Sermaye sınıfı ve AKP iktidarı, Türkiye kapitalizminin krizini işçi sınıfı ve emekçilere çeşitli şekillerde fatura etmeye çalışıyor. İş yerlerinde kötüleşen çalışma koşulları, baskı ve mobbing yaygınlaşırken, üretimdeki yavaşlama da dolaysız olarak işçi ve emekçilere fatura ediliyor. Şirketler iflas ilanlarını açıklarken, ‘konkordato başvurusu’ ile işçilerin haklarını gasp etmenin yolunu arıyorlar; tazminatların ve kimi alacakların gasp edilmesiyle birlikte işten çıkarmalar kitleselleşiyor, yıllık izinler zorunlu olarak tüketiliyor, ücretsiz izin dayatmaları yaygınlaşıyor...
Kitlesel işçi kıyımları
İşçi kıyımı pek çok iş kolunda yaşanırken, son olarak da bankacılık sektöründeki işten çıkarmaların verileri açıklandı. Bankacılık sektöründeki çalışan sayısı Eylül ayı itibarıyla bir yılda bin 721 kişi azaldı. İşçi kıyımlarının esas yaşandığı bankalar yabancı sermayeli bankalar oldu. Bu bankalarda çalışan sayısı son bir yılda 2 bin 887 kişi azaldı. Sektörde 2015 yılı sonundaki 201 bin 205 çalışan sayısı bugün 195 bin 64 kişiye düşmüş durumda.
Bankacılığın ötesinde ülkedeki toplam istihdamda Eylül ve Ekim ayında, tespit edilen işten çıkarmaların sayısı 10 bin kişiye ulaşmıştı. İŞKUR verilerine göre de kayıtlı işsiz sayısı Eylül ayında önceki yıla kıyasla yüzde 25 artmıştı.
Kamuda hem kıyım hem ‘işçileşme’
AKP iktidarının, KHK ile “taşeronluğu kaldırdık” aldatmacasını devreye soktuğu kamuda, memur sayısındaki düşüş ve işçi sayısındaki artış ile çalışan sayısındaki düşüşler dikkat çekiyor.
DİSK/Genel-İş’in hazırladığı ‘Kamu İstihdam Raporu’na göre, 2016-2017 Aralık döneminde sözleşmeli personel sayısı 66 bin artarken, memur sayısı 23 bin azaldı. Kamuda yerel yönetimlerdeki istihdam belediye şirketlerinde en fazla arttı.
Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) İstihdam İzleme Bülteni’nin 77. sayısında, mevsim etkilerinden arındırılmış verilere göre, 2018 Temmuz ayında bir önceki yıla kıyasla kamu çalışanı sayısı 9 bin kişi azaldı.
Kamu emekçilerinin haklarını tırpanlama hedefleri, performans ve esnek çalışma düzenlemeleri AKP iktidarının 2019 yılı programlarına da yansımış bulunuyor. Bu ise faturanın daha da kabaracağına işaret ediyor.
Şirket iflaslarında artış
Krizin etkisiyle şirket iflas ve kapatmalarındaki artış da göze çarpıyor. Sermaye örgütü Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu’nun (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken basına son verdiği demeçte şirket kapatmaların arttığını ifade ederek krizin etkisine dikkat çekti. Ekim ayı itibarıyla bu yıl kapanan esnaf ve sanatkar işletme sayısı 87 bin 258’e çıktı. Geçen yılın ilk 10 ayına kıyasla artış yüzde 11,13 oldu.
Son bir yılda bankacılık sektöründe de şube kapatmalarında artış yaşandı. Eylül ayı itibarıyla bankaların toplam şube sayısı 10 bin 505’e düştü. 9 ayda kapanan şube sayısı 153 oldu.