Günlerdir evde kal çağrıları yapılıyor. Uzmanlar, bakanlar açıklama yapıyor. Yaşlılara, kronik hastalara sokağa çıkma yasağı getirildi.
Peki ya işçiler ne olacak? Bizler ne yapacağız?
Üretim aralıksız devam ediyor. Sabahın köründe çıkıp gecenin yarısına kadar çalışanlar ne olacak? Yaşlılarla, kronik rahatsızlığı olanlarla aynı evlerde yaşıyoruz. Çocuklarımız, ailemiz ne olacak? Fabrikalarda göstermelik önlemler alınıyor. Ama bunların hiç biri bizleri virüsten korumuyor.
Ben Arçelik'te çalışan bir işçiyim arkadaşlar. Korona virüsünün ülkemizde de olduğu açıklandığından beri, hepimiz mağduruz ve kaygılıyız. Çocukları okula, kreşe giden insanlar, okullar tatil edildiğinden beri çok huzursuz. Hem çocuklarını bırakacak kimseleri yok hem de ‘acaba işyerinde hastalık bulaşır da eve taşır mıyım’ kaygısını yaşıyorlar.
Fabrika içerisinde göstermelik önlemler alınıyor. ‘Dezenfektan koymak, yemekhanede birer metre aralıklı durmak, kantinde bazı ürünlerin satışını kaldırmak, iş kıyafetlerini evde giyerek gelmek, çalışma saatlerini değiştirmek’ virüsten korunduğumuz anlamına gelmiyor. Ama zaten patronların derdi bizleri korumak değil, üretimi sürdürüp kâr çarkının durmasını önlemek.
Sendikacılar deseniz zaten ortalıkta yoklar, sesleri çıkmıyor. Çünkü işçiler bu soruna bir çare bulunsun dediğinde, söyleyecek sözleri yok. Zaten ne patronlardan ne de sendikaların başına çöreklenmiş ağalardan çözüm bekleyebiliriz. Bunların neye hizmet ettikleri bellidir. Her geçen gün vaka sayısı katlanarak artıyor. Ölen insanlarımızın sayısı artıyor. Ama işçiler çalıştırılmaya devam ediyor. Bu, ne patronların ne onlara hizmet eden iktidarın umurundadır.
Bizleri düşünecek olan yine bizleriz. Çalıştığımız fabrikalarda birlik olup üretimi durdurmadığımız sürece, bizleri hastalığa, ölüme itmeye devam edecekler.
Hep bizler olmadık mı açlık, yoksulluk çekenler?
Hep bizler olmadık mı iş cinayetlerine kurban edilenler?
Hep bizler olamadık mı işten atılıp kapının önüne konulanlar?
Hep bizler olmadık mı aylarca işsiz kalıp intihara sürüklenenler?
Şimdi de virüsle öldürmeye, yok etmeye çalışıyorlar.
Artık yeter!
Bu gidişe dur demeliyiz!
Patronlar düzeninden, patronlar iktidarından, onların sefil dünyasından hesap sormak için kenetlenip mücadele edelim!
Arçelik'ten Kızıl Bayrak okuru bir işçi
