Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), İzmir’de bulunan DİSK Ege Bölge Temsilciliği’nde basın toplantısı düzenlendi. Basın toplantısında konuşan Arzu Çerkezoğlu, Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Hastanesi’nde çalışan bir kısmı DİSK’e bağlı Dev-Sağlık-İş üyesi olan 40’ın üzerinde işçinin, hukuksuz bir şekilde Toplu İş Sözleşmesi (TİS) hükümlerinden faydalandırılmadığını açıkladı. DEÜ yönetimine “sendikal baskıya son verin” çağrısı yaptı.
“DEÜ’de yılladır sendikamıza üye olan arkadaşlarımız, çeşitli haksızlıklar, hukuksuzluklar yaşıyor” diyen Çerkezoğlu, DEÜ’de işçilerin yaşadığı mağduriyeti örneklerle aktardı.
DEÜ’de yetkili sendika tarafından imzalanan TİS sonrasında işçilerin mağduriyetler yaşamaya devam ettiğini aktaran Çerkezoğlu şöyle devam etti:
“Bizim tespit ettiğimiz bir kısmı sendikamız üyesi olan 40’ın üzerinde arkadaşlarımız açıkça TİS hükümlerinden ve TİS ile elde dilen haklardan yararlandırılmıyor. Tümüyle hukuka ayaklar altına alarak bir sendikal baskı uygulanıyor. Sendikalı olmak, herkesin yasal ve anayasal hakkıdır. Herkes istediği sendikayı seçmekte özgürdür, bu anayasa ile güvence altına alınmış bir haktır. Kimse kimseyi, bir sendikaya üye olmaya da zorlayamaz, bir sendikadan istifa etmeye de zorlayamaz. Ama DEÜ Hastanesi’nde böyle bir sendikal baskıya maruz kaldılar. 1 Kasım 2022 yürürlük tarihi ile imzalanan söz konusu TİS’in dördüncü maddesi; TİS’ten üye olarak, dayanışma aidatı ile yararlanılabileceğini söylerken, mevcut yasalar da bunu söylerken oradaki arkadaşlarımız taraf sendikaya üye olmadıkları için açıkça mağdur ediliyorlar.”
“Tümüyle hukuksuzdur!”
Bu tür haksız ve hukuksuz uygulamaların kabul edilemez olduğunun altını çizen Çerkezoğlu DEÜ ve hastane yönetimine çağrı yaptı. Çerkezoğlu şunları ifade etti:
“Bugüne kadar görüşme kapılarının kapandığı bir süreçteyiz. Üniversite yönetimini ve hastane yönetimini, bu haksızlığı, hukuksuzluğu gidermek üzere adım atmaya çağırıyoruz. Üniversite hukukçuları ile sendikamızın hukukçularının bir masa etrafında bir komisyon oluşturarak birlikte çalışmasını ve bu sorunların çözümünü talep ediyoruz. Oradaki yetkili sendikaya tek bir cümle söylemek istiyorum; sendikalar, işçilerin kazanılmış haklarını güvence altına almak, işçilerin emeğini, ekmeğini korumak için vardır. İşçilerin kazanılmış haklarını engellemeye yönelik söylemin veya eylemin, adı sendika olan hiçbir kurumla bağdaşmadığını ifade etmek isterim. Üniversite yönetimine de çağrımız şudur; burası bir kamu kurumu, üniversiteler topluma örnek olması gereken kurumlardır. Bir üniversite yönetimine böylesi haksız, hukuksuz, anti-demokratik bir yaklaşımı yakıştıramıyoruz. DEÜ yönetimin bu yanlıştan dönmeye, bu haksız hukuksuz uygulamalara son vermeye çağırıyoruz.”