İzmir’de coşkulu 1 Mayıs pikniği
Devrimci Tekstil İşçileri Sendikası’nın (DEV TEKSTİL) İzmir’de bir süredir çalışmasını yürüttüğü örgütlenme kampanyasının önemli bir ayağı olan 1 Mayıs pikniği başarıyla gerçekleşti.
DEV TEKSTİL flamalarıyla çevrilen piknik alanına “Yaşasın 1 Mayıs! Kölece çalışma ve yaşam koşullarına karşı mücadeleye!” şiarlı pankart asıldı. Alanda DEV TEKSTİL standıyla birlikte DEV TEKSTİL Kadın Komisyonu standı açıldı. Komisyon çalışanlarının el emeği ürünleri sergilendi ve satışı yapıldı. Alanda çocuklar için oyun masası kurulurken, çocuklar oyunlar oynadı.
Kolektif olarak hazırlanan sofrada yapılan kahvaltının ardından “İşçiler, örgütlenmeyi tartışıyor” başlığıyla foruma geçildi. Forum DEV TEKSTİL konuşmasıyla açıldı. 1 Mayıs’a giderken ülkedeki siyasal atmosfere değinilerek başlayan konuşmada “Uzun bir dönemdir OHAL ile yönetiliyoruz ve yine bir seçim sürecine girdik” denildi. Seçimleri tartışmanın işçilere fayda sağlamayacağı ve işçilerin asıl seçiminin örgütlenme olması gerektiği vurgulandı.
“Çalışma koşullarımız günden güne kötüye gidiyor ve sektörümüzde son dönemde örgütlenme isteği günden güne artıyor” ifadeleriyle devam eden konuşmada, işçilerin örgütlenirken engellere maruz kaldığı üzerinde durularak şöyle denildi: “Bunlardan en yakın örnek bizim de çalışma yürüttüğümüz serbest bölgede yaşandı. Tekstil işçileri örgütlenirken işverenin saldırılarının yanı sıra yanlış sendikal anlayışların engellerine takıldılar. Bizler DEV TEKSTİL olarak başka bir sendikal hareket yaratmak için yola çıktık.”
Sonrasında sendikanın örgütlenme kampanyasından söz edilerek kampanyanın tanıtım ve propaganda ayağı anlatıldı. Ardından “Taleplerimizle 1 Mayıs’ta olmalıyız” vurgusuyla konuşma sonlandırıldı ve söz işçilere bırakıldı.
İşçilerden örgütlenme çağrıları
Serbest bölgede çalışan bir işçi, “İş yerimizde sendikalaşma çalışması vardı. TEKSİF üzerinden yürüyen bir çalışmaydı bu. Ben o çalışmanın içinde yer aldım ama aradığımı bulamadım. Diğer sendikalarla karşılaştırdım, DEV TEKSTİL bize birlik olmayı öğretti” dedi. 16 yıldır tekstil işçisi olarak çalışan bir kadın işçi ise “Fabrikada takım elbise üretiyoruz, sürekli işverene kazandırırken biz kaybediyoruz. Birçok sorunumuz var. Tuvaletlere koyulan turnikeler, performans dayatması ve sendikalaşmadan kaynaklı baskı giderek artıyor. Fabrikamızda bir sendikalaşma çalışması oldu ve çalışma arkadaşlarımız işten atıldı, yanlış sendikal anlayışlardan kaynaklı. Ben örgütlenmenin gücüne inanıyorum ama daha sıkı ve güvenli yapılması gerektiğini düşünüyorum. İnançla, birbirimize güvenerek serbest bölgede DEV TEKSTİL olarak güç olacağımıza inanıyorum” diyerek DEV TEKSTİL’de örgütlenmeye çağırdı.
Diğer bir serbest bölgede çalışan işçi ise fabrikasındaki sendikal çalışmadan söz etti ancak örgütlenme çalışmasının işçilerle ve işçiler için olmadığını vurguladı. Daha çok çalışmak ve güç olmak gerektiğini vurguladı. Aynı işçinin babası ise 30 yıl işçi olduğunu, beraberinde sendikal çalışma yürüttüğünü belirtti ve “Bu karanlık dönemde umut oldunuz teşekkür ederim” diyerek sözlerini sonlandırdı.
