Din istismarcıları yeni icraat peşinde

Dinci-faşist rejimi tahkim eden Erdoğan AKP’si, “dini istismar eden yapılar” adı altında saraya biat etmeyen toplum kesimlerinden birini daha hedef almaya hazırlanıyor. Diyanetin şefi de bunun için tetikçilik yapıyor.

  • Haber
  • |
  • Güncel
  • |
  • 16 Nisan 2021
  • 23:31

Saray rejiminin aparatı Diyanet İşleri Başkanlığı (DİB) ve onun şefi Ali Erbaş, ‘çam devirmeye’ devam ediyor. Politik açıklamaları, akla ziyan fetvaları, israfta sınır tanımayan şatafat düşkünlüğü ile anılan DİB, hizmet ettiği rejim gibi icraatlarına zıt anlamlar yüklemeye çalışıyor. Son olarak TVNET'te 'Ramazan Hilali' programına katılan DİB şefi, “Dini istismar eden yapılara müsaade etmemeliyiz” diye buyurdu.

Dinci-faşist rejimin ‘en medyatik’ kurumu haline getirilen DİB, Ramazan ayının başlaması ile sahalara indi. 2020 bütçesi sekiz bakanlığın bütçesini aşan, bütçesini ise 7-8 ayda tüketip ek ödeneklerle finanse edilen DİB, talan düzeninden büyük pay alan ‘en müsrif’ kurumlardan biri haline getirildi. Dünyevi işlerle iştigal eden, dini arsızca istismar ederek iktidara oy devşiremeye çalışan, beyinleri köreltip dindar-kindar gençlik yaratma projesinin bir numaralı aktörü, din istismarına karşı faaliyet yürütecekmiş. Bir şey ancak bu kadar zıddıyla anılabilir.  

DİP şefi Erbaş, faaliyetlerini şöyle anlatıyor: “Diyanet İşleri Başkanlığı olarak Türkiye'mizin 81 ilini ve bütün ilçelerini ziyaret ederek, konferanslar düzenleyerek, kitapçıklardan 2 milyon adet broşür yaparak insanımızı din istismarı noktasında uyaran etkinlikler, faaliyetler yaptık.”

Erbaş iş başında!

Din istismarında AKP’nin olanaklarını sonuna kadar genişletmek için her türlü icraatı gerçekleştiren, elde kılıçla hutbe okutan Erbaş, beslendiği rejime hizmette sınır tanımıyor. Şubat ayında Kahramanmaraş’ta Kuran kursu açılışında konuşan DİB şefinin, “Kur’an kurslarında bir tuğlası olana, cennette bir ev verilecek” türünden şarlatanca açıklamaları hala akıllardadır. Dini duyguları arkasına alarak LGBT bireyleri hedef tahtasına çakması, üniversite kampüslerini “yatak odası” ile bağdaştırması, A. Erbaş’ın ilkel zihniyeti ve icraatları hakkında fikir veriyor.

Belirtmek gerekir ki, DİB şefinin açıklama ve icraatları ‘kendini bilmez’likten gelmiyor. O, rejimin kendisine biçtiği utanç verici misyonu yerine getiriyor. Görünen o ki, dinci-faşist rejimi tahkim eden Erdoğan AKP’si, “dini istismar eden yapılar” adı altında saraya biat etmeyen toplum kesimlerinden birini daha hedef almaya hazırlanıyor. Diyanetin şefi de bunun için tetikçilik yapıyor.