HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk’un annesinin cenazesine yapılan ırkçı saldırı sonrasında sermaye devletinin sözcüleri saldırganları sözde kınadı. Irkçı saldırıya dair açıklama yapan Ankara Valiliği ile Başbakan Yardımcısı ve Hükmet Sözcüsü Bekir Bozdağ saldırganları aklama yolunu tuttu.

Irkçı saldırı değil, “sataşma”

Ankara Valiliği’nin ırkçı saldırıya dair yaptığı açıklamada saldırı “sataşma” olarak tanımlandı. Siirt Milletvekili Besime Konca’nın organize edilmiş bir provokasyon ile karşı karşıya kaldıklarını belirttikleri, kolluk güçlerinin izlemekle yetindiği ve cenazenin olası saldırılar göz önüne alınarak Dersim’e defnedilmek zorunda kalındığını belirttiği ırkçı saldırı görmezden gelindi. Planlı bir ırkçı saldırı “sataşma” boyutuna indirgenerek kollandı.

İçişleri Bakanı Soylu ile birlikte olaya müdahale ettikleri ile övünen Ankara Valiliği, açıklamada “Ayrıca, mezarlık alanında definde gelişen sataşma olayı ile ilgili olarak adli ve idari işlem başlatılmıştır” dedi.

Bozdağ saldırganları akladı

Bozdağ ise doğrudan saldırganları aklama yolunu tuttu. Bozdağ, "Bu saldırıyı kınıyor ve yapanları lanetliyorum. Bu çirkinliği yapan şahıslarla ilgili adli tahkikat başlatıldı. Adli yargı önünde yaptıklarının hesabını vereceklerdir" gibi yüksek perdeden sözler saffetse de cenazenin mezarlıktan çıkarılmasının ırkçı saldırı ile olan ilişkisinin üzerinden atlayarak ailenin aldığı bir karar olduğunu açıklama ihtiyacı duydu. "Cenazenin mezarlıktan çıkarılması 20-25 kendini bilmez kişi tarafından yapılmış bir iş değildir. Bunları savunmak için söylemiyorum ama kamuoyunda sanki böyle bir algı yaratılmaya çalışılıyor. Bunun yanlışlığını ifade etmek için özellikle vurgulamak istiyorum” dedi.

İlk değil

Sermaye devletinin saldırganları aklayan açıklamalar yapması ise şaşırtıcı değil. Irkçı saldırının gerçekleşmesi için Aysel Tuğluk’un hapishaneden mezarlığa getirilmesi gibi cenaze işlemlerini erteleyerek havanın kararmasının bekleyen, saldırganlara müdahale etmeyen sermaye devletinin organlarının ta kendisidir.

Bunun yanı sıra sermaye devletinin şovenizmle karılan hamurunda cenazelere saldırı geleneği bulunmaktadır. Gerilla şehitliklerine kepçelerle saldıran bizzat sermaye devletidir. Yine sermaye devletinin askerleri tarafından gerilla cenazelerine yapılan işkenceler bilinmektedir ve bunun en somut örneği çıplak bedeni sokağa atılan gerilla Ekin Wan’dır.