Eğitim-Sen, 2023 LGS açıklaması yaptı. Açıklamada şunu "2023 LGS sonuçları eğitimde uzun yıllardır var olan ve her geçen yıl artan eşitsizlik ve adaletsizlikleri yansıtıyor” dedi.
Eğitim Sen sınav sonuçlarını değerlendirdiği açıklamasında şunları ifade etti:
"MEB her ne kadar ortalama net sayılarında artış yaşandığını açıklasa da bu durum okulların yarısından fazlasının yarı başarıyı bile gösteremediği gerçeğini değiştirmemektedir. 2023 LGS sonuçları eğitimde uzun yıllardır var olan ve her geçen yıl artan eşitsizlik ve adaletsizlikleri yansıtırken, yıllardır iller ve okullar arasında büyük puan farkları oluşması sorununun önüne bir türlü geçilememiş olması düşündürücüdür.”
Açıklamanın devamında şu tespitler yer aldı:
"2023 LGS sonrasında Anadolu liselerine 71 bin 22, fen liselerine 40 bin 470, sosyal bilimler liselerine 10 bin 740, Anadolu imam hatip liselerine 42 bin 356, mesleki ve teknik Anadolu liselerine 41 bin 826 kontenjan ayrılmış olması, MEB’in okullaşma politikasının geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi değişmediğini göstermiştir. Pek çok ilde yüksek puanla öğrenci alan Anadolu liselerinin kontenjanları azaltılırken, yeterli talep olmamasına rağmen, imam hatip ve mesleki ve teknik liselerin kontenjanlarında artışa gidilmesi ciddi bir çelişki olarak karşımıza çıkmaktadır.”
LGS sonuçlarının iktidarın dinsel gericilik ve mesleki eğitim politikalarının bir sonucu olduğu ifade edilen açıklamada şunların altı çizildi:
“MEB’in yıllardır eğitimde yaşanan ve giderek derinleşen eşitsizlikleri azaltacak adımlar atmaması nedeniyle, LGS gibi merkezi sınavlarla oluşan sınıfsal ayrışma ve eşitsizliklerin artmasının önüne geçilememektedir. MEB okullaşma politikasını siyasal önceliklerine göre değil, öğrencilerin istek ve tercihlerine göre oluşturmalı, eğitimin hiçbir aşamasında dayatma ve yönlendirme yapılmamalıdır.
Her yıl temel eğitimden ortaöğretime geçecek öğrenci sayısının mevcut akademik eğitim veren okulların kontenjanları ile karşılanması mümkün değildir. Yapılması gereken, öğrencilerin tercihleri dikkate alınarak, yeterli tercih yapılmayan okul türlerinin ayrıntılı dökümünün çıkarılması ve okul kontenjanlarının iktidarın önceliklerinin değil, öğrencilerin tercihleri doğrultusunda belirlenmesidir.
Eğitime erişimde sorunlar yaşandığı ve sınıfsal eşitsizliklerin daha önce hiç olmadığı kadar derinleştiği koşullarda semtler, ilçeler, iller arasında okulların alt yapı, olanak, sosyal çevre farkı dikkate alınmadan yapılan bir sınav ve yerleştirme sisteminin var olan eşitsizlikleri yeniden üretmesi kaçınılmazdır. Her öğrencinin istediği okulda, okul türünde eğitim görme hakkı olduğu unutulmamalı, eğitim politikaları bu doğrultuda belirlenmeli ve oluşturulmalıdır."