Devrimci Tekstil İşçileri Sendikası’nın açıkladığı Ocak 2023 tarihli Genel Meclis Toplantısı’nın sonuç bildirgesi şöyle:
Sendikamızın 6 ayda bir yapılan Genel Meclis toplantısının ilkini, ocak ayında gerçekleştirdik. Meclisimiz, önden hazırlanmış gündemler çerçevesinde içinden geçtiğimiz sürecin ekonomik, sosyal ve siyasal gelişmelerini ve beraberinde sendikamızın görevlerini ele aldı. Son 6 aylık zaman dilimi içinde başta tekstil işkolu olmak üzere işçi sınıfımızın somut gündemleri, sınıf hareketinin verili durumu masaya yatırıldı. Sınıf mücadelesini güçlendirmenin ihtiyaçları çerçevesinde sendikal çalışmanın gündemleri ele alındı ve araçları gözden geçirildi. Gerçekleşen Genel Meclisimizin sonuçlarını özet olarak kamuoyunun bilgisine sunarız:
- Ülke, seçimlerin sathı mahalline girmiş bulunuyor. Baskı ve zorbalığın dozunu arttıran AKP-MHP rejimi, sefalete terk ettiği milyonları “müjde” ve “başarı hikayeleri” gibi estirdiği zehirli hava ile seçimleri kazanmayı hedefliyor. Kapitalistlerin büyümesine ve devasa kâr rekorları kırmasına olanak sağlayan Saray rejimi, rant, talan, yağma, gerici ve şoven politikalarına tam gaz devam ediyor. Rüşvet, mafya, adam kayırma, hırsızlık vb. rejimin temel işleyişi olurken, bizleri her geçen gün biraz daha karanlığın dehlizlerine sürüklüyor. Mevcut durum bu kadar vahim iken, “6’lı masa”da temsil edilen düzen muhalefeti ise “ayarları bozulan” kapitalist sistemi restore etmek için mesai harcıyor. Düzen muhalefeti “seçimlere kadar sabredin, geleceğiz ve bütün sorunlarınızı çözeceğiz” vb. ifadeleri aylardır ağızlarından düşürmeyerek bizi edilgen kılmak istiyorlar. Adeta sorunlarımızın birikip, büyümesine hizmet ediyorlar. Ayrıca onların iktidara geleceği bir durumda neoliberal politikalar kaldığı yerden devam edecektir. İMF’nin ağır reçeteleri ile kemer sıkma politikaları hayata geçecektir. Yani her durumda bizim açımızdan özünde değişen bir şey olamayacak. Kapitalist sistemin dişlileri arasında öğütülmeye, açlık ve sefalet altında inim inim inlemeye devam edeceğiz.
O nedenle, kapitalist sistemde birer aldatmacadan ibaret olan seçimlere bel bağlamak ve sandığı çözüm mercii olarak görmek, bizim hiçbir sorunumuzu çözmeyecektir. İnsanca ve onurlu bir yaşam için kendi gücümüze dayanmak ve sınıfımıza güvenmek dışında başka bir alternatifimiz yok. Mücadele için adım attıkça dünyanın lehimize doğru döndüğünü göreceğiz. Asıl yapmamız gereken ise söz, yetki, karar hakkımızı elimize alarak örgütlü mücadeleyi büyütmektir.
- Derinleşen ekonomik kriz ile birlikte artan enflasyon ve hayat pahalılığını sefalet düzeyindeki ücretler tamamlıyor. Bu yıl da hiçbir şey değişmedi ve asgari ücrete gelen zamla yine sefalet ücretine mahkûm olduk. Sermaye dünyasını temsil edenlerden oluşan Asgari Ücret Tespit Komisyonu asgari ücretliye, 8 bin 506 TL gibi komik bir rakamı reva gördü. Ücretleri asıl belirleyenin işçi iradesi ve mücadelesinin olduğu yerde aksi bir durumun söz konusu olmayacağı baştan belliydi.
