Çalışma ve yaşam koşularımız gün geçtikçe kötüleşiyor. Ekonomik krizin tüm yükü Orta Vadeli Program (OVP) ile bizlerin sırtına yüklendi. Esnek ve güvencesiz çalışma, bizden kesilen vergilerle oluşturulan bütçenin sermayeye peşkeş çekilmesi anlamına gelen OVP’nin bir ayağını da düşük ücretler oluşturuyor. OVP ile asgari ücrete kırıntı düzeyinde zam yapılması vaaz ediliyor.
DİSK-AR verilerine göre açlık sınırı 20.860 TL ve yoksulluk sınırı ise 72.156 TL’ye dayandı. Ancak görüşmelere başlayan Asgari Ücret Komisyonu’ndan insanca yaşamaya yetecek bir ücret çıkmayacağı kesin.
Bu Komisyon bizi temsil etmiyor!
Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nu Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) ve Türk-İş’ten oluşuyor. Bir orta oyunundan farksız olan komisyon görüşmelerinde aslolan sermayenin çıkarlarını korumaktır. Bu durum geçmiş yıllarda sayısız kez kanıtlandı.
Ekonomik kriz derinleşiyor ancak sermayedarlar kar rekorları kırmaya devam ediyor. Bir yandan da tüm iktisat bilimi alt üst edilerek enflasyonun sebebi olarak ücret artışları gösterilmeye çalışılıyor. İktidar, sermaye ve sendikal bürokrasinin kol kola girerek bizlere açlık sınırında ücretleri dayatıyor.
Yumruğumuzu masaya vurma, fabrika fabrika, iş yeri iş yeri örgütlenme zamanı!
Sermaye düzeninin açlık sınırında asgari ücret dayatmasını bertaraf etmenin tek yolu işçi sınıfı olarak birlik olmaktan, mücadeleyi büyütmekten geçiyor. Bizlerin tek çıkış yolu fabrika fabrika, iş yeri iş yeri taban örgütlülüklerimizi kurmak, birliğimizden aldığımız güçle mücadele etmektir.
Sermaye düzeni grev-eylem yasakları ile sendikal haklara yönelik saldırılarla işçi ve emekçilerin büyüyen öfkesini dizginlemeye, boğmaya çalışıyor. Bugünden tezi yok tüm bu baskı ve saldırılara karşı hazırlıklarımızı yapalım. İnsanca yaşamaya yetecek ücret ve diğer tüm taleplerimiz için fiili-meşru mücadeleyi büyütelim!
Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu