Kadın cinayetlerinde yargı, katilleri türlü indirimlerle neredeyse cezasızlıkla korurken, ayrıca saldırıya uğrama riski taşıyan kadınların korunma talepleri devlet tarafından yok sayılıyor. Kadınları korumayan devlet kadın cinayetlerinin de sorumluluğunu taşıyor.
Bunun en somut örneklerinden biri Eskişehir’de 11 Ekim’de sokak ortasında Ayşe Tuba Aslan’ın eski eşi tarafından katledilmesi oldu. Ayşe Tuba Aslan’ın eski eşi hakkında 23 kez suç duyurusunda bulunduğu öğrenildi.
Cumhuriyet’ten Alican Uludağ’ın haberine göre, Aslan öldürülmeden 2,5 ay önce Eskişehir 2. Aile Mahkemesi’ne yaptığı başvuruda, “Defalarca şikâyet etmeme rağmen hiçbir sonuç alamadım, başvurmadığım hukuki işlem kalmadı. Bu şahıstan ölüm tehdidi alıyorum. Benim ölümüm gerçekleşince mi bana yardım edeceksiniz? Çok mağdurum” dedi. Ancak Arslan’ın son çığlığı da yargı tarafından duyulmadı.
5 davada “delil yetersizliği”
Eskişehir’de 2 çocuk annesi 45 yaşındaki Ayşe Tuba Arslan, 11 Ekim’de sokak ortasında eski eşinin kasap satırıyla saldırısına uğradı. Kafasına, kollarına ve ellerine darbeler alan Arslan, 44 gün komada kaldı, sonunda yaşamını yitirdi. Arslan, ölmeden son bir yıl içinde eşi hakkında 23 kez suç duyurusunda bulundu. Tedbir kararları alınmasına rağmen ölüm tehditleri almaya devam etti. 10 suç duyurusundan 5’i “delil yetersizliği gerekçesiyle” takipsizlikle sonuçlandı. Saldırgan kanunun emrettiği zorlayıcı hapis cezasına 1 gün bile çarptırılmadı. Açılan 5 davadan ise sonuç çıkmadı.
Son başvuru: Ölünce mi...
Arslan’ın son başvurusu 5 Temmuz 2019’da oldu. Eskişehir 2. Aile Mahkemesi’ne başvuran Arslan, dilekçesinde “Boşanmış olduğum eski eşimden hâlâ şiddet, ağzı alınmayacak hakaretler... Yalçın Özalpay tarafından üzerime bir sürü borç bırakılmıştır. Maaşıma icra gelmiştir. Şu an kendisi oturmakda olduğu evdeki mobilyaları bana ödetmektedir. Ben şu an maddi manevi çok zor durumdayım, çalışamıyorum. Defalarca şikâyet etmeme rağmen hiçbir sonuç alamadım, uzaklaştırmam olduğu halde. Benim bu, Yalçın Özalpay isimli şahısla ilgili başvurmadığım hukuki işlem kalmadı. Bu şahıstan ölüm tehdidi alıyorum. Benim ölümüm gerçekleşince mi bana yardım edeceksiniz? Ben çok mağdurum” dedi. Ancak bu son çığlığı duyulmadı ve Arslan, 2,5 ay sonra sokak ortasında katledildi.
AKP ve MHP önergeyi reddetti
Konuyu meclis Genel Kurulu’nda gündeme getiren CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, kadınları koruma sisteminin eksiklerinin belirlenmesi için verdiği araştırma önergesine destek istedi. Genel kuruldaki konuşmasında Arslan’ın fotoğrafını gösteren Çakırözer, “Ölümleri gerçekleşince mi yardım edeceğiz onlara? Toprağın altına koyunca mı koruyacağız onları? Ölmelerini beklemeyeceksek gelin bir komisyon kuralım, bu vahşete birlikte dur diyelim. Başka Ayşe’leri, Emine’leri, Güledaları, Şule’leri ölümden kurtaracak somut, uygulanabilir, acil önlemleri birlikte alalım; kadınları yaşatalım” dedi. Önerge AKP ve MHP oyları ile reddedildi.