Erdoğan’ın yeni rejiminin açılış töreni ve ardından açıkladığı bakanlar dış basında da değerlendirme konusu oldu. Batılı emperyalistlerin saraydaki açılış törenine üst düzey temsilcilerle katılmadığına değinilen yazılarda, yeni kabinenin de yabancı sermayenin endişelerini büyüttüğü, bunun döviz/TL’ye de yansıdığı ifade edildi.
Yabancı sermaye Merkez Bankası’yla ilgili endişeli
BBC Türkçe’nin aktardığına göre, İngiliz Financial Times yatırımcıların, Albayrak'ın Hazine ve Maliye Bakanı olmasını iyi karşılamayacağı yorumunu yaptı. Berat Albayrak'ın Hazine ve Maliye Bakanı olmasının, Merkez Bankası'nın bağımsızlığı konusunda endişeli olan yabancı sermayeyi alarma geçirdiğine değinilen yazıda şöyle denildi:
“Seçim kampanyası süresince Albayrak hükümeti düşürmek için dış güçler tarafından yapılan operasyon sonucu Türk lirasının değer kaybettiği uyarısını yapıyordu. Yatırımcılar ise Türk lirasının mevcut durumunun fazla ısınan ekonomi ve faiz oranlarının yeteri kadar yüksek olmaması sonucu olduğunu savunuyor.”
Haberde kabinenin açıklanmasının ardından TL’nin hızlı bir şekilde düştüğü ve Amerikan doları karşısında yüzde 3.8 değer kaybettiği belirtildi. Gazeteye konuşan Hollanda Bankası ABN Amro'dan Nora Neuteboom da şu ifadeleri kullandı: “Bu kesinlikle umduğumuz bir şey değildi. Piyasalar kabinenin açıklanmasını bekliyordu ve verilen mesaj açık: Bu kabine piyasa dostu değil, Erdoğan dostu.”
Financial Times, geçmişte Maliye Bakanlığı da yapmış ve son olarak ekonomiden sorumlu Başbakan Yardımcısı olan Mehmet Şimşek ile Maliye Bakanı Naci Ağbal'a yeni kabinede yer verilmemiş olmasına da dikkat çekiyor.
Gelişmekte olan ekonomiler uzmanı İnan Demir gazeteye yaptığı yorumda, Şimşek ve Ağbal'ın stres dönemlerinde faiz artırma yönünde görüş belirten isimler olduğuna ve artık böyle zamanlarda orada olmayacaklarına değindi. TL’nin 2018 başından bu yana dolar karşısında yüzde 17 değer kaybettiği hatırlatılan yazıda “Kabineye alınmaları Erdoğan tarafından, piyasanın endişelerini dikkate aldığını gösteren bir işaret olurdu” denildi.
Guardian: Açılışta Batı ülkelerinin liderleri yoktu
Guardian gazetesi ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yemin töreninde Batılı hiçbir büyük ülkenin üst düzey yetkilisinin olmamasına dikkat çekiyor:
“Türkiye'nin parlamentoda muhafazakar ve İslami çizgideki AKP ile milliyetçi MHP çoğunluğu ile, dış politikada daha da artan milliyetçi bir yol izlemesi bekleniyor. Erdoğan son yıllarda Suriye'deki savaş, Türkiye'nin Avrupa Birliği üyeliği, insan hakları ihlalleri ve darbe girişimi sonrası Avrupa'nın desteğinin yetersiz olması gibi konular nedeniyle ABD ve AB ile stratejik müttefikleriyle çatışıyor. Bu değişimin bir sinyalinin de bugünkü yemin törenine katılan 22 ülke lideri arasında ABD, Almanya, Fransa ya da İngiltere gibi Batılı ülkelerin olmayışı.”
Times: Erdoğan otokratlar arasına katıldı
Times gazetesi 24 Haziran seçimlerinin ardından Erdoğan'ın otoriter devlet liderlerinden tebrik telefonları aldığını ancak Batı'nın daha ilgisiz davrandığını yazıyor:
“Macaristan Başbakanı Viktor Orban, Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro ve (Rusya Devlet Başkanı) Vladimir Putin gibi otoriter liderler Erdoğan'ı aceleyle tebrik etti ancak Batı daha kayıtsız davrandı. Bu, yemin töreninin davetli listesine de yansıdı. Bulgaristan'ın Cumhurbaşkanı Radev törene katılan tek Avrupa Birliği üyesi ülke lideriydi. 2 yıl önceki darbe girişiminin ardından Türkiye'nin en güçlü Batılı müttefiki olan İngiltere de törene bakan göndermedi.”
New York Times: Hükümet borç yükü altında
New York Times, Albayrak’ın Maliye Bakanı olarak atanmasının finans marketlerini tedirgin ettiğini ve tek bir siyasinin elinde çok fazla güç toplanmasına yönelik endişeleri arttırdığını yazıyor.
New York Times'ın haberi şöyle devam ediyor: “Hükümet, büyük altyapı projeleri için alınmış borç yükü altında. Bu projelerin çoğu Erdoğan ve müttefikleriyle bağı olan firmalarca yapılıyor. Türkiye'nin ekonomisi geçen yılki yüzde 7,4 büyüme oranıyla hâlâ en hızlı büyüyen ekonomilerden ancak Türk lirası, yatırımcı ve kredi verenlerin endişelerinin bir yansıması olarak son zamanlarda değer kaybetti.”
Gazete kabinedeki isimlerden yalnızca 4'ünün seçilmiş siyasiler olduğuna, geri kalanların bürokrat olduğuna dikkat çekiyor.