Bizler pandemi ve kriz ortamında en ağır koşullarda çalışıyoruz. Pek çok hak gaspı ile karşı karşıya kalıyoruz. Haksız, hukuksuz işten atmalar giderek yaygınlaşıyor. İşsizlik sopası patronların en büyük silahlarından birisi olmuş durumda. Güvencesiz çalışma kısa çalışma ödeneği, ücretsiz izin gibi uygulamalarla pandemi döneminde daha da yaygınlaştırıldı. Tüm bu hak gasplarına karşı yapmamız gereken ise direnmek, mücadele etmek.
Karşı karşıya kaldığımız saldırıları püskürtebilmek için en büyük ihtiyacımız birleşik, militan bir işçi hareketi yaratabilmektir. Bu konuda bizlere nasıl bir yol izlememiz gerektiğini ise en iyi şekilde direnen işçiler gösteriyor. Bizlere umut oluyorlar. Bugün Türkiye’nin pek çok yerinde ve farklı iş kollarında Kod-29’a ve diğer hak gasplarına, sendika hakkının gaspına karşı işçiler direnişte ve grevde.
Sinbo, Bakırköy Belediyesi, Cargill, Akınalbella, Dynamo Denim, Neo Trend Tekstil, TüvTürk işçileri direnişlerini sürdürüyorlar, İndomie Adkotürk, Bel Karper ve Baldur işçileri ise grevde. Bizim sektörümüzde de Gebze’de bulunan Petrol-İş üyesi Alba Plastik işçileri direnişteler. Alba Plastik işçileri hem sendikal haklarına sahip çıkıyorlar hem de iş yerlerinde kadın işçilerin karşı karşıya kaldığı tacize ve mobbinge karşı mücadele ediyorlar.
Pek çok farklı sektörde farklı sendikalara üye işçiler sadece kendileri için değil tüm işçi sınıfı için direniyor, mücadele ediyorlar. Bizler de direnen işçilerin mücadelesini kendi mücadelemiz olarak görmeliyiz. Direnişlerin sesini başta kendi fabrikalarımız olmak üzere en geniş işçi kesimlerine taşımalıyız.
Direnişçi işçilerin yükselttiği “Madde 25-2 (Kod 29) kaldırılsın”, “Sendikal örgütlenmenin önündeki engeller kaldırılsın”, “Tüm çalışanlara iş ve gelir güvencesi sağlansın”, “Fabrikalarda taciz, şiddet, mobbingi son bulsun” taleplerini sahiplenmeli, fabrikalarımızda kendi özgün taleplerimizi de ekleyerek mücadele etmeliyiz. Mücadelemizi kazanımla sonuçlandırmak için fabrikalarımızda taban örgütlülüklerimizi kurmalı, birliğimizi güçlendirmeliyiz.
Hem kendi geleceğimiz hem de çocuklarımızın geleceği için bizlere düşen sorumluluk, fabrikalarımızda kurduğumuz taban örgütlülüklerimize dayanarak direnen işçilerin yolundan yürümek ve birleşik mücadeleyi örgütlemektir. Hakkımız olanı ancak bu şekilde kazanabiliriz!
(Petrokimya İşçileri Birliği Bülteni'nin 2021 Eylül sayısından alınmıştır)
