İzmir Gaziemir serbest bölgede bulunan HUGO BOSS, ROY ROBSON, DİGEL, VE SF TRADE TEKSTİL sürekli birbirleriyle yarışan ve her biri kendisiyle övünmeyi çok seven dört ayrı fabrika.
Peki nedir bu fabrikaların övünç kaynağı? Elbette hepsinin verdiği ücretler atölyelerden ve diğer bazı orta ölçekli işletmelerden bir tık yüksek. İşleyişleri ise görünürde daha kurumsal. Fakat hepsinde yoğun performans baskısı, zorunlu fazla mesailer var. Buralarda çalışan işçiler bir yarış atı misali birbiriyle yarışmaya mecbur bırakılırlar. Verimlilik uygulamaları adı altında yapılanlar baskı ve mobbingin en inceltilmiş halidir aslında. Bu fabrikaların sermayedarlarına sorsanız hepsi işçilerin haklarına çok saygılıdır. Hepsinin açıklamaları vardır “işçilerin sendikal haklarına saygılıyız” diye ama gerçekte hepsi yeminli sendika düşmanıdırlar.
Peki her biri sektörün öncüsü ya da lideri olduğunu söyleyen bu kapitalistler yaklaşan zam döneminde işçilerine nasıl bir ücret artışı yapmayı planlıyor? Hepsi ihracat yapan, Dolar ve Euro’nun artması ile karlarına kar katan sektörün “incileri” ocak zamlarında ne verecekler işçilere? Biz şimdiden söyleyelim en fazlasından asgari ücretin biraz üstünü! Bahane de hazır “devlet bunu verdi, biz de çok zor durumdayız, siparişler az”..
Oysa ki her bir fabrikanın açıkladığı kar oranları ortada. Bugün ülkede yoksulluk sınırı 45 bin liranın üstüne çıkmış durumda, alım gücümüz hiç olmadığı kadar geriledi. Serbest bölgedeki tekstil işçilerinin önünde iki yol var. Ya bu kapitalistlerin kendilerine reva gördüğü sefalet ücretlerine rıza gösterecekler ya da örgütlenip insanca yaşanabilir bir ücret için mücadele edecekler.
HUGO BOSS, ROY ROBSON, DİGEL, VE SF TRADE işçileri:
Şimdi yapmamız gereken kendimiz ve çocuklarımızın geleceği için harekete geçmektir. Gücümüzü birleştirmek ve sendikamız çatısı altında bir araya gelmektir. Hadi o zaman hakkımız olanı almak için harekete geçelim. Gücümüzü Devrimci Tekstil İşçileri Sendikası’nda (DEV TEKSTİL) birleştirelim!
DEV TEKSTİL