Diğer bir tekstil işçisi kadın ise en önemli sorunun güven sorun olduğunu “Birbirimizden başka dostumuz yok” diyerek dile getirdi. Aynı zamanda okumanın, araştırmanın ve haklarını öğrenmenin önemini vurguladı. Başka bir kadın işçi ise iş yerindeki sendikal örgütlenme sürecini, devam eden saldırıları ve işçilere uygulanan mobbingi anlattı. “Bu saldırıların ardından arkadaşlarımızda korku ve yılgınlık atmosferi oluştu. Ancak biz DEV TEKSTİL olarak gizli, örgütlü, bilinçli bir çalışmayla örgütleniyoruz, çalışma koşullarımızı düzeltmek için mücadele edeceğiz” diye konuştu.
Babasıyla birlikte pikniğe gelen bir başka işçi de babasının sağlık sorunları bulunduğunu ve bu sorunların yıllardır tekstilde çalışmasından kaynaklandığını söyleyerek şöyle devam etti: “O kendi zamanında mücadele etseydi şimdi benim koşullarım belki daha iyi olacaktı. Şimdi benim de bir kızım var. Ve ben ona bugün yaşadığım gibi bir gelecek bırakmak istemiyorum. Ve bunun için elimden geleni yapacağım.” Ardından söz alan işçiler de aynı içerikte konuşma yaptılar. Gün boyu ise yeni tanışılan işçilerle sendika, örgütlenme ve mücadele üzerine sohbetler edildi.
Forumun ardından müzik dinletisiyle birlikte türküler söylendi, halaylar çekildi. Sonrasında hep birlikte yemek hazırlıklarına başlandı. Yemek yedikten sonra halat çekme, çuval yarışı ve mendil kapmaca oyunları oynanırken, pikniğe katılan tüm işçiler oyunlara oldukça ilgiliydi.
Piknik sonunda DEV TEKSTİL adına yapılan kısa bir kapanış konuşmasıyla 1 Mayıs’a çağrı yapıldı. Coşkuyla çekilen halayların ardından alkışlarla piknik sonlandırıldı.
Çerkezköy ve Çorlu’dan işçiler piknikte buluştu
Tekirdağ’da 1 Mayıs’ın tarihsel anlamına uygun bir şekilde örgütlenmesi ve mücadelenin 2 Mayıs’lara taşınması amacıyla DEV TEKSTİL’in çağrısıyla örgütlenen piknik, kurulan ortak sofrayla başladı. Hep birlikte yapılan kahvaltının ardından piknik serbest zamanla devam etti. Sonrasında ise pikniğin forum bölümüne geçildi.
Kısa bir açılış konuşmasının ardından işçi sınıfı davası uğruna mücadelede ölümsüzleşenler için saygı duruşu yapıldı. Forumda metal, tekstil, petrokimya, deri, güvenlik iş kollarından işçiler, üniversiteli gençler ve emekçi kadınlar söz aldı. Fabrikasında kararlı direnişi ile Çerkezköy’de bir örnek olan bir işçi, korkuları üzerinden atmayan, kararlı bir mücadelenin sonuçsuz kalacağını deneyimleri ile anlattı. Bir metal işçisi tarihsel özüne uygun 1 Mayıs için işçilere düşen sorumlukların altını çizdi. Çerkezköy’de işçilerin bir mücadele ve örgütlenme arayışında olduğunu söyleyen işçi, “Onlara ulaşamadığımız için sendikalar bu enerjiyi heba ediyor. Bu yüzden 1 Mayıs ve sonrasında buraya katılan öncü işçilere önemli bir sorumluluk düşüyor” diyerek konuşmasını tamamladı. Öğrenci gençlik adına yapılan konuşmada Boğaziçi Üniversitesi gençliğine dönük saldırıların her şeyi özetlediğini buna karşı duruşun ancak birleşik bir mücadeleyle aşılabileceği vurgulandı.
Greif direnişçisi de kendi deneyimi aktararak bu bölgede mücadelenin daha kararlı bir biçimde yürütülmesi ihtiyacına değindi, yeni Greif’ler yaratmak için mücadeleyi büyütmeye çağırdı.
Çorlu'da düzenlenecek 1 Mayıs programı hakkında bilgilendirme yapılan forumda, Çorlu Kadın Platformu adına yapılan konuşmada, emekçi kadınların, son yıllarda tırmanan kadına yönelik şiddete, cinayetlere, gericiliğe ve diktatörlüğü karşı bu yılki 1 Mayıs’a katılımının daha da önem taşıdığı vurgulandı. 1 Mayıs katılmanın gerekliliğinin altı çizilerek forum bitirildi.
Emekçi kadınların müzik sunumları eşliğinde söylenen marşlar ve halaylarla piknik devam etti. Hep birlikte oynanan oyunların ardından piknik 1 Mayıs’ta Çorlu’da buluşma çağrısı ise sonlandırıldı.