Mücadele Birliği Platformu (MBP) yaptığı yazılı açıklamayla hasta tutsak Hüseyin Durmaz’ın sağlığa erişim hakkı için serbest bırakılmasını istedi.
Yaklaşık 19 senedir tutsak olan Hüseyin Durmaz’a “Kemik iliği kanseri” tanısı konduğu belirtilen açıklamada, “53 yaşındaki Hüseyin Durmaz, şu an hala bulunduğu Kırıklar 2 Nolu F Tipi Cezaevi’nde tedavisini sürdürmeye çalışıyor”denildi.
19 Aralık 2000’de Ümraniye Hapishanesi’nde olan Durmaz’ın “uzun tutukluluk” gerekçesi ile AİHM’de açtığı davayı kazanarak, 2011 yılı Ocak ayında tahliye edildiği belirtilen açıklamada, cezası onanınca Temmuz 2014’te yeniden polis tarafından aranmaya başlandığı ve 2017 Aralık ayında bir kez daha tutuklanarak Kırıklar 2 Nolu F Tipi Cezaevi’ne gönderildiği ifade edildi.
Açıklamanın devamında şu ifadeler yer aldı:
“Halen aynı cezaevinde tutsak olan Hüseyin Durmaz, 2021 yılı temmuz ayında sol kaburgasına yapışık bir kitle fark etti. Covid-19 önlemleri nedeniyle ancak 6 Ekim 2021’de ilk kez Dahiliye uzmanı tarafından görüldü. Göğüs Cerrahisi, Ortopedi uzmanı muayene ve tetkiklerinden sonra 13 Haziran 2022'de PET çekimi yapıldığında, malign (kanser) şüphesi ortaya çıktı.
Cezaevi gidiş gelişlerindeki sevk zincirinde uzamalar sonucu ve bir dizi tahlilden sonra bu tanı ancak 30 Haziran’da netleşti ve 9 Ağustos'ta "Multiple Miyelom" ön tanısıyla kemik iliği biyopsileri yapıldı. Biyopsi sonucu tanı kesinleşti ve Hüseyin Durmaz Kemik İliği Kanseri tanısıyla 30 Ağustos’ta kemoterapi almaya başladı.
Hüseyin’in şu anda hem hastalığından hem de kemoterapiden dolayı savunma sistemi tehdit altında. Doktorlarının önerisi, yüksek düzeyde gıda ve çevre hijyeninin sağlanması ve en az temas olması... Aynı zamanda kemik dokusu eridiği için, kemik kırıkları olma ihtimali de çok yüksek.
Doktorlarının Hüseyin Durmaz için önerisi, infaz tehiri yapılarak, komplikasyon gelişmeden tedavi şansını en yüksek seviyeye çıkartmak.
Hüseyin’in bu zorlu hastalıkla baş edebilmesi için tedavi sürecinin sağlıklı ve temiz bir ortamda sürdürülmesi ve komplikasyonlardan korunması gerekiyor. Bu koşulların cezaevinde sağlanması imkânsız. Bir an önce infazı ertelenmeli ve tahliye edilmelidir.”