TÜMTİS İzmir Şubesi’nin 9. Olağan Genel Kurulu bugün Hakemler Lokali’nde saat 10.30’da gerçekleştirildi.
Genel kurul salonuna “Sendikasız çalıştırmaya, kuralsız çalışmaya, iş cinayetlerine, istihdam bürolarına, kıdem tazminatlarının fona devredilmesine hayır!”, “Soma’daki iş cinayetinde acımız da büyük öfkemiz de. Unutmayacağız, unutturmayacağız!”, “Kıdem tazminatı gasp edilemez!”, “Dün UPS bugün DHL yarın hiçbir kargo sendikasız kalmayacak!” şiarlı pankartlar asıldı.
Günseli 4 yıllık faaliyetlerini anlattı
Genel kurul yoklama ile başladı, ardından divan seçimine gidildi. Saygı duruşunun ardından ise TÜMTİS İzmir Şube Başkanı Şükrü Günseli konuştu.
Günseli genel kurulu selamlayarak konuşmasına başladı. 4 yıl önce yapılan genel kuruldan bugüne yapılanları özetledi ve yeni üye katılımlarıyla bu yıl genel kurul yaptıklarını söyledi. Soma’daki maden faciasına değinerek, Soma’da yaşananların katliam olduğunu ve bunu yapanlardan hesap soracaklarını belirtti. Bu katliamdan hesap sormak herkesin boynunun borcu olduğu ifade ederek madenlerde yaşanan kazaların sebebinin sermayenin kâr hırsı olduğunu vurguladı. Son dönemde iş cinayetlerinin arttığına dikkat çekti ve bunun sebebinin taşeronlaşma olduğunu söyledi. Mecliste görülen maden yasasına değindi. Bu yasasın taşeronu yaygınlaştıracağını, taşeronun ölüm demek olduğunu ve hükümetin “taşeronu bitireceğiz” demesinin gerçeği yansıtmadığını dile getirdi. Günseli diğer emek örgütlerine seslenerek taşerona karşı birlikte mücadele etmenin önemli olduğunu belirtti.
Maden katliamından sonra sokağa çıkan emekçilere yönelik azgın polis saldırısından bahseden Günseli, AKP iktidarının sokağa çıkan herkese “terörist” diyerek eylemliliklerin önüne geçmeye çalıştığını ama emekçilerin sokaktan ayrılmayacağını vurguladı.
Günseli ayrıca sendikalaşma mücadelesine dönük saldırılardan söz etti. TÜMTİS olarak gerçekleştirdikleri örgütlenme çalışmalarından, UPS ve DHL süreçlerinden bahsederek son 4 yılda yaptıkları eylemlilikleri anlattı. UPS sürecinde sınıf dayanışmasının sadece Türkiye ile sınırlı kalmadığını, enternasyonal dayanışma da gördüklerini belirtti.
Günseli konuşmasını şu sözlerle bitirdi: “Özgürlüklerin olmadığı, hakların güvencesinin olmadığı bir ülkede işlerin güvenceli çalışma hakkı olamaz. İşçilerin birliğini ve bütünlüğünü sağlayacağız. Örgütsüz hiçbir işyeri kalmayacağına kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Zorlu ve onurlu bir yürüyüşe start vereceğiz. Mücadelemizi zafere ulaştırıncaya kadar çalışmalarımız devam edecektir.”
