AKP-MHP iktidarının meslek örgütlerine dönük saldırıları sürüyor. Odaları ele geçirme hevesi kursağında kaldığı için histeriye kapılan iktidar, özellikle Türk Tabipleri Birliği şahsında hekimlere saldırıyor. Zira pandemi sürecinde gerçeği halka anlatmak için çaba harcayan hekimler, deprem sonrasında rejimdeki kokuşmanın vardığı boyutun ortaya konmasında da rol oynadılar.
Meslek örgütlerine dönük saldırıların son halkası Meclis’e sunulan torba kanun teklifi oldu. Sağlık emekçilerine danışılmadan AKP-MHP rejimi tarafından hazırlanan “İspençiyari ve Tıbbi Müstahzarlar Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve 663 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”, 20 Mart 2023 günü TBMM Başkanlığı’na sunuldu. “Müjde” olarak duyurulan 38 maddelik kanun teklifi hekimlerin iş güvencesini hedef alıyor.
Yaklaşık 200 bin hekimi ilgilendiren teklifte hekimlerin uzmanlık eğitimleri, aile hekimleri, görev yeri değişiklikleri, diş hekimleri, ebeler ve ilaçlara ilişkin maddeler yer alıyor.
Teklifte, ceza puanı sisteminin devam etmesiyle hekimlerin sözleşmesi feshedilince memuriyete geri dönemeyeceğine yönelik maddeler dikkat çekiyor. Maddelerdeki belirsizlik, esneklik, soyutluk ve muğlaklık hekimlerin kolayından meslekten men edilmesinin önünü açıyor. Söz konusu 36’ncı maddeye göre “Meslek icrası esnasında ölüme veya engelliliğe neden olmaksızın sağlığın kısa süreli ve geçici olarak bozulmasına yol açmak; Personele, hastalara ve yakınlarına fiili saldırıda bulunmak; meslek icrasına ilişkin mevzuata aykırı işlem ve uygulama yapmak” gibi şikayetlerle hekimler meslekten men edilebilecek.
Sağlıkta şiddetin görülmemiş boyutlara ulaşmasında doğrudan sorumluluğu bulunan AKP-MHP iktidarı bu son teklifle hekimleri şiddet karşısında tümüyle savunmasız bırakmayı hedefliyor. Öte yandan bu teklife göre bir hekim verdiği bir tedavinin geçici yan etkilerine bağlı şikayetler sebebiyle meslekten men edilebilecek. Bu durum hekimlerin mesleklerini icra ederken oluşabilecek en ufak riski ve şikâyeti göze alıp tedaviyi uygulamasından alıkoyma tehlikesi barındırıyor.
***
Teklifte, koruyucu sağlık hizmetlerinin uygulayıcısı olan aile hekimleri de performans dayatması ile karşı karşıya bırakılıyor. ‘Torba’da yer alan “Sağlığın geliştirilmesi, hastalıkların önlenmesi, takibi ve kontrolü ile koruyucu sağlık hizmetlerinin standartlara uygun olarak yerine getirilmemesi gibi Bakanlıkça belirlenen performans hedeflerine ulaşılamaması halinde sözleşmenin Bakanlıkça yenilenmemesine karar verilebilir” şeklindeki düzenleme, aile hekimlerini işlevsizleştirmeyi hedefliyor. Sağlık emekçileri ve meslek odaları, pandemi ve depremin ardından birinci basamak koruyucu sağlık hizmetlerinin toplum sağlığı bakımından ne kadar kritik olduğunu defalarca vurgulamıştı. Performans dayatması, nitelikli sağlık hizmetine ulaşmayı daha da zorlaştıracaktır. Hekimlere yönelik çıkarılmaya çalışılan bu kanun doğrudan emekçilerin sağlık hizmeti alma hakkını da hedef alıyor.
***
AKP-MHP iktidarının emekçilerin ekonomik ve sosyal haklarını hiçe sayan, hekimlere ve sağlık emekçilerine küstahça saldıran politikaları sonucu son üç yılda 4 bine yakın hekim yurt dışına gitti, 9 bine yakın hekim ise meslekten ayrıldı. Yine son 20 yılda sağlıkta yürütülen politikalar sonucu emekçilerin sağlık hizmetlerine ulaşması zorlaştırıldı.
İtirazlar sonucu bazı maddeler geri çekildi
TTB, 30 Mart’ta teklifin görüşüleceği TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu’na katılarak itiraz, görüş ve önerilerini dile getirdi. Yapılan itirazlar sonucu yasa tasarısının 3, 6, 27, 36 nolu maddelerinin geri çekildiği bildirildi.
TTB, amacı belli olmayan, halk sağlığını gözetmeyen ve hekimlik değerleriyle bağdaşmayan yasa tasarısının tümüyle geri çekilmesi için hukuki ve siyasal mücadeleyi sürdüreceğini duyurdu.