-Nahda partisinin teknokratlar hükümeti kurma planına destek vermemesi halinde istifa edeceğini söylemişti. Tunus Başbakanı, yeni bir hükümet kurma girişiminin sonuçsuz kalması üzerine istifa etti.
Mısır'da sivil itaatsizlik sürüyor
Mısır'da üçüncü gününe giren "sivil itaatsizlik" eylemlerinde, Port Said kentindeki emekçiler Süveyş Kanalı'na giden yolları, limandan gelen kargo araçlarının geçişini engellemek amacıyla kapattı.
Kargoların, konteyner terminallerine ulaşamaması nedeniyle işleyiş aksadı. Tersane yetkilileri, eylemlerin devam etmesi halinde Mısır ekonomisinin milyonlarca dolar zarara uğrayacağını dile getirdi.
Port Said takımını destekleyen "Yeşil Kartallar Ultras" grubu taraftarlarının 17 Şubat Pazar günü yaptığı "sivil itaatsizlik" çağrısının ardından, kent merkezindeki Şehitler Meydanı'nda, binlerce emekçi toplanarak eylem yapmıştı.
Eylemciler, geçen ay kentte düzenlenen ve yaklaşık 40 kişinin ölmesi, 150 kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan olaylarıyla ilgili davaya bağımsız yeni bir hakimin atanmasını talep ediyor.
Hindistan'da iki günlük grev
Hindistan'da sendikaların fiyat artışlarına ilan ettiği iki günlük genel grevden dolayı kamu ulaşımı ve bankacılık sektöründe hayat durdu. Grevin ilk gününde özellikle akaryakıt fiyatının yükselmesine öfkeli işçiler trafiği barikatlarla keserken polis ile çatışmalar yaşandı. Bu sırada bir sendika lideri öldürüldü. Araçların önünü kesmeye çalışan Narender Singh'e bir otobüsün çarptığı söyleniyor.
İspanya, Portekiz, Almanya... Emekçiler ayakta!
Kapitalizmin “gelişmiş ülkeleri”nde de emekçiler krizin faturasını ödemeyi reddediyor. İspanya Portekiz'de binlerce kişinin katıldığı eylemler yapılıyor. İberia'da greve çıkılıyor, Almanya'da havayolu işçileri iş bırakıyor... Bunlar gibi bir dizi örnek yaşanıyor.
Tüm bunlar gösteriyor ki, emperyalist-kapitalist sistem tüm dünyada işçi ve emekçilere, yıkım, kölelik ve sefalet dayatıyor. Ancak kapitalizmin bu dayatmalarına karşı alanları dolduran öfkeli işçi ve emekçiler emperyalist-kapitalist sisteme karşı izlenecek yolu gösteriyor.