Kobanê’nin yeniden inşası için SGDF’nin çağrısıyla yola çıkanların Suruç’ta karşılaştıkları katliama ilişkin SGDF, ESP, BEKSAV ve Ezilenlerin Hukuk Bürosu tarafından hazırlanan rapor bugün saat 11.00’de Taksim’deki Cezayir Toplantı Salonu’nda yapılan basın toplantısıyla açıklandı.
Basın toplantısı Suruç’ta gerçekleştirilen katliamı lanetlemek için Ankara’da gençlik örgütlerinin düzenlediği eyleme yönelik polis saldırısının kınanmasıyla başladı.
“Acılıyız, üzgünüz, öfkeliyiz”
Basın toplantısında ilk sözü Suruç’ta gerçekleştirilen katliam sırasında orada olan ve patlamadan yaralı olarak kurtulan SGDF’li İlke Başak Bayder aldı. Bayder, “Beraber savunduk beraber inşa ediyoruz” şiarıyla düzenledikleri kampanya çerçevesinde Kobanê’ye gitmek istedikleri için son hazırlıklarını yaptıkları sırada AKP destekli IŞİD çetelerinin bombalı saldırısına uğradıklarını ifade etti. Saldırının Kobanê’yi tecrit etmek amacıyla gerçekleştirildiğini söyleyen Bayder, katliamın gerisinde AKP’nin bulunduğunu belirterek “Acılıyız, üzgünüz, öfkeliyiz ama şaşkın değiliz!” dedi.
“Suruç Katliamı bir savaş ilanının başlangıcı olmuştur” diyen Bayder, seçim hezimetinin ardından AKP gericiliğinin Kürt halkına ve bütün ezilenlere karşı intikam ve savaş politikaları başlattığına dikkat çekti. Saldırı ve katliam karşısında katledilen yoldaşlarını ve kendilerini sahiplenen gençlik örgütlerine ve dost kurumlara teşekkür etti. Suruç’taki saldırıda yaralananlarla dayanışma çağrısı yapan Bayder taleplerini şöyle sıraladı: “Katliamın sorumluları derhal bulunmalı ve yargılanmalıdır. Suruç katliamı dosyasındaki gizlilik kararı bir an önce kaldırılmalıdır. SGDF üyelerine dönük polis takipleri ve telefon tacizleri durdurulmalıdır. Bizlerin de parçası olduğu HDP’ye yönelik ve vekillerimize dönük saldırgan söylemlere son verilmelidir.”
Bayder, katledilenlerin ideallerini yaşatacaklarını ve mücadeleyi sürdüreceklerini belirterek açıklamayı sonlandırdı.
“Sorumluluklarının üzerini örtmeye çalışıyorlar”
Ardından Ezilenlerin Hukuk Bürosu avukatlarından Gülhan Kaya raporu paylaştı. Kaya, hükümet cephesinden katliama ilişkin spekülatif açıklamalar yapıldığını ve bunların gerçeği çarpıtmayı amaçladığını belirtti. Bombacı saldırganın SGDF’liler içinde olduğu söylemişine karşı, Suruç girişinde araçların durdurulduğunu üst araması ve GBT kontrolü yapıldığını belirterek devletin bu aramalarda tuttuğu kayıtlarda dahi saldırganın isminin yer almadığını belirtti. Ayrıca SGDF’nin Kobanê’ye geçiş için topladığı kimlik fotokopileri içinde de katilin isminin yer almadığını söyledi.
Kaya, Suruç Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmanın Urfa Başsavcılığı’na devredildiğini ve dosyaya gizlilik kararı konulduğunu, kendilerinin de bilgilere ulaşamadığını belirtti. Savcılığın basında yer alan haberleri gerekçe göstererek gizlilik kararı aldığını bildirdiğini söyleyen Kaya, bu kararın kaldırılması için çabalarının sürdüğünü belirtti. Katliamda 31 kişinin yaşamını yitirdiğini, hafif yaralılar hariç 150’yi aşkın kişinin yaralandığını ve 19 kişinin hastanede tedavisinin devam ettiğini söyledi. Tedavisi süren Mert Cömert’in hayati tehlikesinin sürdüğünü ve uyutulmaya devam edildiğini belirtti.
Bombayı patlatan kişinin tespit edildiğini hatırlatan Kaya devletin sadece bu kişiyle dosyayı kapatmaya çalıştığını kendi sorumluluklarının üzerini örtmeye çalıştıklarına dikkat çekti. Kaya son olarak esas failler bulunana kadar IŞİD’le iç içe geçmiş devlet yetkilileri yargılanana kadar mücadeleye devam edeceklerini söyleyerek sözlerini sonlandırdı.
BEKSAV adına söz alan yönetim kurulu üyesi Kenan Ağbulut, 7 BEKSAV çalışanının da kültür merkezi inşası için orada olduklarını ve patlamada 5’inin yaralandığını belirtti.
“Devlet terörü devam etti”
Kadıköy’de gençlik örgütlerinin gerçekleştirdiği katliam protestosunda polis tarafından darp edilerek yaralanan SGDF’li Özgür Bedel ise devlet terörünün katliamın arkasından devam ettiğine dikkat çekti. Devletin bütün kurumlarıyla katliamdan sorumlu olduğunu vurgulayan Bedel, yapılan eylemlere azgınca saldırıldığını, gözaltına alınanlara işkence yapıldığını belirtti. Takip, taciz, gözaltı ve tutuklama saldırısının sürdüğünü ancak bu saldırılara karşı katledilenlerin mücadelesini sürdüreceklerini belirtti.
“Yeni kampanya düzenlenecek”
ESP İstanbul İl Başkanı Çiçek Otlu katledilenlerin başlattığı kampanyayı “Kobanê sana yine geliriz! Katillerden hesap soracağız!” şiarıyla yeni bir kampanyayla sürdüreceklerini belirtti. Katledilenlerin Kadıköy’den uğurlandıkları noktaya anıt yapılmasını istediklerini belirten Otlu 1 Eylül’de katledilenler için kırk yemeği verileceğini duyurdu.
Basın toplantısı basın emekçilerinin sorularının cevaplanmasıyla sona erdi.
Kızıl Bayrak / İstanbul