‘‘İş görüşmesine yapay zeka girerse‘‘

Kapitalistler için temel amacı aşırı kâr elde etmek ve toplumsal zenginliğe el koymak olan bir teknik buluşun insanlığın hizmetine sunulamayacağı aşikardır. Zira kapitalizm, teknolojik gelişmeyi, insanların daha rahat ve daha az çalışmak, daha kolay üretmek ve daha rahat yaşamak için değil, bir sömürü ve savaş aracına dönüştürmek amacıya kullanmaktadır.

  • Haber
  • |
  • Güncel
  • |
  • 18 Ocak 2019
  • 17:14

Sanayi Devrimi'nden, sanayi kapitalizminden itibaren teknolojik gelişme sürekli ilerleyerek başdöndürücü boyutlara ulaşmış bulunuyor. Kapitalist işletmeler ve tekeller arasında yaşanan yıkıcı rekabetin de bir sonucu olarak kapitalistler sürekli en ileri üretim tekniklerini kullanmak zorunluluğuyla karşı karşıyadırlar. Bu, kapitalist rekabette ayakta kalmanın, başı çekmenin ve sermayeyi daha da büyütmenin bir gereğidir. Dolaysıyla her teknolojik ilerleme, kapitalistler için daha çok kar elde etmenin ve daha çok yağmalamanın aracı olarak işlev görmektedir.

Kapitalizmin daha çok kendi ihtiyaç ve çıkarları uğruna ürettiği teknolojinin ulaştığı son aşama ise yapay zeka ve robotlardır.

İnsanlık tarihindeki en büyük bilimsel devrim olarak kabul edilen yapay zeka, yaşamın bütün alanlarını temelden değiştirme potansiyeline sahip olarak görülüyor ve robotlar bir yana, yapay zeka uygulamaları daha şimdiden yaşamın birçok alanında görülüyor.

Artık iş görüşmelerinde de karşımızda yapay zeka görebileceğimiz ileri sürülüyor. Deutsche Welle’nin haberine göre, iş görüşmesine giren bir kişi, yakında karşısında bir robotla karşılaşabilir.

Bir Amerika firmasının (Hirevue) bilgisine göre, önceden belirlenmiş soruları içeren görüşme, video röportajı aracılığıyla evden de yapılabiliyor. Bir makina yazılım adayın sesini analiz edip kaşlarından, hareketinden ve gülümsemelerinden hareketle yüzünden ölçümler yapıyor. Algoritmalar aracılığıyla bunu değerlendirebiliyor. Firma’nın yönetim kurulu başkanı Kevin Parker’in verdiği bilgiye göre, yarım saatlik bir görüşme sırasında 200 bin veri noktası toplayabiliyor. Bir adayın yüz ifadesi, sesi, vurgusu, kullandığı kelimeler aracılığıyla işe uygun olup olmadığına karar verebiliyor.

Halihazırda bir işte başarılı olanların verileriyle beslendiği için adayın başarı yada başarısızlığına karar verebilen robotun, hangi insanların bir iş yeri için uygun olduğunu bulmakta hayli becerikli olduğu ileri sürülüyor. Algoritmaların bilimsel ve nesnel olduğuna inanılıyor. Elbette ki bunun tersini ileri sürenler de yok değil. Robotların ön yargılı olup olmadığı tartışılan konular arasında...

Kapitalizmin ürettiği teknoloji harikasının ulaştığı son aşama olan yapay zeka ve robotların insan ırkının tüm yaşam alanlarında ne tür sonuçlar üreteceği önemli tartışmaların konusu olmaya devam etmektedir. Yanı sıra sürecin makinaların insanları kontrol edeceği yönünde seyrettiği ileri sürülerek kıyamet senaryolarının yapıldığı da bilinmektedir.

Kapitalistler için temel amacı aşırı kâr elde etmek ve toplumsal zenginliğe el koymak olan bir teknik buluşun insanlığın hizmetine sunulamayacağı aşikardır. Zira kapitalizm, teknolojik gelişmeyi, insanların daha rahat ve daha az çalışmak, daha kolay üretmek ve daha rahat yaşamak için değil, bir sömürü ve savaş aracına dönüştürmek amacıya kullanmaktadır.

Oysa aşırı kar elde etmek için degil de, insanların ihtiyacını karşılamak amacıyla üretim yapılsa aynı teknoloji insanlık ve doğa için farklı sonuçlar da doğurabilir. Toplumsal refah ve zenginlik daha da artmış olur ve hoş zaman yaratılarak insanlık özgürce gelişir.