Yeni yılla birlikte elektriğe yapılan zamların ardından gelen fahiş faturalar emekçilerin tepkisine yol açarken, Isparta’nın yoğun kar yağısı sonrası dört gün elektriksiz kalması, enerjide özelleştirme tartışmalarını yeniden alevlendirdi.
Türkiye Elektrik Dağıtım AŞ.’ye (TEDAŞ) bağlı şirketlerin tamamı, 2004-2013 yılları arasında özelleştirildi. Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Özdağ’a göre temel sorun da burada başladı. Özelleştirmenin zamanla elektrik faturalarına yapılan zamlarla halka yansıdığını, son olarak da Isparta örneğinde olduğu gibi dağıtım şirketlerini kamusal denetimden uzaklaştırdığını savunan Özdağ, dağıtım şirketlerinin kamulaştırılması gerektiğini söyledi.
“Devletin elektrik piyasasını kontrol edecek gücü kalmadı”
Müzeyyen Yüce’nin Gazete Duvar’da yer alan haberine göre Türkiye’de elektriğin yüzde 16,1’inin kamu tarafından üretildiğini, devletin elektrik piyasasını kontrol edecek gücünün kalmadığını ifade eden Özdağ, AKP şefi Erdoğan’ın açıkladığı kademe limitinin değiştirilmesi kararının da bu durumun bir örneği olduğunu söyledi.
Mehmet Özdağ, “Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) zamların gerekçesi olarak TBMM’de onaylanan kademeli elektrik faturasına ilişkin kanunu gösterdi. Yeni tarife 1 Ocak 2022’de uygulamaya kondu ama mürekkebi kurumadan 31 Ocak 2022’de kademe limitini yükselttiler. Yeni açıklanan tarifeye göre tüketim limiti günlük 5 kWh’den 7 kWh’ye, aylık 150 kWh’den 210 kWh’ye çıkarıldı. Eğer yaptıklarının doğru olduğuna emin olsalar daha mürekkebi kurumamış bir kanunu geçersiz hale getirmezlerdi. Sonuçta elektrik enerjisiyle ilgili kararlar alınırken meslek odalarına, tüketici derneklerine, emek örgütlerine ve daha da kötüsü Meclis’te bulunan milletvekillerine hiçbir rapor sunulmuyor, bilgi verilmiyor. Kademe değişikliği, zamlar neye göre yapılıyor, bilinmiyor” değerlendirmesini yaptı.
“EÜAŞ yüzde 34, şirketler yüzde 115 zam yaptı”
Elektrikte getirilen yeni sistemin kademeli soygun olduğunu savunan Mehmet Özdağ, kamu kurumu olan Elektrik Üretim A.Ş.’nin (EÜAŞ) toptan fiyatına yüzde 34 zam gelirken, şirketlerin yurttaşlara sattığı elektriğe ortalama yüzde 115 zam yapıldığına vurgu yaptı:
“Aralık 2021’de 109 kWh kullanımla 100 lira gelen bir fatura Şubat 2022’de 150 TL, yine Aralık 2021’de 218 kWh kullanımla 200 TL gelen bir faturanın Şubat 2022’deki karşılığı da 305 TL. Aralık 2021’de 250 TL gelen bir elektrik faturasının karşılığı aynı tüketimle Şubat 2022’de 417 TL. Aralık 2021’de 327 kWh kullanımla 300 TL gelen elektrik faturası ise Şubat 2022’de 529 TL. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu, elektrik tarifelerini yayınlarken aynı zamanda da Elektrik Üretim Anonim Şirketi’nin toptan fiyatlarını da açıklıyor. Kamu kurumu olan Elektrik Üretim A.Ş.’nin (EÜAŞ) toptan fiyatına yüzde 34 zam gelirken, ticarethanelerdeki elektriğe yüzde 125, sanayideki elektriğe yüzde 129, meskenlerdeki elektriğe yüzde 127 gibi bir zam söz konusu. Madem maliyet baskısı var ve yüzde 34’lük bir zamla kurtarıyordu bu zamların sebebi nedir? EÜAŞ, elektrik dağıtım şirketlerine ve görevli tedarik şirketlerine elektrik satıyor. Yani devletin şirketlere sattığı elektriğe yüzde 34 zam yapılıyor, şirketlerin yurttaşlara sattığı elektriğe ortalama yüzde 115 zam yapılıyor. O yüzden biz EÜAŞ örneği üzerinden dağıtım şirketlerinin kamulaştırılmasını, elektrik üretiminde de kamunun ana unsur olmasını talep ediyoruz.”
EMO’dan zamlı tarifeye dava
Elektrikte zamlı tarifeye karşı Elektrik Mühendisleri Odası olarak dava açma hazırlığında olduklarını ifade eden Mehmet Özdağ, “Talebimiz zamlı tarife geri alınsın, EÜAŞ’ın ürettiği elektriğin şirketlere değil, vatandaşa satışı sağlansın şeklinde olacak. Meslek abonelerine EÜAŞ’ın birim fiyatı uygulansın. Zaten EÜAŞ’ın özel şirketlere sattığı elektrik mesken abonelerine yeter. Bu hafta içinde dilekçe hazırlığımız biter” dedi.
“Bugün Isparta’nın başına gelen yarın diğer illerin de başına gelir”
Isparta’nın 4 gün elektriksiz kalmasına neden olarak açıklanan yoğun kar yağışının da bahaneden ibaret olduğunun savunan EMO Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Özdağ’a göre temel sebep özelleştirme kapsamındaki şirketlerin kamusal denetimden uzak olması.
Özelleştirme sonrası sorumlu olan Akdeniz Elektrik Dağıtım A.Ş.’nin (AEDAŞ), ekiplerinin yetersizliği ve yeterli bakımın yapılmamasının bu soruna neden olduğunu ifade eden Özdağ, “Bir de bakıyorsunuz Türkiye’nin göbeğindeki bir il 8–9 saat kar yağdı diye 3–4 gün elektriksiz kalabiliyor. Hem ödediğimiz faturaların haddi hesabı yok hem de bugün Isparta’nın başına gelen yarın diğer illerinde de başına gelir mi belli değil. 30 yıllık meslek hayatım boyunca ben bir il merkezinin 3–4 gün enerjisiz kaldığını duymadım. Bu özelleştirmenin bir sonucu” dedi.
Tüketici Dernekleri kitlesel eylemler yapmaya hazırlanıyor
Tüketici Hakları Derneği Genel Başkanı Turhan Çakar’a göre elektriğe gelen zam Cumhuriyet tarihinin en yüksek zammı. Yılbaşı itibariyle gelen zamlar sonrası birçok şikâyet ve başvuru aldıklarının altını çizen Çakar, “İnsanların bu faturaları ödeyecek gücü yok. Bir haftadır insanlar feryat ediyor. Yapılan maaş artışlarıyla sadece elektriğe yapılan zamlar arasındaki tutarsızlığa bakarsanız adaletsizliği görürsünüz. O nedenle bu elektrik zamları iptal edilmeli” ifadelerini kullandı.
Çakar, Türkiye’nin elektrik üretiminde dışa bağımlı olmak yerine güneş ve rüzgâr gibi enerji sistemlerine yönelmesinin daha doğru bir yaklaşım olacağını kaydetti. Tüketici örgütleri olarak zamlı tarifeye dava açmak istediklerini ancak bir sonuç alamayacakları için vazgeçtiklerini belirten Turhan Çakar, “Onun yerine demokratik kitle örgütleriyle çok güçlü toplumsal eylemler yapmayı planlıyoruz” şeklinde konuştu.