- Şimdi de örgütsüz işyerlerindeki ocak zamlarına sıra geldi. Ülke genelinde asgari ücretin ortalama bir ücret haline gelmesi ve bu yüzden ücretlerin aşağı çekilmesi nedeniyle son yıllarda fabrikalarda hoşnutsuzluk arttı. Geçtiğimiz yıl şubat ayında özellikle tekstil ve çorap işçileri üretimden gelen gücünü kullandı ve iş durdurdular. Böylelikle talep ettikleri ücretleri birçok yerde kazandılar. Geçen yılın mücadele deneyiminden geçen işçiler, bu yıl da aynı yolu tutmaları kuvvetle muhtemeldir. Sendikamız sefalet ücretine karşı “insanca yaşayabilecek ücret” mücadelesini yükselterek, kazanmak için fiili-meşru mücadeleyi yol göstermeye devam edecektir.
- Son aylarda tekstil işkolunda işten atmaların yaygınlaştığını görmekteyiz. Ülke genelinde binlerce tekstil işçisi haklarının bir kısmını dahi almadan kapının önüne konuldu. Şimdi ise asgari ücrete gelen zamla birlikte artan işçi maliyetinden dem vuran tekstil sermayedarları, işten atmaların artacağını söylüyor. Sendikamız “Krizin faturasını kapitalistler ödesin!” şiarını öne çıkartarak işçilerin “Arkadaşım yoksa üretim de yok!” şiarını esas alarak örgütlenme faaliyetlerine sürdürecektir.
- Asgari ücret zammının ardından sendikalı işçilerin ücreti asgari ücretle eşitlendi. Metal sektörü başta olmak üzere diğer işkollarında “ek zam” çağrıları yankılanıyor. Fakat tekstilde büyük bir sessizliğin hâkim olduğunu görüyoruz. Yetkili tekstil sendikalarının işçileri denetim altına almaları ve tekstil işçisinin sınıf bilincindeki gerilik, işçilerin verilene razı olmasına neden oluyor. Bu durum gözönüne alındığında tekstil işçilerinin diğer işkollarına nazaran sendikalaşma eğiliminin daha az olduğu anlaşılıyor. Burada hâkim sendikaların işçilerin güvenlerini kıran pratikleri ve işçilerin mevcut bilinç ve mücadele düzeyi ile doğrudan bağlantısı bulunmaktadır.
- Meclisimizde, 1 Mayıs ve 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü gibi bahar gündemlerinde sendikamızın yapacağı çalışmalar ele alındı ve bu gündemlere müdahale edeceğimiz araçlar planlandı.
- 2023 yılında genel kurulumuz olacak. Sonbaharda gerçekleşecek genel kurul için genel mecliste bir ön tartışma yapıldı.
- Sendikamızın yayınları, bülten- sosyal medya ve site değerlendirme konusu yapılarak, gerekli planlamalar gözden geçirildi.
Sendikamız DEV TEKSTİL, öne çıkan başlıklar üzerinden özetlemeye çalıştığımız gelişmeler ışığında, işçi sınıfının hak ve çıkarlarını temel alan bir mücadele gündemini önüne koymuştur. Ayrıca işçilerin tabandan birliğinin sağlanmasının yakıcılığını ortaya koymakta, önümüzdeki dönem çalışmalarını da bu kapsamda ele alacağını ilan etmektedir. Sendikamız, sermaye düzeninin çok yönlü saldırılarına ve sınıfın önünde büyük bir engel olarak duran sendikal bürokrasiye karşı, devrimci sınıf sendikası bakışı ve ilkeleri çerçevesinde mücadeleyi ertelenemez bir görev olarak önüne koymaktadır. Bu çerçevede tüm tekstil işçilerini bu çaba etrafında kenetlenmeye, DEV TEKSTİL çatısı altında birleşerek mücadeleyi yükseltmeye çağırıyoruz.
Devrimci Tekstil İşçileri Sendikası (DEV TEKSTİL)
Ocak 2023