Adil yargılanmak insani ve hukuki bir talep. Bu talebe aykırı davranmak insana ve yazılı yasalara bile aykırı davranmaktır. Sadece buradan bakıldığında bile bir suçtur.
Mustafa Koçak adil yargılanma talebiyle sürdürdüğü ölüm orucu eyleminin 297. gününde ölümsüzleşti. Asıl olarak Mustafa’yı AKP iktidarı katletti ve işlediği insanlık suçları listesine bir yenisini ekledi.
Mustafa Koçak itirafçı ifadeleriyle tutuklandı. İtirafçılardan birinin Koçak hakkındaki ifadelerini sonradan reddetmesine rağmen, Koçak’a müebbet hapis cezası verildi.
Koçak gözaltındayken itirafçı olmaya zorlandı. Onursuzlaşmayı kabul etmeyince hükmü mahkemede değil, şubede işkenceci polisler tarafından verildi.
Öyle de oldu. Mahkeme heyeti işkenceci polisin yönlendirmesi ise Mustafa’ya savcı Selim Kiraz’ı öldürme eyleminden müebbet hapis cezası verdi. İşin en ilginç yanı, itirafçının reddettiği ifade üzerinden Mustafa’ya ceza verildi. Bu durumda hakkaniyet, adil olmak bir yana, yazılı faşizan yasalar bile çiğnendi.
Bunun üzerine Mustafa Koçak adil yargılanma talebiyle açlık grevine başladı 297 gün önce. Koçak 90. gününde eylemini ölüm orucuna dönüştürdü. AKP iktidarı bu talebi karşılamak yerine, Koçak’a zorla müdahaleyi tercih etti. 5 gün boyunca hastanede Koçak’a işkence yapıldı.
Zorla müdahale saldırısına rağmen Mustafa Koçak direnişini sürdürdü ve ölüm orucunun 297. gününde ölümsüzleşti. Mustafa Koçak’ın ölümüne uzanan süreç düşünüldüğünde; Koçak AKP iktidarı tarafından katledildi demek daha isabetli olur.
H. Ortakçı