Kayyım protestoları nedeniyle haklarında dava açılan 25 avukat ve bir gazeteci beraat etti.
Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) ve Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) üyesi 25 avukat ve gazeteci Oktay İnce hakkında belediyelere kayyım atamasını protesto ettikleri için görülen davanın ikinci duruşması İzmir’de gerçekleştirildi.
Duruşmada savunma yapan avukat Abdulmecit Yıldırım, açılan davanın hukuka aykırı olduğunu söyledi. Hükümetin seçme ve seçilme hakkını gasp ettiğini vurgulayan Yıldırım şunları ifade etti:
"Yıllarca doktorluk, avukatlık ve vekillik yapmış insanlar neden belediye başkanlığı yapamadı? Bizde bunun için bir basın açıklaması yapmak istedik. Fakat polis gözaltına alınacağımızı alana gitmeden söyledi. Hiç bir anons ve ihtar yapılmadan darp edilerek gözaltına alındık. Bizi gözaltına alan polislerin yargılanması gerekirken savunma yapmak zül geliyor"
Yargılanan avukat Erdoğan Aydoğdu, Anayasa’nın bir kişiye ya da gruba bağlanamayacağını belirtti.
Avukat Fatma Demirel de, hakimin "İhtar yapıldı mı?" sorusuna karşılık olarak, "Kolluk ihtar yapsa bile onların yaptığı suç. Bugün biz sanık olarak yargılanıyoruz, yarın kim sanık olacak bunu bilmiyoruz. Sanık olmamız tarihe bir not. Yarın iktidar gider, halk yine söyleyeceğini söyler. Biz avukatlık yapmaya devam ederiz" cevabını verdi.
Gazeteci Oktay İnce ise, basın açıklamasına haber amaçlı katıldığını aktardı. Polislerin, eylemcilere saldırmadan önce ilk olarak gazetecileri alandan uzaklaştırdığını kaydeden İnce, yaşananları aktardı.
Avukat Yunus Emre Güneş de ilk duruşmada reddi hakim talep ettiklerini hatırlatarak, şunları söyledi: "Bizim daha önce katıldığımız basın açıklamalarını gerekçe göstererek örgüt üyeliğinden ceza istediniz. Tarafınızın vereceği hükmün tarafsız ve bağımsız olacağınızı düşünmüyorum."
Sanık müdafilerinden İzmir Barosu Başkanı Özkan Yücel, yargılamanın halen neden devam ettiğini anlamadığını dile getirdi.
Sanıkların avukatlarından Türkan Aslan Ağaç, suç koşulları oluşmadığını belirterek, "İhtar yapılıp yapılmadığı üzerinden bir yargılama yapıyorsunuz. Ama kolluğun hukuka aykırı uyguladığı bir müdahale söz konusu. AİHM kararlarına ve Anayasanın temel düzenlemelerine uygun davranmanızı bekliyorum. Mahkemenin derhal beraat kararı vermesi gerekir" dedi.
Diğer sanık avukatları da olayın suç teşkil etmediğini belirterek, müvekkillerinin beraatini istedi.
Mütalaasını açıklayan savcı ise, tüm sanıkların "2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa muhalefet etmek”ten cezalandırılmasını talep etti.
Ardından kararını açıklayan hakim, suç unsuru oluşmadığı gerekçesiyle tüm sanıkların beraatine karar verdi.