TTB ve Temiz Hava Hakkı Platformu (THHP), şubat depremlerinin ardından bölgede yaptığı asbest analizlerinin sonuçlarını paylaştı. Rapora göre Maraş merkez ve Elbistan ilçeleri ile Adıyaman’da asbest tespit edildi.
Rapor sonuçları 27 Ekim Cuma günü yapılan basın toplantısı ile paylaşıldı. Toplantıda ilk sözü alan TTB Merkez Konseyi Başkanı Dr. Şebnem Korur Fincancı, depremlerin yarattığı büyük yıkımın insan eliyle ağır bir felakete dönüştürüldüğünü 9 aydır gözlemlediklerini söyledi. TTB’nin Antakya’daki hava kirliliğine ilişkin çalışmasını hatırlatan Korur Fincancı, Antakya’daki partikül madde yoğunluğunun Dünya Sağlık Örgütü’nün belirlediği ortalamanın üç kat üstünde olduğunun altını çizdi. Deprem bölgesindeki Alevi yerleşim alanlarına yönelik ayrımcılığa da dikkat çeken Korur Fincancı yardımların ulaştırılmaması, sağlıklı bir ortamda yaşama olanaklarının sağlanamaması gibi ayrımcılık örneklerinin temiz hava ve su hakkında da görüldüğünü kaydetti.
Raporun sunumu Dr. Ozan Devrim Yay tarafından paylaşıldı. Deprem bölgesinde yıkılan ya da yıkılması gereken binalarda asbest olasılığı üzerine 28 Ağustos-16 Eylül 2023 tarihleri arasında Maraş merkez ve Elbistan ilçesi ile Adıyaman’da çalışmalar yürütüldüğünü aktaran Yay, çalışmalardan elde edilen sonuçların Türk Akreditasyon Kurumu’ndan onaylı bir laboratuarda analiz edildiğini belirtti. Yay, analiz sonuçlarına göre;
*Kahramanmaraş merkezinden alınan 21 örneğin 8’inde,
*Kahramanmaraş’ın Elbistan ilçesinden alınan 15 örneğin 2’sinde
*Adıyaman’dan alınan 30 örneğin 2’sinde farklı türlerde asbest tespit edildiğini açıkladı.
THHP Koordinatörü Deniz Gümüşel Türkiye’deki ulusal mevzuata, Avrupa Birliği mevzuatına ve Dünya Sağlık Örgütü kılavuzuna ilişkin bilgi verdi.
Asbestin herhangi bir güvenli limit değeri olmadığını, yani kanserojen olduğu bilimsel olarak kanıtlanmış bu tehlikeli maddenin tek bir lifinden bile tamamen kaçınmak gerektiğini vurgulayan Gümüşel, asbestin dünya genelinde her yıl 255 bin ölüme neden olduğunu da sözlerine ekledi. Gümüşel, önerilerini şöyle sıraladı:
“*Başta deprem bölgesinde olmak üzere ülke genelinde, Asbestle Çalışmalarda Sağlık ve Güvenlik Önlemleri Hakkında Yönetmelik’te tanımlandığı şekliyle “asbest söküm çalışanı” ve “Asbest söküm uzmanı” yetiştirmek üzere daha sık, yaygın ve hızlandırılmış eğitim programları düzenlenmeli; sertifikalı çalışan ve uzman sayısı artırılmalıdır.
*Ülkedeki, özellikle ilgili kamu kurumlarındaki asbest analiz altyapısı hızla geliştirilmelidir.
*Deprem bölgesinde henüz yıkılmamış ağır hasarlı binalar ile, deprem esnasında veya sonrasında yıkılmış, ancak enkazı henüz kaldırılmamış tüm binalar asbest risk değerlendirilmesinden geçirilmelidir.
*Tehlikeli bir atık olan asbestin güvenli biçimde nihai bertarafına yönelik atık yönetim altyapısı güçlendirilmelidir.”
Tabip odaları başkanlarının konuşmalarının ardından soru-yanıt bölümüyle toplantı son buldu.