Onbinlerce Yunanlı Çarşamba günü devletin yeni bir kemer sıkma ve zorunlu tasarruf başlıklı kararına karşın bugün caddelere döküldü. Ülkede 1 günlük genel grev kararı alındı. Ülke çapındaki tüm feribot seferleri durdu. Tüm okullarda eğitime ara verildi ve hastaneler acil servisler dışında hizmet dışı.
Bugün davullarla ve şarkılar söylerek bir araya gelen 60 bin kişilik öfkeli kitle yüksek orandaki ücret kesintisi ve vergi artışlarına karşın ‘soyguncular, soyguncular’ diye slogan atarak parlamentoya yürüdü. Bu yürüyüş uluslararası kreditörler tarafından Yunanistan’a dayatılan kemer sıkma politilarına karşı son aylarda yapılan en ciddi ve şiddetli olanıydı.
Başkent Atina’da, özellikle kitle içerisinde bulunan gençler polisin müdahalesine tepki koyarak polisle çatıştı. Çatışma sırasında gençlik polisin plastik mermi, göz yaşartıcı gazına taş ve şişelerle karşılık verdi.
Ülkedeki iki büyük işçi sendikası tarafından örgütlenen grev, yapılan mitinde ülkenin bugün içinde bulunduğu krizin tarihten bu yana en yıkıcı ve sarsıcı olanın bu kriz olduğunu, ülkedeki ekonomik eşitsizliğin giderek derinleştiğini, artan işsizlik sayısının insanlar üzerinden derin yaralar açtığını ve buna karşın bu 24 saatlik grev kararının alındığını belirttiler. Ayrıca bu grevin ülkedeki her şeyi neredeyse durma noktasına getirdiğinin altı çizildi.
2.5 milyon işçiyi temsilen krizin ilk patlak verdiği 2009 yılından bu yana artan borç krizi ve işsizliğe karşı sendika art arda grevlere çıktı. Her defasında olduğu gibi bu son grevde de krizin sorumluların hükümet ve ülkedeki patronların olduğunu dile getiren sendika yönetimi halka empoze edilen ve uygulamaya koyulan bu uluslararası kurtama operasyonunun adeta halkın sabrını test eder mahiyette olduğunu dile getirdiler.
Kamu Sendikası Genel Sekreteri Ilias Iliopoulos, bugünkü grevin amacını, sözde kurtarma anlaşmalarına karşı yapıldığını belirterek bu anlaşmalarının halka sadece daha fazla sefalet getireceğinin ve tüm Yunanistan halkının geleceğinin ipotek altına alındığını vurguladı. Ayrıca bu grevin özel sektör çalışanları ile ortaklaşa örgütlendiğini belirtti. Reuters’e yaptığı konuşmasına sosyal patlamanın çok yakın olduğunu söylerek devam eden genel sekreter, bugünkü polis saldırılarının da onları asla korkutmadığını dile getirdi.
8 aylık koalisyon hükümetinin Başbakanı Antonis Samaras’ın Uluslarası Para Fonu (IMF) ve Avrupa Birliği’ne verdiği sözleri yerine getirmekte çok hevesli olduğu çünkü son dönemde ikişer defa olmak üzere 200 milyon Euro borç alınması sebebiyle başbakanın istekli olmasındaki sebebin aslında alınan bu borca karşın kefalet altında olduğunun göstergesi olarak yorumlandı.
Grevdeki işçilere karşı önlem almak amacıyla hükümet, bu yıl iki defa olmak üzere acil yasalar çıkartarak grevdeki deniz ve demir yolu işçilerini aylar süren eylemlerinden döndürmek ve işlerine dönmelerini sağlamaya çalıştı. Zira bu eylemler Atina başta olmak üzere birçok yerde hayatı çok olumsuz etkiledi. Özellikle deniz yolundaki iş bırakma eylemleri Yunanistan’ın birçok adasında gıda sıkıntısı yaşanmasına sebep oldu.
Bugün düzenlenen grev ülkenin ikinci büyük kenti olan Selanik’te ve Girit adasında da yoğun katılım ve ilgiyle karşılandı. Buralarda bulunan insanlar yılları ulaşıma kapatarak siyah bayraklar salladı.
İşçilerdeki huzursuzluk son haftalarda en üst noktaya ulaştı. Geçen salı Fransız Başbakanı Francois Hollande’nin Atina ziyareti neredeyse hiç duyulmadı. Sebebi ise Yunan gazetecilerinin önemli bir kısmının grevde olmasıydı.
‘Öfori halinin artık bitti’ diyen muhalif liderlerden Alexis Tsipras mensubu olduğu Syriza Partisi’nin muhafazakar çevreler içerisinde bile yeniden bir heyecan oluşturduğunu dile getirdi.
Samaras ve yardımcıları ile kurtarma koşullarının yeniden müzakere edeceklerini belirten Alexis Tsipras, artık durumların hiç eskisi gibi olmayacağını zira şimdi milyonlarca ödenmemiş fatura, kapatılan onbinlerce iş yeri ve bir o kadar işsiz insanla yüz yüzeyiz diyerek sözlerine devam etti.
Kaynak: Reuters
Yazan: Karolina Tagaris
Düzenleyen: Mark Heinrich
Reuters’tan kızılbayrak.net tarafından çevrilmiştir…
