KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, PKK lideri Abdullah Öcalan ile yapılan görüşmeye ilişkin yazılı açıklamada bulundu.
ANF’de yer alan habere göre, açıklamada şunlar belirtildi:
“Kürdistan Özgürlük Hareketi olarak başlattığımız ‘Tecridi kıralım, faşizmi yıkalım ve Kürdistan’ı özgürleştirelim’ direniş hamlemiz her alana yayılarak ve gelişerek devam etmektedir. Zindanlarda yüzlerce tutsak çok kararlı bir biçimde açlık grevi eylemi içinde olurken, dört parça Kürdistan’da ve yurtdışında da halkımız açlık grevi, yürüyüş, gösteri, protesto ve benzeri bir biçimde zengin yöntemlerle söz konusu özgürlük direnişimizi yayıp geliştirmektedir.
Böyle bir ortamda, yıllardır ağır baskı ve tecrit uygulayan faşist AKP-MHP Yönetiminin, 12 Ocak Cumartesi günü kardeşi Mehmet Öcalan’ı İmralı’ya göndererek Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’la görüşme yaptırdığı bilgisi basına yansımıştır. Öncelikle Önder Abdullah Öcalan’la 12 Ocak tarihli görüşmeyi yaptıranın halkımızın geliştirdiği direniş hamlesi olduğu açıktır. Bu temelde Leyla Güven öncülüğünde gelişen ‘Tecridi kıralım, faşizmi yıkalım’ direniş hamlesi ilk ciddi başarısını sağlamış bulunmaktadır. Bu temelde direnen halkımızı ve dostlarımızı kutluyor, başarılarının devamını diliyoruz.
Tecridin sona geldiği anlamına gelmiyor
Ancak 12 Ocak tarihli İmralı’da yapılan görüşmenin tecridin sona ermesi anlamına gelmediği açıktır. Dolayısıyla İmralı’da Önder Abdullah Öcalan üzerindeki ağırlaştırılmış faşist baskı ve tecrit devam etmektedir. Bu nedenle, Kürt halkı ve Özgürlük Hareketi olarak geliştirdiğimiz ‘Tecridi kıralım ve faşizmi yıkalım’ direniş hamlemiz de sürmektedir. Direnen yoldaşlar, halkımız ve dostlarımız yanlış anlamamalıdır. 12 Ocak tarihli görüşme, esasında ‘Tecridi kıralım ve faşizmi yıkalım’ hamlemizi sabote etmek için AKP-MHP iktidarı tarafından geliştirilen bir özel psikolojik savaş girişimi olmaktadır. Zaten bir tatil günü olan cumartesi günü alelacele yaptırılmış olması da bunu açıkça göstermektedir.
Özel savaş oyunlarına aldanmayacağız
Çok açık ki, sömürgeci-soykırımcı AKP-MHP iktidarı, gelişen özgürlük ve direniş hamlemiz karşısında zorlanınca böyle bir özel savaş oyununa başvurarak, mevcut direnişimizi kırmak ve boşa çıkartmak istemektedir. Ancak bizler, faşist özel savaş zulmünü de, oyunlarını da artık çok iyi tanıyor ve biliyoruz. Dolayısıyla söz konusu özel savaş oyunlarına aldanmayacağız ve İmralı duvarları parçalanıp tecrit sona ererek Önder Abdullah Öcalan özgür yaşar ve çalışır koşullara kavuşana kadar direniş eylemlerimizi geliştirerek sürdüreceğiz. Tüm halkımız, dostlarımız ve kamuoyu bu gerçeği böyle bilmelidir. Direniş hamlemiz tecridi kıracak, faşizmi yıkacak, bu temelde Kürdistan’ı özgür ve Türkiye’yi demokratik hale getirecektir.”