Hacıbektaş Belediyesi, bu yıl Hacı Bektaş etkinliklerinin Ekim ayına ertelendiğini duyurdu. Resmi internet sitesinden yapılan açıklamada, “Bu yıl yapılacak olan 54. Ulusal, 27. Uluslararası Hacı Bektaş Veli Anma Törenleri ve Kültür Sanat Etkinlikleri belediye meclisinin 02.12.2016 tarih ve 62 nolu kararı ile 13-14-15 Ekim 2017 tarihleri arasında yapılacaktır. Ayın 13 ünde kurumların değerlendirme toplantısı yapılacaktır” denildi.
Hacıbektaş ilçesinde her yıl düzenlenen şenlikler, 1960’lı yıllardan itibaren ilerici, devrimci müdahaleye açık ve son derece coşkulu bir şekilde kutlanıyordu. Emekli General Ali Rıza Salmanpakoğlu’nun belediye başkanı olmasından sonra şenliklerin politik içeriğine devlet Aleviciliği anlayışı damgasını vururken, devrimci siyasi yapılar ile ilerici Alevi örgütlere yönelik tecrit politikası hız kazandı.
Alevi örgütlerinin şenliği birlikte örgütleme önerileri her seferinde Belediye Başkanı Ali Rıza Salmanpakoğlu tarafından reddedildi. Bir yandan Mehmet Ağar türünden katillerle görüşen Belediye Başkanı, ilerici Alevi örgütlerine, ilerici devrimci siyasi yapılara şenliklerin kapısını kapatmak için tüm hünerini sergiledi.
Devlet Aleviciliği anlayışının şenliklere damgasını vurduğu yıllarda devrimci çalışmaya yönelik düşmanlık ayyuka çıktı. Alevi emekçilerin temsil ettiği ilerici-devrimci öz tümüyle yok edilmeye çalışıldı. Hacıbektaş’a Alevilerin gelmesi istenmedi. Faşist ve gerici isimlerin adı panellerde özellikle öne çıkarıldı.
Son on yılda yaşanan gericiliğin fotoğrafını görmek için Hacıbektaş Belediyesi’nin resmi internet sitesinde yer alan anma programlarını incelemek fazlasıyla yeterlidir. Programlar incelendiğinde son on yılda devlet Aleviciliği çizgisinin ısrarla sürdürüldüğü, programların Türk-İslam sentezi anlayışı doğrultusunda şekillendirildiği görülür.
Özellikle son on yılda devlet Aleviciliğinin etki alanını genişletmek için panel ve toplantılar planlandı. Alevilere yönelik asimilasyon politikalarının savunucusu birey ve örgütler panellere davet edildi. İlerici Alevi örgütlerini ve ilerici, devrimci siyasi yapıları panellerden dışlama tutumu sistematik olarak sürdürüldü.
Bu panellerde MHP’nin “düzeldiğini”, AKP’ye karşı CHP-MHP ikilisinin ittifakının önemini hararetle savunan ırkçı-faşist anlayıştan beslenen isimler boy gösterdi. Ayrıca Kürt halkına düşmanlıkta sınır tanımayan Gazi Üniversitesi’nin Türk-İslam sentezcisi ekibine de panellerde konuşmacı olarak yer verildi. Böylece AKP hükümetinin Alevi çalıştaylarında yaptığına benzer bir tutum alındı.
Belediyenin ilan ettiği program içinde yer alan gece konserlerinde birçok popüler sanatçıya da yer verildi. Öte yandan devlet Aleviciliğini reddeden Arif Sağ gibi sanatçıları ve birçok devrimci sanatçıyı programın dışında tutma politikası hayata geçirildi. Şenlik komitesi birçok piyasa sanatçısına büyük paralar ödedi. Popüler piyasa sanatçılarına gösterilen ilgi, yıllardır devam eden şenliğin ilerici özünü yok etmeye yönelik gerici politik tutumun sürdürüldüğünün açık kanıtıydı.
