Özel Sektör Öğretmenleri Eğitim Nöbeti’nin 33. gününde açıklama yaptı ve "Asgari ücret düzenini bitmesi ve insanca çalışma koşulları için bize söz değil yasa lazım!" dedi.
Ankara’da Mülkiyeliler Birliği'nde basın toplantısı yapan öğretmenler adına Hukuk Sekreteri Umut Erkut konuştu. Açıklamada şunlar ifade edildi:
"Bu anlamı ile talebimiz sendikanın ayağa diktiği, görünür kıldığı haysiyet mücadelesinin özlü ifadesidir. Sendikamız, bu talebi kendi sınırlarında görmüyor. Taban maaş talebi başta tüm öğretmenler olmak üzere, toplumun geniş kesimleri, eğitim sendikaları, meslek odaları ve emekçiler tarafından desteklenmektedir. Bu doğal sonuca canhıraş bir mücadele sonucu ulaştık. Haklıyız! Haklı bir dava yürütüyoruz. Öğretmenler asgari ücret düzenine mahkum edilemez ediyoruz. Mesleğin itibarını ve emeğin onurunu gözeten bu yaklaşım bir hakikat olarak söze ve eyleme dönüşmüştür. Arkamıza, geldiğimiz şehirlere ve çalıştığımız iş yerlerine baktığımızda burada olmanın gururunu ve onurunu yaşıyoruz. En başta bunu belirtmek isteriz"
Açıklamada eğitim nöbetine gelinen süreç şöyle anlatıldı:
"29 Ocak tarihinde Meclis önünde yaptığımız eylem sonucunda taban maaş talebimiz ile ilgili Sayın Yusuf Tekin ile bir görüşme gerçekleştirdik. Başta Sayın Yusuf Tekin olmak üzere bakanlığın yetkili ağızları bizlere, taban ücret uygulaması ile ilgili bir çalışmanın içinde olduklarını ifade etti. Söz konusu çalışma ÖMK ile ilgili yapılacak değişikliğin içinde yer alacak ve öğretmenlik özel ve kamu fark etmeksizin bir statüde eşitlenecek denildi. Tarih olarak ise Nisan ayı işaret edildi. Bu düzenleme Maliye Bakanlığının kabul etmesi gereken formüllere dayanıyordu. Bu düzenleme hayata geçmedi. Yüz binlerce öğretmene verilen söz tutulmadı. Bunun üzerine 26 Mayıs'ta Ankara'ya gelindi. Eğitim nöbeti başladı ve bazı demokratik eylemlerimize polis müdahalesi gerçekleşti. Devamında patron derneklerinin temsilcileri ile uzun bir süredir olması için çaba gösterdiğimiz görüşmeler gerçekleşti. Bu görüşmelerde patron dernekleri taban ücret uygulamasına karşı olmadıklarını fakat kamu ile özel arasındaki brüt farkının fazla olduğunu, kendilerinin de maliyette eşitlik istediğini ifade ettiler. Kendilerinden çözüm noktasında önerilerini istedik. Çözüm odaklı davrandığımızı, talebimizin hayata geçmesi noktasında bazı eşikleri atlaması gerektiğini düşünerek ve dönemin de bazı gerçeklerini hesaba katarak talepte esnedik. Asgari ücretle öğretmen çalıştırmanın önüne geçecek bir yasal düzenlemenin şart olduğunu ifade ettik. Bakanlık yetkilileri ve milli eğitim komisyonu üyesi milletvekilleri yaptığımız görüşmelerde taban ücret uygulamasının hukuki sınırlar açısından ÖMK'ye dahil edilemeyeceğini ama 5580 sayılı özel öğretim kurumları kanununa dahil edilebileceğini ifade ettiler. Sorunun çözümü noktasında yasal bir düzenlemeyi işaret ettiği için buna da olur yanıtını verdik. Çağrılmadığımız yerlerde olma isteğimiz ve görüşme çabamız sorunlarımızın çözümü için ne kadar istekli, samimi olduğumuzun karşılığıdır."
Açıklamanın sonunda şunlar ifade edildi:
“Öğretmenlerin koşullarını değiştirecek, öğretmenleri güvende hissettirecek şey apaçık ortadadır. Asgari ücret düzenini bitmesi ve insanca çalışma koşulları için bize Söz değil yasa lazım!”