TMMOB Ankara İKK tarafından 3 Mart İş Cinayetlerine Karşı Mücadele Günü vesilesiyle TMMOB binası önünde “Yaşamı Savunalım, İş Cinayetlerini Durduralım!” şiarıyla eylem yapıldı.
Eylemde ilk sözü TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz aldı. İş kazaları ve iş cinayetlerinin Türkiye’nin en can yakıcı sorunlarından biri olduğunu belirten Koramaz şunları söyledi:
“Her yıl iş cinayetlerinde, meslek kazalarında binlerce işçiyi kaybederken on binlerce emekçi yaralanıyor. Ne yazık ki bu konuda gerekli önlemler alınmıyor, denetimler yapılmıyor. Yasal mevzuat emekçilerden değil, işverenlerden ve sermayedarlardan yana. Yaşamımızı kazanmak için çalıştığımız işyerleri emekçilerin hayatlarını kaybettikleri yerlere dönüşmüş durumda. Bu büyük bir trajedi. Yaşanan onca kayba ve onca acıya rağmen hiçbir önlemin alınmaması tüm toplumun kanayan yarasıdır. Hepimiz biliyoruz ki yaşanan ölümlerin, yaşanan kayıpların nedenini insan yaşamını ve emeği esas alan anlayışların yerine daha fazla kâr hırsına dayalı, sömürüye dayalı çalışma düzenidir. Bizler mühendisler, mimarlar ve şehir plancıları işyerlerinin güvenli olmasına ve bu noktada gerekli bilimsel-teknik önlemlerin alınmasına yönelik eğitimler alıyoruz. İş güvenliği ve işçi sağlığı konusu bizim asli uzmanlık alanlarımızdandır. Hepimiz biliyoruz ki işyerlerinde bilimin, tekniğin sesine kulak verilirse, önlemler alınırsa bu ölümleri durdurmak mümkün.”
Koramaz’ın ardından basın metnini TMMOB Ankara İKK Sekreteri Özgür Topçu okudu. Salgın, art arda yaşanan afetler ve devam eden savaşın gölgesi altında geçirdiğimiz bu günler, insan sağlığının ve hayatının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha hatırlattığını dile getiren Topçu savaşsız ve sömürüsüz bir dünya diledi ve şöyle devam etti:
Kozlu katliamı vesilesiyle iş cinayetleriyle mücadele günü
“Bundan tam 30 yılı önce, 3 Mart 1992 tarihinde Zonguldak Kozlu’da yaşanan ve 263 madencinin yaşamını yitirdiği maden kazası, ülkemizin en büyük maden facialarından biri olarak tarihe geçmiştir. Ülkemizdeki iş cinayetlerine dikkat çekebilmek, insan hayatının, işçi sağlığının ve iş güvenliğinin önemini vurgulamak için 3 Mart tarihi TMMOB tarafından ‘İş Cinayetlerine Karşı Mücadele Günü’ olarak ilan edilmiştir.
Yaşanan onca acıya, yaptığımız tüm uyarılara rağmen gerekli önlemler alınmadığı, yapılaması gereken düzenlemeler yapılmadığı için aradan geçen 30 yılda on binlerce kişi, evine ekmek götürebilmek için çalıştığı işyerinde hayatını kaybetti. Bu kayıplar her geçen yıl ne yazık ki daha da artıyor. Basına yansıyan haberlere göre 2021 yılında işi başında hayatını kaybeden emekçilerin sayısı en az 2 bin 170 olarak tespit edildi. Basına yansımayan, habere konu olmayan daha çok sayıda iş cinayetinin olduğunu hepimiz biliyoruz.”
20 yıllık AKP iktidarı dönemi boyunca 28 binin üzerinde emekçi işyerlerinde hayatını kaybettiğini belirten Topçu, Türkiye’nin iş cinayetlerinde ILO verilerine göre Avrupa’da birinci sırada olduğunu ifade etti.
Önlenebilir her ölüm cinayettir
İş “kazalarının” önlemi iş güvenliği uzmanlarının “uyarılarıyla” sınırlandırıldığını belirten Topçu şunları söyledi:
“Gerçekleşen iş cinayetleri ve iş kazalarının büyük çoğunluğunun önlenebilir olduğu bilinmektedir. Bilimsel ve teknik ölçütler doğrultusunda atılacak adımlar ile göz göre göre “geliyorum” demekte olan facialara son vermek mümkündür. Bunun için önce insan hayatını ve emeğe değer veren bir yaklaşımın benimsenmesi gerekmektedir.
Bizler, her 3 Mart’ta olduğu gibi bugün de iş cinayetleri ile mücadele etmek için sesimizi yükseltiyoruz. Ölüm, yaralanma ve sakat kalma; esnek ve güvencesiz çalışma hiçbir emekçinin kaderi değildir. İnsan onuruna yakışır, güvenli ve güvenceli çalışma hakkımız, mesleğimiz için sesimizi yükseltiyoruz.
Tüm ülkede, tüm çalışma alanlarında iş güvenliği önlemlerinin artırılması, bağımsız denetim sisteminin yerleştirilmesi, iş cinayetlerinin ve iş kazalarının durdurulması için yılmadan mücadele edeceğimizi kamuoyuna saygı ile duyururuz.”