Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Dairesi (DİSK-AR) tarafından hazırlanan “Türkiye’de Emeklilerin Durumu” başlıklı rapor, bugün düzenlenen basın toplantısıyla kamuoyuyla paylaşıldı.
DİSK Genel Merkezi’nde gerçekleştirilen basın toplantısına, DİSK Genel Başkanı Kani Beko’nun yanı sıra DİSK Emekli Sen Genel Başkanı Veli Beysülen, Emekli Sen Genel Merkez ve şube yönetim kurulu üyeleriyle çok sayıda Emekli Sen üyesi katıldı.
Raporda, emeklilerin giderek daha fazla sefalete mahkum edildiği, emekli aylıklarının milli gelir ve asgari ücretteki artışa kıyasla büyük düşüş kaydettiği üzerinde durulurken, özetle şu bilgiler açıklandı:
- Ülkemizdeki emeklilerin yüzde 71’i 56 ve daha yukarı yaştadır. Emeklilik yaşının yükseltilmiş olması nedeniyle emeklilerin yaş ortalaması önümüzdeki yıllarda daha da yükselecektir.
- Emeklilik yaşının yükselmesi ve yıl ve prim gün sayısını tamamlayanların yaş koşuluna takılması nedeniyle büyük mağduriyetler ortaya çıkmaktadır. Bu durumda olan emekliler kıdem tazminatlarını alıp işten ayrılmakta veya çıkarılmaktadır. Emeklilikte yaşa takılanlar emekliliğe kadar daha güvencesiz ve düşük ücretli işlerde çalışmaktadır.
- Çalışan ve iş arayan emekli sayısı hızla tırmanmaktadır. 2003 yılında 1,5 milyon olan çalışan ve iş arayan emekli sayısı 2017 itibariyle 4 milyonu aşmıştır. Çalışan ve iş arayan emeklilerin sayısının giderek artmasının temel nedeni emekli aylıklarının insanca yaşamaya yetecek seviyede olmaması ve giderek düşmesidir.
- Emeklilerin yaşadığı bir diğer önemli sorun aynı koşulları yerine getirerek emekli olanların sırf farklı dönemlerde emekli olmaları nedeniyle emekli aylıklarındaki büyük farklılıklardır. Aynı hizmet yılı ve prim gün sayısı ile emekli olanlar arasında emekli aylıkları açısından büyük uçurum söz konusu olmaktadır.
- 5510 sayılı yasa ile emekli aylıklarının hesaplanma ve arttırılma yönteminin değiştirilmesi nedeniyle emekli aylıkları giderek düşmektedir. Bilindiği gibi 5510 sayılı yasa ile emekli aylıkları güncelleme katsayısı değiştirildi ve daha önce milli gelir artışının yüzde 100’ü hesaba katılırken artık yüzde 30’u dikkate alınmaya başlandı. Bunun sonucunda emekli aylıkları milli gelire göre yüzde 34 geriledi. Örneğin ekonomi 2017’de yüzde 7,4 büyüdü diye açıklandı. Bunun emeklilerin ilk aylık hesaplamasına yansıması 2,2 olacak.
- Emekli aylıklarının ilk hesaplanmasında milli gelirin sadece yüzde 30’u hesaba katılırken, arttırılması sırasında hiç dikkate alınmıyor. Örneğin 2017’deki 7,4’lük büyüme emekli aylık artışlarına yansımayacak.
- Emekli aylıklarının bir diğer önemli unsuru olan aylık bağlama oranları da değiştirildi. Emekli aylıklarının alt sınırı ortalama aylık kazancın yüzde 35 ile 40’ı olarak saptandı. Bu durum ortalama emekli aylıklarının asgari ücretin yüzde 35-40’ına kadar gerileyeceği anlamına geliyor. Nitekim ortalama emekli aylıkları asgari ücrete göre önemli gerilemeler kaydetti. 2002 yılında ortalama emekli aylıkları asgari cüretin yüzde 32 üstünde iken 2017’de asgari ücretin yüzde 6 altına geriledi. Emekli aylıkları asgari ücret karşısında yüzde 28 geriledi.
- Emeklilerin hak sahiplerine bağlanan aylıkların alt sınırlarının düşüklüğü de dikkat çekiyor. Alt sınır 2018 için 225 TL’ye kadar gerilemektedir.