Sarayın 13 günlük harcaması, şeker fabrikalarının 1 yıllık zararına eşit!

Tasarruftan muaf olan Kaçak Saray harcamalarında 30’da 1 oranında tasarruf edilse, milli şeker fabrikaları için açıklanan 1 yıllık zarar karşılanır.

  • Haber
  • |
  • Güncel
  • |
  • 12 Mart 2018
  • 14:07

Şeker fabrikalarının özelleştirilme gerekçesi olarak “zarar ettiği”, “devletin sırtında yük olduğu söyleniyor Erdoğan ve AKP'si tarafından. CHP Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu, resmi açıklama ve verilerden yararlanarak sarayın 13 günlük harcamasının 2016 yılında şeker fabrikalarının 1 yıllık zararını karşıladığını belirtti.

Erdoğdu partisinin MYK toplantısında, “Devletin resmi rakamlarına göre, şeker fabrikalarının 2016 zararı 76 milyon. Aynı yıl saray 650 milyon TL ve 1 milyar 650 milyon TL örtülü ödenek harcaması yaptı. Yani devletin resmi kesin hesaplarıyla kıyaslarsak, sarayın 13 günlük harcaması ile şeker fabrikalarının tüm zararı karşılanıyor” dedi.

Zararın nedeni olarak da yine AKP ortaya çıkıyor

Sayıştay raporlarına göre şeker fabrikaları iyi yönetilmediği için 2016’da 22 milyon TL faiz ödedi. Erdoğdu bu açıklanan zarara ilişkin şunları söyledi: “Türkiye’deki 43 şeker fabrikasının 25’i kamuya, 5’i Pankobirlik’e ait. 2016 yılında 15 milyon hektar alanda tahıl ve bitkisel ürün ekilirken, şeker pancarı ekim alanı ise 322 bin hektar civarında gerçekleşti. 2017’de pancar üretimi bir önceki yıla göre yüzde 22 artışla 19 milyon 500 bin ton olarak gerçekleşti. Bu miktar Şeker Kanunu’nun uygulanmaya girdiği 2002’den bu yana en yüksek üretim. Üretilen pancar 16 milyon tondan 20 milyon tona yükseldi, dekar başına verim 5,5 tondan 6,1 tona ve ürün taşıyan alan da 2,9 milyon dekardan 3,2 milyon dekara genişledi.” Bu artışa rağmen bu zarar en hafifinden şeker fabrikalarının iyi yönetilemediği sonucunu çıkarır belirlemesinde bulundu. Ki bunun sorumlusu da işçiler, emekçiler değil.

Erdoğdu'nun devamında söyledikleriyle zararın nedeni olarak AKP politikaları net biçimde görünüyor: “Ülkemizde, şeker, dünya ortalama büyüme hızının ancak yarısı düzeyinde büyürken, NBŞ üretimi dünya ortalamasının 4 katı, yüksek yoğunluklu tatlandırıcılar ise 10 katının üzerinde büyümekte. Bu da şeker fabrikalarının Cargill ve benzeri fabrikaların isteği üzerine kapatılmak istendiği iddialarını doğruluyor. Şeker-İş’in 2005’den bu yana NBŞ kotasının artırılmasının iptaline yönelik Danıştay’a açtığı hemen hemen her davanın kazanılmasına rağmen NBŞ kotalarındaki oynak sistem, Türkiye şeker sektörünün altını oyuyor.”