İlerici ve devrimci güçlerle alternatif programı birlikte oluşturma iddiası her seferinde ilerici Alevi örgütleri tarafından boşa düşürüldü. AKP’nin dinciliğine, CHP’nin devletçiliğine karşı olduklarını söyleyen ilerici Alevi örgütleri referandum ve seçimler gibi tüm kritik süreçlerde düzen solunu aşan bir yaklaşım sergilemekten özenle kaçındılar. Ayrıca ilerici Alevi örgütleri de yıllardır ortaya koydukları Hacıbektaş anma programının içeriğini, devlet Aleviciliği çizgisini cepheden reddeden bir yaklaşımla ele almaktan özenle kaçındılar.
Hacıbektaş’ı anma programı çerçevesinde gelinen nokta devlet Aleviciliği cephesini fazlasıyla memnun etmiştir. 15-17 Ağustos tarihleri arasında düzenlenmesi gereken Hacı Bektaş Veli Anma Törenleri ve Kültür Sanat Etkinlikleri’nin Hacıbektaş Belediyesi tarafından Ekim ortasına ertelenmesi, Hacıbektaş’ı anma programının içeriğini boşaltmak için yıllardır mesai yapan devlet Aleviciliği cephesinin Hacıbektaş etkinliğini biçimsel olarak da tasfiye etmesidir.
Bu nedenle Ekim ayında yapılacak olan ama programına devrimci siyasal yapıların ve komünistlerin yapacakları müdahalenin önemi daha da büyümüştür. Binlerce Alevi emekçisinin buluştuğu şenliklere devrimci bir müdahalede bulunmak son derece önemlidir. Bu müdahale, aynı zamanda gerici ve liberal politik yaklaşımlar karşısında devrimin bayrağını yükseltmek demektir.
Komünistler 13-14-15 Ekim’de yapılacak anma etkinliklerini mezhepsel baskı ve ayrımcılığa karşı Alevi emekçilerin haklı taleplerini destekleyen bir tarzda ele almalıdırlar. Öte yandan Alevi sorununun devrimci kalıcı çözümüne çubuk bükmelidirler. Bunun için yapılması gereken, tüm sorunların kaynağı olan kapitalizmin yıkılması ile Alevi sorununun kalıcı çözümü arasındaki diyalektik bağı farklı propaganda ve ajitasyon araçlarıyla ortaya koymaktır.
Alevi emekçilerinin kaygılarının ezilen mezhep anlayışını aşması önemlidir. Alevi emekçilerin her gün hayatın içinde yaşadığı ayrımcılığın nedeni olan sermaye düzenine karşı mücadeleye doğru genişlemesi devrim ve sosyalizmin çıkış yolu olarak kavranması açısından Hacıbektaş anma programı küçümsenmeyecek imkanlar sunmaktadır.
Alevi emekçilerinin bugünkü en büyük ihtiyacı, devrimci tarihsel miraslarına sahip çıkan, haklı taleplerini sahiplenen komünist ve devrimcilerle buluşmaktır. Yüzlerini Pir Sultanlara, Baba İshaklara, Börklüce Mustafalara, Denizlere, İbrahimlere dönmektir.
Hacıbektaş anma programında Alevi sorununun kalıcı çözümü konusunda yapılacak olan etkili propaganda ve ajitasyon faaliyeti Alevi emekçilerin öncü birikiminin kucaklanması, devrim ve sosyalizm mücadelesine kazanılması açısından da son derece önemlidir. Şenliklere yapılacak devrimci müdahale bu amaca hizmet edecek şekilde planlanmalı, araç ve yöntemler bu çerçevede ele alınmalıdır. Komünistler süreci bu perspektifle ele alıp, yıllardır yaptıkları müdahaleyi bu yıl daha da güçlendirmelidir.
Kayseri BDSP