İstanbul sele teslim, AKP güven peşinde!

AKP iktidarı Cumhurbaşkanlığı için “Türkiye sana güveniyor” şiarıyla şovunu sürdürürken sokaklarda selle boğuşan emekçilerin ve yetersiz altyapının görüntüleri afişleri tamamlıyor.

  • Haber
  • |
  • Güncel
  • |
  • 08 Ağustos 2014
  • 12:37

Kapitalist sistemin dengesini değiştirdiği iklimler nedeniyle zamansız ve kuvvetli yağışlar arka arkaya gelirken bu durum sermaye devletinin altyapısındaki sınırı da gösterdi. Normal koşullarda kışın yaşanması beklenecek yoğunluktaki yağışlar yaz ortasında gelirken ne belediyelerin ne merkezi hükümetin bu durum için yeterli alt yapı çalışması bulunuyor.

 

Rant alanları zaten doğaya teslim

İstiklal Caddesi, Taksim Meydanı gibi rant için baştan aşağı yıkılan ve yayalaştırma adı altında asfaltlaştırılan alanlar normal yağışlarda dahi su birikintisine neden oluyor.

Keza Marmaray rant projesinin yan sonucu olarak denizle birleşen Üsküdar Meydanı’nda da su tahliyesi sağlanamadığı için devasa alanlarda göletler oluşuyor. Karadeniz sahilindeki dolgu yollar gibi İstanbul’un rant projeleri de doğaya teslim oldu.

Sadece rant odaklı gelişen bu projelerin hayat bulmasının ardından karşılaşılan sorunlar, çözüm üretmekte de kısır olduklarını gösterdi. Zira Marmaray çevresindeki su baskınları aylardır tekrarlanmasına rağmen hala sorun çözülemedi.

 

Yılların ana yolları dere oldu

Sıkça karşılaşılan bu su baskınları ‘öngörüsüzlüklerinin’ bir ürünüyken on yıllardır kullanılan ana yollardaki su baskınları zaten sistemin alt yapıyı ihmal ettiğini teyit ediyor.

Aksaray Millet Caddesi’nin Haseki Tramvay Durağı ve Haseki Devlet  Hastanesi arasında kalan kısmı tabloyu özetliyor. Bölge temel ulaşım hatlarına sahip olmasına ve bir dizi hastanenin acil ulaşım yolu olmasına rağmen alt yapıdaki zayıflık kısa bir sağanak yağışla hemen yüzünü gösterdi. Haseki Hastanesi’ne girişin olduğu trafik ışıklarında sular neredeyse bir karışı buldu.

Bazı emekçiler, oluşan ‘dereden’ paçayı sıvayarak geçmeye çalışsa da alandaki birikinti karşıdan karşıya geçmek isteyen herkesi mağdur etti.

 “Küresel ısınmanın etkisi” bahanesine sığınıp sadece uyarı açıklamaları yapanlar yıllardır “geliyorum” denen iklim değişikliğine karşı altyapıyı hazırlamamaları nedeniyle bu felaketlerin sorumlusudur. Haseki’de yaşanansa bunun yerel bir örneği, kapitalist sistemin vaat ettiği düzenin özetidir.

 

Bir de ona güvensek...

Bu noktada AKP’nin yaygın seçim afişlerinin de bulunuyor olmasıysa ironik bir görüntü yarattı. AKP’nin Cumhurbaşkanlığı için temel argümanı olan “güçlü olmak” ve “güven” teması bir sağanak yağmurun dahi çökerttiği altyapı içinde tüm gerçekliğiyle görülüyor. Erdoğan’ın gülen portreleriyle “Türkiye sana güveniyor” afiş ve pankartları arasında yağmurdan korunmaya çalışan işçi ve emekçilerin görüntüsü sermayeye hizmet için yok sayılanlara sunulan yaşamı çiziyor.

Sermaye palazlanırken ihmal edilen her önlem, yapılmayan her hizmet yeni bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Ancak rant için “çılgın proje” çizenlerin yağmur suyu tahliyesi için altyapıyı güçlendirmeyi hiç düşünmemesi şaşırtıcı değildir.

Yoğun yağış ve seçim pankartları arasında görülen sermayeye hizmete yeminli bu uşak takımına güvenilirse, işçi ve emekçilerin daha çok boğulacağı bir yarın olacaktır.