22 Haziran’da İstanbul’da Birleşik Devrimci Parti ve Dev-Güç üyelerine yönelik ev baskınlarında 14 kişi gözaltına alınmıştı. Gözaltı terörüne karşı Kadıköy Süreyya Operası önünde yapılan açıklamada “Devlete, mafya düzenine, sömürgeciliğe meydan okuyoruz. Birleşik mücadelemize yenileceksiniz” denildi.
Devrimci Parti Genel Başkan Yardımcısı Burcu Gül Çubuk yaptığı konuşmada şunları ifade etti:
“AKP/MHP faşizmi kendi açtığı çukurda debelenirken kurtuluşu yine Türkiye halklarına, devrimcilere, işçilere, kadınlara, LGBTİ+’lara, gençlere saldırmakta buldu. Boğaziçi direnişinden bu yana sokağa çıkan dinamik güçlere yönelik, faşizmi yıkma ihtimali bulunan direngen güçler yönelik terör saldırılarını artırdı.”
HDP İzmir İl Örgütü’ne yönelik faşist saldırıda katledilen Deniz Poyraz’ı anan Çubuk şunları vurguladı:
“Faşizmin hesabı boşa düştü. Türkiye halkları, işçi sınıfı, kadınlar devrimciler, yurtseverler, LGBTİ+’lar, gençler Deniz şahsında mücadeleyi sahiplendi, sokakları doldurdu. Dün partimize yönelik saldırıda bunun bir halkasıdır. Bu saldırı halkasına karşı dün Ankara ve İzmir’de ‘meydan okuyoruz’ dedik. Bugün Kadıköy’de meydan okuyoruz.”
Çubuk’un ardından Birleşik Mücadele Güçleri (BMG), HDP İstanbul Milletvekili Dilşad Dilan Canbaz, Dev-Güç ve Birleşik Gençlik Meclisleri (BGM) de söz alarak ev baskınlarını ve iktidarın saldırılarını teşhir ederek sokakta mücadeleyi büyütme vurgusu yaptı.
Açıklamayı okuyan Seher Beytaş saldırıların ve yeni gözaltıların artacağını belirtti. Beytaş açıklamanın devamında HDP İzmir İl binasına dönük saldırıya değinerek saldırıların birbirinden bağımsız olmadığını vurguladı. Beytaş şu şekilde devam etti:
“Uluslararası uyuşturucu trafiğinin bekçiliğinden, kara para aklamalarına, siyasi suikastlardan, hırsızlığa, tecavüz şebekesi cihadist çetelerle katliam organizasyonlarına kadar lağıma batmış bir iktidarla karşı karşıyayız. Bu iktidarın tek korkusu halkın sokağa çıkması, hesap sormasıdır. Bu nedenle işçilerin, kadınların, gençlerin, Kürt halkının yükselen öfkesini, sokağa taşan iradesini, “terör” yöntemleri ile baskılayarak yıkılan korku duvarlarını yeniden inşa etmek istemektedirler. Sarayın güncellediği yeni saldırı yöntemi karşısında, partimiz de 11 Haziran’da Taksim’e çıkarak onun Gezi kabusunu güncellemiştir. Korkuları, kaygıları, saldırganlıkları yaklaşan sonlarındandır.”
Sokak mücadelesini büyütme çağrısı yapılan açıklamada sık sık “Bu yumruk bükülmez devrimciler yenilmez”, “Yaşasın birleşik mücadelemiz”, “Faşizme karşı omuz omuza” sloganları atıldı.