Genel-İş Ankara 3 No’lu Şube’de genel kurul

Genel-İş Ankara 3 Nolu Şube’de 4 dönemdir şube başkanlığını yürüten Hüseyin Kabaca listesiyle birlikte yine yönetime geldi.

  • Haber
  • |
  • Sınıf
  • |
  • 09 Aralık 2018
  • 17:44

DİSK’e bağlı Genel-İş Ankara 3 No’lu Şube Genel Kurulu bugün Genel-İş Sendikası Genel Merkezi Toplantı Salonu’nda gerçekleşti.

Genel-İş Genel Başkanı Remzi Çalışkan, Mali İşler Daire Başkanı Mehmet Güleryüz ve Kocaeli Şube Başkanı Vedat Küçük’ün divan kurulunda yer aldığı genel kurulda iki liste yarıştı.

Genel Başkan Remzi Çalışkan yaptığı konuşmada, ekonomik ve siyasi krize değinerek şunları söyledi: “Bizim karşılarında mücadele etmemize rağmen tek adam sistemi oluşturuldu. Buna duyarsız kalmamız mümkün değil. İşsizlik 6,5 milyonu aştı. Her şeye zam yapılmaya başladı. Bu sistem insanlık ve doğa düşmanı. Tabi her şeye zam yapılması bizim ücretlerimizin düşmesi anlamına geliyor. Biz meydanlarda hep beraber haykırdık, krizin sorumlusu biz değiliz dedik. Sözde kadro verildi ama bu düzenleme bizi daha da geri götürdü. KHK ile TİS uygulaması getirildi, bu bir TİS hakkının gaspı saldırısıydı. Haksız hukuksuzca ihraç edilen üyelerimiz oldu.”

Bu saldırılara karşı mücadele ettiklerini ileri sürerek konuşmasını tamamlayan Çalışkan’ın ardından söz alan DİSK Ankara Bölge Temsilcisi Tayfun Görgün ise Türkiye’nin hukuksuz bir ülke haline getirildiğine dikkat çekti.

Faaliyet ve Denetim Kurulu raporlarının oylanmasının ardından genel kurulda yarışan listeler adına başkan adayları konuşmalarını gerçekleştirdi.

İlk konuşma mevcut şube yönetimine karşı aday olan Kemal Erbaş tarafından gerçekleştirildi. Erbaş yaptığı konuşmada şubenin içinde bulunduğu olumsuz duruma dikkat çekerek, “Şubemizin üye sayısında yüzde 65 düşüş var. Hastane işçilerinin de bize üye olmasını gözettiğimizde buna rağmen üye çoğalmamıştır. Ve mevcut yönetim hastane işçilerinden bir tek üye getirmemiştir. Bunun sorumlusu mevcut şube başkanıdır. Hastane işçileri içerisinde birçok sorun yaşanmasına rağmen işçiler şubeye gittiklerinde şube başkanını bulamadılar. Bu tavır karşısında işçiler istifa etme yolunu tuttular. Ayrıca delege seçimleri seçim gününden bir gün önce haber verilmiştir. Bu da bir sorundur. Sendikanın kendi arabası olmasına rağmen işçilere hizmet edilmesi için yeterince kullanılmıyor. 4 yıl boyunca kapısı çalınmayan konut işçileri var. Hastane işçileri idareden baskı görüyorlar. Bu sorunların çözülmesi için öncelikle işçi arkadaşların sorunlarının dinlenmesi gerekir. Ben sorunların sadece yüzde onuna değinmiş bulunuyorum” dedi.

Erbaş’ın ardından 4 dönemdir şube başkanlığını yürüten ve bir kez daha aday olan Hüseyin Kabaca konuştu. İşçilere yönelik saldırılardan bahseden Kabaca, bunlara karşı birlik ve dayanışma çağrısı yaparak “Artan emek karşıtı uygulamalarla tarihteki örneklerden hareketle mücadele edeceğiz” iddiasında bulundu. Yaptığı genel konuşmanın ardından Erbaş’ın eleştirilerine yanıt veren Kabaca, hastanelerdeki üye kayıplarının normal olduğunu iddia etti. Hacettepe Hastanesi’nde 1000 üyeden 44 üyeye düşülmesini es geçen Kabaca, Numune Hastanesi’nde yaşanan üye kayıplarının suçunu ise Erbaş’ın listesinde yer alan Numune işçisinin üzerine attı.

Yapılan ithamlara karşın delegelerin ve diğer yönetim kurulu üyelerinin konuşma talepleri ile divan tarafından geri çevrildi. Genel kurul boyunca divan kurulunun taraflı tutumu dikkat çekti.

144 delegenin oy kullandığı ve 2 oyun geçersiz sayıldığı genel kurulda Hüseyin Kabaca 69 oy alırken, Kemal Erbaş 35 oy aldı. Yönetim Kurulu üyeliklerinde ise Hüseyin Kabaca’nın listesinde yer alan isimlerin 100’ün üzerinde oy alarak seçildiler. 41 delegenin şube başkanlığı için oy kullanmamış olması delegelerin şubenin içinde bulunduğu durumdan duyduğu rahatsızlığı bir kez daha göstermiş oldu.

Kızıl Bayrak / Ankara