Ankara İşçi-Emekçi Kadın Komisyonu, “İşyerlerinde mobbinge, tacize karşı direnişe ses ver” şiarıyla etkinlik gerçekleştirdi.
Dün (11 Haziran) saat 18.00’de SES Ankara Şube’de gerçekleşen etkinliğe ÇHD’li avukat Evin Konuk ve Kastaş direnişçisi kadınlar konuşmacı olarak katıldılar.
Etkinlik, İEKK temsilcisinin tacizin, mobbingin ne olduğuna ve nasıl yaşandığına dair sunumuyla başladı. Ayrıntılı sunumunda İEKK temsilcisi, tacizin ve mobbingin özellikle işçi kadınlar üzerinde uygulandığına vurgu yaptı. Kadınların işyerlerinde yaşadıklarının taciz ya da mobbing olduğunu bile bilmediklerine dikkat çekerek bilinçlenmenin önemine vurgu yaptı. Kadınların, ataerkil toplum ve kültür tarafından baskı altında olduğu ve tacize ya da mobbinge uğradığını dahi söylemekten çekindiğini belirtti. Son dönemde yaşanan direnişlerde ise öne çıkan talebin “mobbingin ve tacizin son bulması” olduğuna dikkat çekerek, Kastaş, AVON gibi direnişleri örnek gösterdi. İEKK temsilcisi bilinçlenmenin, dayanışmanın ve örgütlenmenin önemine vurgu ve çağrı yaparak konuşmasını tamamlayıp sözü Av. Evin Konuk’a bıraktı.
Av. Konuk: Mücadele içerisinde hukuki mücadele
Av. Evin Konuk konuşmasına mobbingin yasada ne şekilde yer aldığını anlatarak başladı. Patronun yükümlülüğü, işçi-patron arasındaki ilişki, mobbingin istifaya zorlama-yıldırma olarak kullanıldığı, mobbingin ispatlanması-hukuki deliller-tanıklık gibi işyerlerinde özellikle kadınların karşılaşabileceği durumları belirterek, yasadaki haklar üzerinden bilgilendirme yaptı. Yasadaki maddelerin erkek egemen yargı tarafından nasıl yorumlandığını belirterek, emsal davalara ilişkin örnekler verdi. Av. Konuk, işyerlerinde işçilerin dayanışmasının ve birliğinin bu tarz davalarda önemli ölçüde etkili olduğuna vurgu yaparak, “Yalnızca hukuki mücadele yetmez. Dava açmak, şikayet etmek vb. verilecek toplam mücadelenin bir parçası olabilir ancak. O nedenle emekçilerin, emekçi kadınların yan yana gelmesi, örgütlenmesi daha önemli ve belirleyici” dedi.
Avukat Evin Konuk’un konuşmasının ardından emekçi kadınlar sorunun hukuki boyutuyla ilgili sorular sordular.
Tacize, mobbinge direnişin adı: Kastaş
Ardından Kastaş işçisi kadınlar fabrikada yaşadıklarını, direniş öncesi ve sonrası süreci Ankaralı emekçi kadınlarla paylaştılar. Üretimde verimliliği arttırmak için formenin işçi kadınlara tacizkâr ve aşağılayıcı yaklaşımlarını, fabrikada erkek işçi-kadın işçi ayrımının boyutlarını ve bu sorunlar karşısındaki işçi kadınların yaklaşımlarını anlattılar. Ücret, çalışma koşulları gibi sorunların da olduğu fabrikada daha elzem olan sorunun işçi kadının onursuzlaştırılması olduğuna dikkat çekerek buna boyun eğmedikleri için işten çıkarıldıklarını belirttiler. Direniş sürecini de anlatan direnişçi kadınlar mücadelelerinin bitmediğini ifade ettiler. İşçi kadınların yaşadıkları sorunların farkına varmaları ve sessiz kalmamaları için önümüzdeki günlerde mobbing ve tacize karşı neler yapılabileceğinin tartışılacağı bir işçi kadın kurultayı yapmayı düşündüklerini de belirttiler.
Konuşmaların sonrasında verilen aranın ardından etkinlik söyleşiyle devam etti. Pek çok sektörden emekçiler, yaşadıkları sorunları ve bu sorunlar karşısında neler yaptıklarını anlattı. Kastaş direnişçilerine ve avukata da sorular soruldu. Canlı konuşmaların ve tartışmaların yaşandığı etkinlik mücadele vurgusu ile sonlandırıldı.
Kızıl Bayrak / Ankara