‘Emekten yana futbolcu’ denince ilk akla gelmesi gerekenlerden biridir Metin Kurt. Atatürk Erkek Lisesi futbol takımında başladığı futbol serüveni, İstanbul Üniversitesi Spor Kulübü’nde, Alibeyköy Adalet’te, Altay’da, PTT’de ve Galatasaray’da devam eder. Metin Kurt Galatasaray’dayken Milli Takım kadrosuna girer. “Çizgi Metin” lakabıyla anılır. Kendisine neden böyle dendiğinin yanıtı onun emekten yana olduğunun özlü bir ifadesidir: “Halka en yakın yer neresi? Çizgi. Ben de çizgide beklerdim. Antrenör ve idarecilerin olduğu tarafta oynamayı sevmiyorum. Kapalının önünde oynamamak için bir devre sağ açık, bir devre de sol açık oynardım.”
“Siyaset sporun baba evidir”
Metin Kurt güya futbol siyasetin dışındaymış gibi göstermeye çalışan “Ne sağcıyız ne solcu, futbolcuyuz futbolcu” tekerlemesine karşılık olarak “Gerçekte siyaset, sporun baba evidir” yanıtını veriyordu.
Metin Kurt Galatasaray’dayken politik çalışmalarından kaynaklı olarak kadro dışı kalır. Sonra Kayserispor’da futbolculuk yapar ve burada profesyonel futbolu bırakır.
Futbolu bıraktıktan sonra Sportmence isimli derginin çıkarılmasına öncülük eder. Sportmence dergisi 2009’da Spor-Sen sendikasının kuruluşunun dayanağı olur.
Ne var ki Spor-Sen Metin Kurt’u ilerici yanlarından kaynaklı “afaroz” etti. Bunun üzerine Devrimci Spor Emekçileri Sendikası kuruldu. Sportmence, sendikanın yayın organı oldu.
2011’de TKP’den milletvekili adayı olan Metin Kurt 24 Ağustos 2012’de yaşama veda etti.
“Biz futbolun arsada oynananını sevdik, borsadakini değil” sözlerinin sahibi ve pratikte uygulayıcısı Metin Kurt’u ölüm yıldönümünde saygıyla anıyoruz.