T. Erdoğan Obama ve Putin’le görüştü: İtibar yine yerlerde

Bütün komşulara düşmanca yaklaşma sonucunu yaratan “emperyalizme hizmet halklara düşmanlık” eksenli dış politikanın iflası, dinci iktidarla şeflerinin utanç verici bir duruma düşmelerini kaçınılmaz kıldı.

  • Haber
  • |
  • Güncel
  • |
  • 08 Eylül 2016
  • 08:54

Çin’in Hangzhou kentinde düzenlenen G20 Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi sönük geçerken, bazı katılımcılar arasında gerçekleşen ikili görüşmeler öne çıktı. Zirveye katılan AKP şefi Tayyip Erdoğan da uzun süredir mahrum kaldığı ABD Başkanı Barack Obama ile görüşme hevesini giderme fırsatı yakaladı. Zirvede sözü edilen görüşmelerden biri de Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile T. Erdoğan arasında gerçekleşti.

Yakın zamanda Petersburg’da ağırladığı T. Erdoğan’a “hayat öpücüğü” bahşeden V. Putin, ikincisini zirvede bahşetti. AKP tetikçisi dinci medyaya bakılırsa 2015 Antalya zirvesinde “Putin çatlatan” Obama-Erdoğan yakınlığı dikkat çekmişken, bu defa “Obama çatlatan” Putin-Erdoğan yakınlığı dikkat çekiciydi.

***

Uluslararası alanda saygınlığı yerlerde sürünürken -diğer ikili görüşmelerin yanı sıra- hem Obama hem Putin’le "görüşme şerefine nail olmak" AKP şefini memnun etmiş olmalı. Öte yandan görüşmelerden yansıyanlar her iki tarafın da T. Erdoğan’a güvenmekten uzak olduklarını gizleme gereği duymadıklarını gösterdi.

Putin-Obama ikilisinin tutumları arasında fark olsa da T. Erdoğan’a değil, Türkiye ile ilişkileri geliştirmeye önem verdiklerini hissettirdiler. Bu ise AKP şefinin görüşmelerden duyduğu memnuniyeti gölgeledi. Yine de Obama-Putin ikilisiyle yaptığı görüşmeler, son aylarda Afrikalı diktatörlerle idare etmek zorunda kalan hırslı AKP şefi için teskin edici bir rol oynamış olmalı.

***

Darbe girişimi sonrasında T. Erdoğan’ı gözden çıkardığını hissettiren B. Obama, uzun süreden beri Kaçak Saray’dan gelen görüşme taleplerini reddediyordu. Darbe girişimi sonrasında Ankara’daki işbirlikçi iktidarla yaşanan bazı gerginlikleri hafifletmek için AKP şefiyle görüşen B. Obama, 15 Temmuz sonrasında başlatılan sürek avına dikkat çekerek, yaklaşımında bir değişiklik olmadığı mesajını verdi. “Teröre karşı birlikte savaşıyoruz” nakaratını tekrarlasa da görüşmeyi kerhen yaptığı izlenimini ortadan kaldıramadı. Görüşmeden coşkuya kapıldığı görülen T. Erdoğan ise, Obama döneminde ABD-Türkiye ilişkilerini “stratejik ortaklık”tan “model ortaklık” düzeyine çıkardıklarını dile getirerek, Washington’dan tam destek aldığı günlere hasret kaldığını dile getirdi. T. Erdoğan’ın geçmişe duyduğu özlemi dile getirmesinden pek etkilenmeyen ABD Başkanı ise, “bizim nezdimizde miadın doldu” mesajını vererek AKP şefini bedbahtlığıyla baş başa bıraktı.

***

Obama’nın bedbaht bıraktığı T. Erdoğan’a, nispeten “şefkatli” davranan Rusya Devlet Başkanı, karşılıklı güvenin hiçbir zaman eskisi gibi olamayacağı mesajını da verdi. Uçak düşürme ahmaklığı konusunda hem özür dileyen hem yüklü bir tazminat ödemeyi kabul eden AKP şefine, “işbirliğini geliştirmeyi biz de istiyoruz ama öncelikle Suriye ve Kafkaslar politikanızda somut değişikliklere gitmeniz gerekiyor” mesajını verdi.

V. Putin gibi bir liderin ne zaman ne yapacağı belli olmayan T. Erdoğan’a güven duyması imkansız. Ancak bu durum pragmatizme dayalı politika izleyen V. Putin’in Türkiye ile ilişkileri geliştirmesi önünde bir engel değil. Güvenilmeyen AKP şefine “hayat öpücüğü” bahşedilmesi buna işaret ediyor.

Görüşme sonrasında yaptığı açıklamada, “Türkiye ile ikili ilişkilerimizin düzelmesi konusuna gelirsek, çalışmalarımız planladığımız gibi devam ediyor. Türk partnerlerimizin istediği kadar hızlı gitmiyor. Bir şeyleri kırmak her zaman hızlı gerçekleşiyor, düzeltmek ise her zaman daha zor...” ifadelerini kullanan V. Putin hem ilişkileri geliştirmeye hem işi sıkı tutmaya kararlı olduğu mesajını tekrarladı.

***

Emperyalizme hizmet ederken yayılmacı emellerine ulaşmaya da heveslenen dinci gerici iktidar kraldan da kralcı bir politika izleyerek efendiler nezdinde itibar kaybetti. Rusya ile yaşanan gerilim de bu histerik politikadan kaynaklandı. Cihatçı katillere sınırsız destek sağlayarak emellerine ulaşabileceğini varsayan AKP iktidarı ülkeyi kanlı bir bataklığın içine sürüklemeyi başarsa da yayılmacı hırslarını gerçekleştiremedi.

Bütün komşulara düşmanca yaklaşma sonucunu yaratan “emperyalizme hizmet halklara düşmanlık” eksenli dış politikanın iflası, dinci iktidarla şeflerinin utanç verici bir duruma düşmelerini kaçınılmaz kıldı. Darbe girişimi ve burjuva siyaset arenasının aczi, onlara uzatmaları oynama imkanı verse de, T. Erdoğan’la müritlerinin yerlerde sürünen imajlarını hiçbir şey ayağa kaldıramaz artık.