TMMOB, Gezi Davası’ndaki tutuklamalara karşı başlattığı Adalet Nöbeti’nin 200'üncü gününde pek çok kentte basın açıklaması gerçekleştirildi.
Diyarbakır, Urfa, İzmir, Denizli, Muğla, Aydın, Adana, Balıkesir, Batman, Bodrum, Bursa, Denizli, Antep, İstanbul, İzmir, Kocaeli, Kırklareli, Mersin, Samsun, Tekirdağ ve Ankara’da yapılan açıklamalarda Gezi’nin en görkemli halk hareketi olduğu vurgulandı.
Ankara’da yapılan basın toplantısında konuşan TMMOB Ankara İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Seyit Ali Korkmaz, Gezi Davası karar duruşması üzerinden 200 gün geçtiğini hatırlatarak, TMMOB Yönetim Kurulu üyesi Mücella Yapıcı, Şehir Plancıları Odası Onur Kurulu üyesi Tayfun Kahraman, Mimarlar Odası Avukatı Can Atalay’ın da aralarında bulunduğu 7 kişinin 200 gün, Osman Kavala’nın ise bin 937 gündür cezaevinde olduğunu söyledi.
Ülkenin en görkemli halk hareketi olan Gezi’ye kararlılıkla sahip çıkacaklarını belirten Korkmaz şöyle devam etti:
“Halka ait olan her şeyi korumak ve kamu yararını savunmak mühendis, mimar ve şehir plancılarının temel görevleri arasındadır. İstanbul’un en önemli kamusal alanlarından biri olan Gezi Parkı’nı korumak, Gezi’nin park olarak kalması için mücadele etmek, mesleki etik ilkelerimizin bir gereğiydi. 2013 Haziran’ında, sadece kamusal alanlarımızı değil, iktidarın baskı politikalarını, temel hak ve özgürlüklerin askıya alınmasını, ülkemizin geleceğinin karanlığa gömülmesini de gündemimize alarak mücadele ettik.”
TMMOB’un ülke sorunlarını meslektaşlarının yaşadığı sorunlardan bağımsız görmeyen bir anlayışla hareket ettiğini ifade eden Korkmaz, şunları söyledi:
“Mühendis, mimar ve şehir plancıları da bu anlayışla toplumun ortak değerlerinin yok edilmesine karşı, kadına, farklı cinsel yönelimlere, sanata, kültüre yönelik gerici saldırılara karşı omuz omuza mücadele etmiştir. Gezi direnişi, toplum olmanın doğal bir sonucu olarak ülkenin dört bir yanında vücut bulmuş, Cumhuriyet tarihinin en önemli direnişlerinden birisi olmuştur.”
“Cezalar iptal edilsin”
AKP iktidarının direnişlerini karalamaya ve Gezi’yi düşmanlaştırmaya çalıştığını söyleyen Korkmaz şunları ifade etti:
“Uzun süren hukuksuzluk zinciri içerisinde kendi partilerinin milletvekili aday adayı olan bir yargı mensubu üzerinden arkadaşlarımız nezdinde Gezi’yi tutsak etmeye, yalnızlaştırmayı amaçlamıştır. Arkadaşlarımızın nezdinde milyonların örgütlülüğünü, milyonların talebi hapsedilmek istenmiştir. Ancak tüm bunlara rağmen Gezi Direnişi’nin toplum vicdanında ve bilincinde lekelemeyi başaramamışlardır. Gezi Davası’nda verilen cezaların siyasi cezalar olduğu, hukuk sınırları içerisinde olmadığı tüm toplumun bildiği ve kabul ettiği bir gerçektir. Gezi Davası’nda verilen cezaların gecikmeksizin iptal edilmesi gerekmektedir.”