Ankara İşçi Meclisi (AİM), Altındağ Belediyesi direnişine ilişkin sosyal medya hesaplarında yaptığı paylaşımda süreci değerlendirdi.
Paylaşımda şu vurgu yapıldı:
“Altındağ Belediyesi işçilerinin hak gaspları karşısında başlattığı direniş verilen sahte vaatlerle değil ancak kararlı ve ısrarcı bir şekilde devam ettirdiği, örgütlü gücünü açgözlü sermayedarlara ve satılmış sendikalara gösterdiği oranda başarıya ulaşacaktır.”
AİM’in sosyal medya hesabında yer alan paylaşım şu şekilde:
“Altındağ Belediyesi işçileri, mücadeleyle kazandıkları ek protokolle birlikte maaşlarının gasp edilmesine karşı 8 Nisan’da iş bırakmışlar ve Fen İşleri şantiyesi önünde haklarını geri alıncaya kadar mücadele edeceklerini belirtmişlerdi. Onlarca işçi yapılan eylemden kaynaklı işten çıkartıldı. Belediye işçilerinin kararlı duruşu ve oluşturulan kamuoyunun baskısıyla belediye yönetimi 10 Nisan’da bir açıklama yapmak zorunda kalmış ve yaptıkları soygunculuğu örtbas etmek için direnen işçileri hedef göstermişti. Kendi çıkarları için her türlü zorbalığı ve hukuksuzluğu meşru sayan belediye hakları ve gelecekleri için mücadele veren işçileri ‘yasadışı’ eylem yapmakla suçlamış ve tehdit etmişti. Aynı gün Ankara Büyükşehir Belediyesi ve Keçiören Belediyesi ise suç ortakları Altındağ Belediyesi’nin imdadına koşmuş ve temizlik ekiplerini Altındağ bölgesinde görevlendirmişti. Seçim öncesi birbirlerini rantçılıkla, yolsuzlukla suçlayanlar söz konusu işçinin hakkı olunca her zaman ki gibi aynı dili konuşmaya başladılar. Patron işbirlikçisi Hizmet-İş sendikası ise günlerdir işçilerin yanına gelmediği, telefonlarına çıkmadığı gibi tüm bu olanlara karşı da patron yanlısı tutumunu açıktan göstermeye tereddüt dahi etmemiştir.
Bu tehdidin karşısında ise işçiler bir açıklama yayınlayarak haklarını tekrar elde edene ve hukuksuzca işten atılan arkadaşları işe geri alınana kadar mücadelelerini sürdüreceklerini açıkladılar. 11 Nisan günü ise tehditle iş başı yaptırılmaya çalışılan dört temizlik işçisi ise grev kırıcılığı yapmayacağını, bu mücadelede hep birlikte omuz omuza kazanacakları, hiçbir arkadaşlarının da kazanana kadar işbaşı yapmayacaklarını vurguladılar ve eylem kararlılığı bir kez daha ifade edilmiş oldu.
Aynı günün akşamı ise bu sefer patronların imdadına polis tehdidi yetişti. Polis zoruyla direniş alanına gitmeleri engellenen işçiler bu sefer de belediyeden işbaşı yapmadıkları koşulda ‘yasal işlem’ tehdidi ile karşılaştılar. Bunun sonucunda dört gündür mücadele veren fakat örgütlü birliklerini kuramadıkları, bundan dolayı kazanana kadar direnişi kararlılıkla sürdürme tutumlarının baskı, tehdit ve zorbalıkla sekteye uğradığı yerde işbaşı yapma ve 13 Nisan’da belediye yönetimi ile görüşmeyi bekleme kararı aldılar. Belediye yönetimi ile yapılan görüşmede ise ücretlerin ‘iyileştirileceği’, atılan işçilerin de ‘bir kısmının’ geri alınacağı söylenip direnişi bitirdiler.
İşçilerin maaşlarını dahi gasp edenlerin iyileştirmeden söz etmeleri hiçbir şekilde gerçekçi değildir, direnişi kırmaya yönelik alışıldık hamlelerden sadece birisidir. Altındağ Belediyesi işçilerinin hak gaspları karşısında başlattığı direniş verilen sahte vaatlerle değil ancak kararlı ve ısrarcı bir şekilde devam ettirdiği, örgütlü gücünü açgözlü sermayedarlara ve satılmış sendikalara gösterdiği oranda başarıya ulaşacaktır. Bugüne kadar ne hak elde ettiysek örgütlü gücümüz sayesinde, verdiğimiz mücadelelerle elde ettik, ne kaybettiysek de örgütsüz ve parçalı olduğumuzdan kaybettik.
İnsanca yaşanacak koşullar, insanca bir ücret ancak mücadelemizle mümkündür. Haklarımızı ve geleceğimizi patronların iki dudağı arasına bırakmamak için iş yerlerinde komitelerimizi kurma, örgütlü gücümüzü gösterme zamanı!"