Eğitim Sen: 100 günde ne yapmalı?

100 günlük eylem planının eğitimde yapısal sorunlara çözüm hedeflerini ve adımlarını içermediğini savunan Eğitim Sen, kendi önerilerini sıraladı.

  • Haber
  • |
  • Güncel
  • |
  • 05 Ağustos 2018
  • 17:03

Eğitim Sen, AKP şefi Erdoğan’ın açıkladığı 100 günlük eylem planında, eğitimin piyasalaşmasına ve eşitsizliklerin pekiştirilmesine hizmet edecek hedefleri eleştirerek kendi önerilerini sıraladı.

“Öğretmen atamaları kadrolu ve mülakatsız gerçekleşmeli”

Eğitim Sen, AKP iktidarının ve Milli Eğitim Bakanlığı’nın 100 günlük eylem planıyla ilgili yazılı açıklama yaptı. “Hedeflenenlerin acil çözüm bekleyen,adım atılması gereken konulardan uzak,soyut ve sonuçlarının gözlemlenmesinin zor olan alanlardan seçildiğini ifade etmek gerekmektedir” vurgusu yapılan açıklamada ilk olarak, öğretmen atamalarıyla ilgili belirsizliğin giderilmesi, atamaların kadrolu ve mülakatsız gerçekleştirilmesi talebi dile getirildi.

“Okullar işletme görülüyor, yönetim kârlılığa göre yapılıyor”

Eğitim alanında profesyonel yöneticilik vurgusu yapıldığına değinen Eğitim Sen bu bakış açısını şu ifadelerle eleştirdi: “Okulları ticari birer işletme olarak gören bu bakış açısı, eğitim yönetiminin de profesyonel işletmelerde olduğu gibi, karlılık ve verimlilik esaslarına göre yürütülmesi gerektiğini düşünmektedir.”

“Oysa eğitim kamusal bir hizmettir ve tüm kamusal hizmetler gibi eşit, ücretsiz ve ulaşılabilir olmalıdır” ifadeleriyle devam eden açıklamada, eğitimin ticarileştirilmesine hizmet edecek profesyonel yöneticiliğin kabul edilebilir olmadığı belirtildi.

Eğitimde eşitsizliği pekiştirecek hedef

Açıklamanın devamında, okulların kendi şartlarına göre desteklenmesi yönünde belirlenen hedef eleştirildi. Bu yaklaşımın “Okul Temelli Gelişim Modeli” adı ile Ulusal Öğretmen Strateji Belgesi’nde yer aldığını hatırlatan Eğitim Sen, “Bu yaklaşım, okullar arasındaki eşitsizlikleri doğallaştırarak, okulların piyasa koşularına göre yapılandırılmasına olanak sağlayacaktır” yorumunda bulundu. Açıklamada, bu yaklaşıma karşı MEB’in sorumluluğunun “okullar arasındaki farkları ortadan kaldırarak, koşullar ve olanaklar açısından okulların eşitlenmesini sağlamaktır” ifadeleri yer aldı.

Eğitim Sen 100 günde yapılması gerekenleri sıraladı

Okullara polis görevlendirilmesini de eleştiren Eğitim Sen, eğitimde şiddet sorununun “güvenlik”ten öte yönlerine dikkat çekti. Diğer hedeflerin de eğitim alanındaki yapısal sorunlara çözüm üretmekten uzak olduğunun altını çizen Eğitim Sen, 100 gün içinde yapılabileceklere dair önerilerini şöyle sıraladı:

-Ortaöğretime geçiş sisteminden kaynaklı mağdur olan yüz binlerce öğrencinin mağduriyetini giderebilir. Akademik eğitim veren okulların kontenjanlarını artırabilir; tercihlerde okul türü ve tercih sayısına getirilen sınırlama kaldırılarak, öğrencilere yeniden tercih hakkı verilebilir.

-Ortaöğretime geçiş sistemi kaldırılarak,tüm öğrencilerin istediği okul türü ve okulda eğitim almasının koşullarını oluşturacak çalışmalar başlatılabilir.

-Öğretmen alımlarında mülakat kaldırılarak, tüm öğretmenler kadrolu atanabilir.                                 

-Eş durumundan dolayı atama hakkını kullanamayan sözleşmeli öğretmenlere eş durumu atama hakkı verilebilir.

-Atama  bekleyen öğretmen arkadaşlardan gerekli sayıda atama yapılabilir.

-Tüm eğitim çalışanlarına 3600 ek gösterge verilebilir.

-Proje okul uygulamasına ve okulların nitelikli-niteliksiz olarak ayrılmasına son verilebilir.

-Öğretim programlarının bilimsel ölçülere göre yeniden hazırlanmasına dönük çalışmalar başlatılabilir.

-Dini dernekler ve vakıflar ile yapılan protokoller iptal edilebilir.

-Eğitim yöneticilerinin belirlenmesinde liyakatı esas alan bir sisteme geçilebilir.

-Çocuk işçiliğinin önlenmesine dönük tedbirler alınarak, tüm öğrencilerin örgün eğitim içerisine alınmasına dönük çalışma başlatılabilir.

-Özel okullara teşvik uygulamasına son verilerek, eğitime ayrılan bütçe artırılabilir.

-Haklarında her hangi bir soruşturma olmayan ihraç eğitim emekçileri işlerine iade edilebilir.

-Hizmetin gereği olarak değil de cezalandırma yaklaşımı ile sürgün edilen eğitim emekçileri eski görev yerlerine iade edilebilir.