Cumhuriyet Vakfı İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay, Cumhuriyet Genel Yayın Yönetmeni Murat Sabuncu ve muhabiri Ahmet Şık'ın tutuklu olduğu, 18’i gazete çalışanı 20 kişi hakkında açılan dava bugün Silivri Cezaevi Kampüsü’nde görüldü.
Duruşma öncesinde, Silivri’ye gelenlere yönelik arama ve GBT dayatmaları nedeniyle uzun araç kuyrukları oluşurken, gelenler kampüse yürüyerek ulaştı. Öte yandan davayla ilgili yapılmak istenen basın açıklaması da jandarmanın “yasak” dayatmasıyla karşılaştı. CHP’li vekillerin yaptığı açıklamanın ardından DİSK Genel Başkanı Kani Beko söz alırken, jandarma “yasak” ısrarını sürdürerek Beko’yu gözaltına almaya çalıştı.
Gecikmelerle birlikte 11.00 sularında başlayan duruşmada mahkeme heyeti, gazeteci Leyla Tavşanoğlu, ‘68’liler Girişimi yöneticisi Namık Kemal Boya ve Aydınlık gazetesi yazarı Mehmet Faraç’ın tanık olarak dinleneceğini söyledi. Sonrasında avukatlar, sanıklara 3 avukat sınırlaması getirilmesine itiraz ederken, savcı da mahkeme başkanı da itirazı reddetti. Devamında mahkeme heyeti, Emre İper ile Ahmet Kemal Aydoğdu’nun ByLock kaydıyla ilgili bilirkişi raporunun geldiğini belirtti. Duruşma, Mehmet Faraç’ın tanık olarak beyanlarıyla devam etti.
Faraç’ın iddialarının ardından Av. Tora Pekin, Av. Bahri Belen ve Avukat Rahşan Karabulut tanığa sorular sordular. Avukatlar, Faraç’ın öne sürdüğü gazete yönetiminin “FETÖ” bağlantısına, gazetenin zarara uğratıldığına dair iddialarını çürüttüler.
Duruşmanın devamında beyanlarda bulunan Leyla Tavşanoğlu, 2014'te Gazeteci ve Yazarlar Vakfı’nın kendisine daveti üzerine, vakıf ve gazete yönetimindeki İbrahim Yıldız'dan izin alarak davete katıldığından ve Gülen’i burada gördüğünden bahsetti. Tavşanoğlu, mahkeme başkanı ve avukatların sorularını yanıtladıktan sonra Namık Kemal Boya’nın tanık beyanıyla duruşma sürdü. CUMOK hakkında konuşan Boya, mahkeme heyetinden gelen sorulara yanıt verirken, “Ben birkaç kişiden ‘Kapıdan içeri girmeyecek’ dediğini duydum” ifadeleriyle Aydın Engin’i İlhan Selçuk’un uzaklaştırdığı iddiasında bulundu. Bunun üzerine, söz alan Aydın Engin CUMOK ve bu iddiayla ilgili beyanda bulundu. Ardından söz alan Av. Tora Pekin ise Boya’nın tirajlarla ilgili iddialarını Basın İlan Kurumu verileriyle yalanladı.
Daha sonra öğle arası verilen duruşma, aranın ardından savunma tarafından tanıkların dinlenmesiyle devam etti. Bu çerçevede, Altan Öymen ve Kani Beko’ya söz verildi. Öymen ve Bekon, mahkeme heyeti ve avukatlar tarafından sorulan sorulara cevap verdiler. Davada gazeteye yönelik iddialara dair iki tanığın görüşleri soruldu.
Savunma tarafının tanığı Rıza Türmen’in yurtdışında olduğu için katılamadığı belirtilirken, mahkeme heyeti son olarak “Yargılamanın geldiği bu aşamada toplanacak daha fazla delil kalmadı. Heyetimizle adli tıbba giden Çetinkaya ve Engin'e ait SIM kartlara ait çözümleme gelmedi. Tanık dinleme olayı bitmiştir. Gelinen aşamada fazla da yapılabilecek bir şey kalmadı. Rıza Türmen'den vazgeçilmesi bizim için rahatlatıcı olur. Böylece biz de adli tıptaki bilgileri davayı uzatıcı aşama olarak görmeyiz. Artık bir sonraki aşamaya ilerlememiz gerekiyor” diyerek savcıdan son mütalaasını sunmasını istedi.
Aranın ardından savunma avukatları son tanığın da dinlenmesi gerektiği üzerine beyanda bulunsa da mahkeme bu talebi reddetti. Devamında mütalaasını açıklayan savcı, “Dosyanın kapsamı, toplanan deliller açısından esas hakkında mütalaa için tarafımıza dosyanın tebliği, tutuklu sanıkların tutukluluk durumlarının devamına karar verilmesi” isteminde bulundu.
Savcının mütalaası sonrasında, avukatlar bugünkü tanık ifadelerine dair ve tahliye talepleriyle ilgili beyanlarına devam etti.
Avukatların beyanının ardından duruşmaya ara veren mahkeme heyeti, kendi arasındaki görüşme sonucunda Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Murat Sabuncu ve muhabir Ahmet Şık'ın tahliyesine; İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay'ın tutukluluğunun devamına karar verdi.
Duruşmaya 16 Mart Cuma günü Silivri'de devam edilecek.