Görken: Direnişimizi kararlılıkla sürdüreceğiz!

İBB'de güvenlik soruşturmaları bahanesi ile işten atılan ve direnişe geçen Faruk Görken, işten atılmalarının asıl sebebinin politik yaşamları olduğunu vurguladı.

  • Haber
  • |
  • Sınıf
  • |
  • 11 Ağustos 2022
  • 19:30

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde (İBB) çalışırken İstanbul Valiliği’nin güvenlik soruşturması sonrası işten çıkarılan emekçiler, İBB Saraçhane binası önünde yer alan Saraçhane Parkı’nda direnişe devam ediyor.

İçişleri Bakanı Soylu’nun “İBB’de 557 terörist var” sözleri ardından başlayan soruşturma sonrasında 50’ye yakın kişi tazminatsız işten atıldı. Direnişin 14. gününde yaklaşık 1 yıldır İBB’de çalışan ve işten çıkarılan Faruk Görken’le konuştuk…

“Yukardan talimatla işinize son veriyoruz”

Görken işten atılma sürecini şu şekilde aktardı:

“21 Haziran’da İnsan Kaynakları tarafından çağrıldım. Hiçbir açıklama yapılmadan ‘yukarıdan gelen talimatla işinize son veriyoruz’ dediler. Gerekçe gösterilen dosyam ise 2010 yılında üniversite zamanında Halepçe Katliamı protestosuna katıldım. 2012’de karara bağlanmış ve 2017’de tamamen kapanmış bir dosya yüzünden işime son verildi. Tabii ki biz hukuki olarak gerekli açıklamalarda bulunduk. Bu talimatın İçişleri Bakanlığı’ndan geldiğini belirterek ellerinde bir şey olmadığını belirttik. Süreci ‘biz sizlerden memnunuz’ vb. açıklamalarla, kaçamak cevaplarla geçiştirdiler.”

Bakanlık hedef gösterdi, İBB yerine getirdi!

İşten çıkarma yetkisinin tamamen İBB yönetiminde olduğunun altını çizen Görken, şu şekilde devam etti:

“Benim ve 12 arkadaşımın geçmişte açılmış politik davalar gerekçe gösterilerek işlerine son verildi. Bu davalar kapanmış, bitmiş, güvenlik soruşturmasına konu olamayacak davalar iken, bugün, İBB yönetimini bunun karşısında direnmeyi seçmesi gerekirken İçişleri Bakanlık’ın vermiş olduğu talimatları harfiyen yerine getirmeyi kendilerine rol biçtiler.” 

“Kazanacağımıza inanıyoruz!”

Görken son olarak şunları ifade etti:

“Biz haklı olduğumuzu çok iyi biliyoruz. Biz işimizin başında olduğumuz süreci herhangi bir yüz kızartıcı suç işlemedik, yöneticimizle ya da başkasıyla bir sorun yaşamadık. İşimize son verilmesi tamamıyla politik yaşamımızla alakalı olan bir süreç. Biz bu haksızlığın karşısında benim gibi atılan arkadaşlarımızla direniyoruz. Direnişimizin 14. günündeyiz. Kararlılıkla sürdüreceğiz. Hakkımızı alana dek direneceğiz. Bu süreçte yanımızda pek çok sivil toplum örgütü, siyasi parti, odalar, meslek örgütleri, basın emekçileri destek ziyaretinde bulundu. Halktan, STK’lardan, siyasi partilerden haklı duruşumuzda bizim yanımızda olmalarını istiyoruz. Kazanacağımıza inanıyoruz.”

Kızıl Bayrak / İstanbul