Kartal'da 6 Haziran 2020 tarihinde boşanma aşamasında olan 20 yıllık eşi Derya Elbasan'ı sokak ortasında darp ettiği gerekçesiyle Erol Elbasan'ın yargılandığı davanın karar duruşması Anadolu 19. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görüldü.

Duruşmada söz alan Derya Elbasan, “Şikayetim devam ediyor. Sanığın pişman olduğuna inanmıyorum. Tahliye edilmesi halinde yarım bıraktığı işi tamamlayacaktır” dedi.

Mahkeme ise darp edilen kadını değil darp edenin "pişmanım" lafzını esas alıp iyi hal indirimi uyguladı. Mahkeme Erol Elbasan’ı önce, ‘eşi kasten yaralama’ suçundan 3 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırdı. İyi hal indirimi uygulayarak 2 yıl 8 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına hükmetti. ‘Tehdit’ ve ‘alenen hakaret’ suçlarından ise suçları işlediğine dair kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden beraat kararı verildi.

Kadına şiddet uygulayanların sırtı sıvazlanıyor

Duruşmadan sonra adliye önünde açıklama yapan Derya Elbasan şunları ifade etti:

“Yargılama sisteminde caydırıcılığa önem verilse, bu suç oranı yüzde 50’ye inebilir. Yani yaklaşık altı aydır süren bir mahkeme var ve bunlar göz önünde bulundurulmuyor. ‘Sen git, bir daha gelirsen eğer sen bu cezayı bu şekilde yatarsın’ şeklinde bir sırt sıvazlanıyor. Ondan sonra kadınlar neden ölüyor? İyi hal derken ne kastediliyor? Mahkemedeki iyi hal, beni, hakimin ve savcının gözünün önünde darp etmemesi mi, bana hakaret edememesi mi? Bunu yapmadığı için mi iyi hali. Benim fotoğraflarım, benim 20 gün boyunca bir pipetle beslenmem, benim mağduriyetim niye göz önünde bulundurularak bir ceza sistemi uygulanmıyor? Şu an çıkan karardan hiç memnun değilim. Evime 500 metre yaklaşamayacakmış. Benim evimin etrafında park var, kafe var, her şey var. ‘Kafeye geldim’ dediği zaman bitti bu olay. Yani bu kadar basit.”

“Mağduriyetimin fotoğrafları varken onun iyi hali göz önünde bulunduruldu”

“Özellikle bu mahkemedeki iyi hal kısmını kendime hakaret olarak sayıyorum. Bana yapılmış bir hakarettir bu” diyen Derya Elbasan şunları ekledi:

“Benim mağduriyetimin fotoğrafları varken, onun iyi hali göz önünde bulunduruluyor ve benim mağduriyetimi kapatıyor. Ben buna karşıyım. Hakimin, savcının yanında bana ne yapacaktı. Ne olursa iyi halden kalkardı? Benim oradaki mağduriyetim niye göz önünde bulundurulmadı. Söyleyecek başka hiçbir şeyim yok. Onunla böyle bir yargıda bulunduğum için esef duyuyorum, çocuklarımın babası olduğu için esef duyuyorum, ona haklılık payı çıkarmaya çalışan bir adalet sisteminde yargılandığım için esef duyuyorum. Başka da söyleyecek hiçbir şeyim yok.”