Öztürk’ten sendikal bütünlüğün korunması çağrısı
Günseli’nin ardından TÜMTİS Genel Başkanı Kenan Öztürk söz aldı. Öztürk konuşmasına Türkiye’deki emek hareketinin zor bir süreçten geçtiğini söyleyerek başladı. AKP iktidarının “ileri demokrasi” söyleminden söz etti. “İleri demokrasinin” işçi ve emekçilere saldırılar ve hak gaspları getirdiğini söyledi. Soma’da yaşanan katliama değindi. Soma madeninin patronunun gözaltına bile alınmadığını söyledi. Hükümetin katliamı örtbas etmeye çalıştığına dikkat çekti. Türk-İş yönetiminin de patron ve hükümetle aynı dili kullanmasını eleştirdi. Öztürk, katliamın üzerinin örtülmesine izin vermeyeceklerini söyledi. Taşeronlaşmaya, iş cinayetlerine değindi. Mecliste görüşülen yasa hakkında konuştu. Mecliste görüşülen yasasın derhal geri çekilmesi gerektiğini belirtti. TÜMTİS'in örgütlenme çalışmalarından söz etti. Öztürk ileriki süreçte birçok kargo işletmesinde örgütleneceklerini söyledi. Birlik, kardeşlik ve sendikal bütünlüğün korunması çağrısında bulunarak sözlerini bitirdi.
Genel kurul konuk konuşmacıların söz almasıyla devam etti. Konuşmacılar Soma Katliamı'na ve iş cinayetlerine dair konuşmalar gerçekleştirdiler. Yönetim kurulu raporlarının okunmasının ardından delegelerin konuşmalarına geçildi. Daha sonra yeni yönetime aday olacaklara söz verildi. Konuşmalarda örgütlü mücadeleyi yükseltme çağrısının yanı sıra sendikanın bütünlüğünün korunması sendikal mücadeleye zarar verilmemesi, kardeşliğin bozulmaması çağrıları yinelendi.
Günseli yeniden şube başkanı
Mevcut yönetimden olanların tekrar aday olduğu seçimde son 4 yıllık süreç değerlendirildi. Sendikaya yönelik eleştiriler dile getirildi. UPS işçilerinin yönetime aday olması gerektiği belirtildi. UPS işçileri ile ambar işçilerinin birleşik mücadele etmeleri gerektiği vurgulandı.
Burada Coşkun Bingöl, Şahin Başaraner, Kadir Dereli, Sinan Bingöl, Haydar Dönmez, Cafer Kömürcü ve son olarak Şükrü Günseli konuştu. Günseli eleştirilere cevap verdi ve ardından oylamalara geçildi.
600 üyenin olduğu şubede 160 delege oy kullandı. 157 oy geçerli sayıldı. Çarşaf liste ile girilen seçimde şube başkan adayı yalnızca Şükrü Günseli oldu. Yönetimin şube sekreterliği ve mali sekreterliği bölümüne adayların olduğu seçimde 111 oyla Şükrü Günseli tekrar başkan seçildi.
Şube sekreterliğine Haydar Dönmez ile Cafer Kömürcü aday olmuştu. Dönmez 101 oy alarak yönetime girdi.
Şube mali sekreterliğine ise Ersoy Kaptan ile UPS işyeri temsilcisi Şahin Başaraner aday olmuştu. Ersoy Kaptan 87 oy alarak yönetime seçildi.
Genel kurul sürecinde sıklıkla “Yaşasın örgütlü mücadelemiz!”, “Birleşen işçiler asla yenilmez!”, “İş kazası değil bu bir katliam!”, “Yaşasın enternasyonal dayanışma!”, “Soma’nın hesabı sorulacak!”, Baskılar biz yıldıramaz!”, “Yaşasın sınıf dayanışması!” sloganları atıldı.
Genel kurula Türk-İş 3. Bölge Temsilcisi, Türk-İş Mali Sekreteri, TÜMTİS Genel Başkanı, DERİTEKS, Tek Gıda-İş, Yol-İş, Tez Koop-İş, Haber-İş, Emekli-Sen Bornova Şube, BDSP, SDP, HDP, SYKP genel kurula katılım sağladılar.
Genel kurulda iç ayrılıkların olduğu öne çıktı. Sendika üyelerinin sıklıkla birlik ve kardeşlik çağrıları yapması ve sendikanın bölünmemesi gerektiğine yönelik konuşmalar dikkat çekti.
Kızıl Bayrak / İzmir