Savaş ve saldırganlığı tırmandıran Türk sermaye devleti birçok kenti “Güvenlik bölgesi” ilan ederken Kürt halkı üzerindeki baskılarını da arttırıyor. ‘90’lı yıllarda 4 bin civarındaki köy ve mezrayı yakıp-yıkarak Kürt halkını zorunlu göçe zorlayan devlet, benzer yöntemleri bugün de devam ettiriyor. Şırnak’ta Şehrevan ve Rûsor yaylalarında yaşayan köylüler köyleri boşaltmaları için tehdit edilirken, Van’da ise Jandarma Asayiş Kolordu Komutanlığı Hacıbekir Kışlası’nın çevresinde yaşayan halk daha önce karakola yapılan saldırı bahane edilerek “Eğer bundan sonra böyle saldırı oldursa hepinizi tararız” tehditleriyle mahalleyi terk etmeye zorlanıyor.
DİHA’nın haberine göre, Şırnak Valiliği ve bölge komutanları, muhtarlar üzerinden Şehrevan ve Rûsor yaylalarındaki köylüleri tehdit etti.
“Güvenlik bölgesi” gerekçesiyle Şehrevan ve Rûsor yaylalarında yaşayan köylülere yaşadıkları bölgeyi terk etmeleri için baskılar yapıldı.
Ancak yaylalardaki köylerine birkaç yıldır tekrar geldiklerini belirten köylüler, burada oluşturdukları yaşam alanlarını terk etmeyeceklerini belirtti. Tarım ve hayvancılıkla uğraştıklarını belirten köylüler devletin kendilerini 30 yıldır şehre mahkum ettiğini ve yeniden şehirlere sürülmek istediklerini ancak oralarda hiçbir geçim kaynaklarının olmadığını ifade ettiler.
Geçtiğimiz günlerde de evlerinin yakınlarına top atışı yapıldığını belirten köylüler her gün korku içerisinde yaşadıklarını ancak köylerini yeniden boşaltmayacaklarını söylediler.
Ayrıca muhtarların defalarca konuyu görüşme için valiliğe başvurduğunu ancak bir yanıt alamadıklarını belirttiler.
Van Jandarma Asayiş Kolordu Komutanlığı Hacıbekir Kışlası'na 31 Temmuz gecesi yapılan saldırıyı bahane eden askeri yetkililer de karakol çevresindeki evlerde yaşayanları tehdit ettiler.
Edremit ilçesine bağlı Kurubaş Mahallesi'nde yaşayan halk askeri yetkililerin “Bir daha saldırı olursa çoluk çocuk demeden mahalleyi başınıza yıkarız” diyerek kendilerini tehdit ettiklerini belirtti. Tehditlerle kendilerinin evlerini terk etmeye zorlandığına dikkat çeken halk Kürt oldukları için bunları yaşadıklarını ve başlarına gelebilecek her şeyden askeri yetkililerin ve devletin sorumlu olacağını ifade ettiler.
20 yıl önce de askerin köylerini yakarak kendilerini zorla çıkardıklarını belirten halk evlerini bir daha terk etmeyeceğini vurguladı.