Sermaye devletinin 2019-2021 Dönemi Yatırım Programı’na ilişkin genelde 11 Ekim tarihli Resmi Gazete’de yayınlandı.
Kamusal alanı ve kamu hizmetini tamamen özelleştirme mantığıyla hareket eden AKP’nin söz konusu yatırım dönemi boyunca da bunu sürdüreceği “2019-2021 dönemi kamu yatırım politikasının öncelikleri” başlığı altındaki ifadelerde kendisine yer buldu. “Kamu altyapı yatırımları”nın “özel kesimde üretim maliyetlerinin azaltılmasını” amaçlayacak şekilde yapılacağı söylenen belgeden ağırlığın yine inşaata verileceği anlaşılıyor. Öyle ki; “Sektör/alt sektör öncelikleri” bölümünde yer alan “Eğitim” başlıklarında dahi “fiziken yapısının yüzde 75’i tamamlanmış” binalara öncelik verileceğinden bahsediliyor.
Kriz ve tarımsal üretimin adım adım yok edilmesine karşın, tarım ve hayvancılık konusunda ise neredeyse hiçbir şey söylenmiyor.
Bugüne kadar işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin alınmasına ilişkin hiçbir adım atılmamış, iş cinayetleri “kader”, “fıtrat” olarak nitelenmişken, “İstihdam ve çalışma hayatı sektörü” bölümünde şunlar söyleniyor: “İstihdam ve Çalışma Hayatı Sektöründe; ülke çapında iş sağlığı ve güvenliği kültürünün geliştirilmesine ve işletmelerde sürdürülebilir bir iş sağlığı ve güvenliği yönetim modeli anlayışının hakim kılınması ile iş kazaları ve meslek hastalıklarını sağlıklı ve güvenilir bir şekilde izlenebilmesini sağlayan bir sistemin oluşturulmasına, özellikle iş ve meslek danışmanlığı hizmetleri olmak üzere aktif işgücü programlarının daha etkin kullanımının sağlanmasına, işgücü piyasasında dezavantajlı olan kadın, genç ve göçle ülkemize gelen kesimlerin işgücü piyasasına katılımının ve entegrasyonunun sağlanmasına yönelik yatırım projelerine öncelik verilecektir.”
Öte yandan, aktif işgücü programlarının, işsizlik fonundan patronlara aktarılan bir kaynak olduğu biliniyor.