Chinatool Otomotiv’de patronun yetki itirazları sonucu uzayan yetki süreci dün görülen mahkemede bir kez daha işçiler lehine çıktı.
Dünkü mahkemede bir kez daha iş yerinin petrokimya sektöründe olduğuna karar verilirken Chinatool patronu mahkeme kararına itiraz etmeyeceğini bir kez daha söyledi.
Yetkiyi düşürmek ve işçilerin örgütlülüğünü kırmak amacıyla Chinatool’un metal işkolunda olduğunu iddia eden patron bilirkişi raporuna da itiraz etmişti.
İşçilerin uzun süredir yürüttüğü mücadele ve kararlılıkla sona yaklaşılıyor.
Patron dediği gibi itiraz etmediği koşullarda sendika ile sözleşme görüşmelerine başlayacak ve temsilcilik seçimleri gerçekleşecek.
Duruşma öncesi işçilere seslenen Petrokimya İşçileri Birliği, patronun itiraz tutumunu teşhir ederek bunun işçilerin birliğini zayıflatmak için yapıldığını belirtti. Mahkeme kararı ne olursa olsun asıl belirleyici olanın bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da işçilerin mücadele kararlılığı olduğunu vurguladı.
Petrokimya İşçileri Birliği’nin işçilerine seslendiği yazı şu şekilde:
“Chinatool’da mahkeme sürecinde sona gelindi…
CT Automotiv'de bitmeyen yargı sürecinde sona gelindi. Patronun türlü ayak oyunları ile gerçekleştirdiği işkolu itirazı davasında bilirkişi petrokimya kararı vermesine rağmen yapılan itirazlarla mahkeme süreci uzadıkça uzadı.
Patronun hedefinin uzayan mahkeme süreci boyunca işçilerin iç örgütlülüğünü zayıflatmak, sendikaya karşı güvensizlik yaymak olduğu açıktı. Bütün bu süreç boyunca biz sendikaya karşı değiliz diyerek, göstermelik sözleşme masaları da kuruldu. Mahkemenin uzamasının ellerinde olmadığını, yasal süreç, avukatlar bizden habersiz yapmış vb. bahanelerle geçiştirmeye çalıştılar.
Ancak Chinatool işçilerinin bu bahanelere karnı tok. Geçtiğimiz haftalarda son kez verilen bilirkişi raporu da işkolunu petrokimya olarak tespit etti. 29 Kasım’da mahkeme son kararını verecek. Karar ne çıkarsa çıksın Chinatool işçileri ilk örgütlenme sürecinde yakaladıkları örgütlülüğü, moral ve motivasyonu tekrar sağlamak zorundadır. Karar işçiler için olumlu dahi olsa patronun itiraz etmeyeceğinin, bir üst mahkemeye başvurmayacağının garantisi yoktur. Bunlar gerçekleşmese bile sözleşme masasında taleplerimizin kabul edilmesi için de sağlam durmamız şarttır. Sendikanın fabrikaya girmesi yeterli değildir. İşçilerin örgütlülüğünün gücü belirleyicidir.
Mahkemeden olumsuz bir karar çıkarsa da sağlam bir örgütlülükle patrona geri adım attırmak mümkündür. Mahkeme süreci her şeyin başı-sonu değildir. Şimdiye kadar ne yaptıksa, ne başardıksa mahkemelerde değil, örgütlülüğümüzle, birliğimizle sağladık. Bunu unutmayalım.
Biz hazırlığımız yapalım. Sonuç ne olursa olsun, taleplerimizi belirleyelim, patrona kabul ettirmek için kenetlenelim.”