Avukatların davasında 3. duruşmanın 2. günü

Tutuklu avukatların yargılandığı davanın 3. duruşması 2. gününde devam ediyor. Mahkemenin hızla karar vermek istemesini teşhir eden avukatlar zorla salondan çıkarıldılar. Duruşma yarın devam edecek.

  • Haber
  • |
  • Güncel
  • |
  • 19 Mart 2019
  • 10:07

Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) ve Halkın Hukuk Bürosu (HHB) üyesi 6’sı tutuklu 20 avukatın “terör örgütü üyeliği” gerekçesiyle yargılandığı davanın 3. duruşması Silivri Hapishanesi kampüsündeki salonda 2. gününde devam ediyor.

Avukatların hiçbir talebini kabul etmeden bir an önce ceza verme niyetiyle hareket eden mahkeme başkanı Akın Gürlek’in, 2 celse arasında hazırlattığı esas hakkındaki mütalaaya karşı savunmaları istemesi üzerine avukatlar itiraz ederken mikrofonları kapatılarak uyarı verildi.

Tutuklu avukat Behiç Aşçı, mahkeme başkanının yasayı açıkça ihlal ettiğini, bir mahkeme heyeti bile oluşturmadan tek başına hareket ettiğini vurgulayarak reddi hakim taleplerini gerekçelendirdi. Aşçı, talepleriyle yargılamayı uzatma yoluna gittikleri gerekçesine karşı, 1 yıl tutuklu kaldıktan sonra mahkeme karşısına çıktıklarını hatırlattı.

Tutuklu avukat Barkın Timtik ve Aytaç Ünsal reddi hakim taleplerini gerekçelendirdi. Av. Ünsal, itirafçıların gerçeği yansıtmayan ifadeleri üzerinden yargılanmak istediklerine dikkat çekerek, Nazım Hikmet’in de bir iftiracı ifadesi üzerine 15 yıl hapis cezası almasını anımsattı. Ünsal itirafçıların ifadelerine ilişkin Bu yalanları polis, savcı, hakim söylese olmaz. Skandal olur. Bu sebeple itirafçılara söyletiyorlar” diye konuştu. Ünsal, avukatlarına oturacak yer göstermeyen, kendilerine “sen” diye hitap eden, İsmet Özdemir gibi bir ajan-provokatörün yemek saatine göre mahkeme programı yapan mahkeme başkanının reddettiklerini vurgulayarak, hiçbir zaman kendilerine isnat edilmemesine rağmen iktidarın yayın organlarında savcının öldürülmesi eylemiyle ilişkili gibi gösterilmeye çalışılmasına tepki gösterdi. “Halkın Hukuk Bürosu'nda Mussolini, Franco, Nazi faşizmine direnen; mücadele eden avukatların, Halit Çelenklerin, Faik Candanların, Medet Serhatların, Fuat Erdoğanların emeği vardır. Bizim başımızı öne eğdirecek tek bir pratiğimiz yok” diyerek, bu geleneğe düşmanlık gösteren mahkeme başkanını reddettiklerini söyledi.

Tutsak avukat Engin Gökoğlu, mahkeme başkanının gizli tanıkları yönlendirmesine rağmen çelişkilerin ortaya çıkmasına engel olamadıklarını söyledi, mahkeme başkanı Gökoğlu’nun sözünü keserek “ithamda bulunduğunu” iddia etti, itiraz eden avukatları salondan atmakla tehdit etti.

Diğer bir tutsak avukat Aycan Çiçek de mahkeme başkanının, avukatların beyanına tahammül edemeyerek dosyayı bir an önce kapatmak derdinde olduğuna dikkat çekti. “Annem ben 1.5 yıldır tutuklu olduğum için her yere başvurdu. Bir tek size gelmedi çünkü biliyor sizin adaleti sağlamayacağınızı. Adliye önünde eylem yaptılar. Bir anne adliye önünde ‘adalet istiyorum’ diye eylem yaptı, utanacağınız bir durum” dedi.

Avukatlar ve aileleri zorla salondan çıkarıldı

Çiçek’in ardından ÇHD’nin tutuklu genel başkanı Av. Selçuk Kozağaçlı söz aldı. “Kişisel olarak size hiçbir şey demeyeceğim ancak siz suç işliyorsunuz. Ben buraya sizi itham etmek için çıktım, bu sebeple bana ‘Beni itham etmeyin’ demeyin” diyen Kozağaçlı, mahkeme heyetinin de mahkeme başkanı Akın Gürlek’in işlediği suçlara iştirak ettiğine dikkat çekti.

Mahkeme Başkanı Akın Gürlek'in, Berk Ercan'ın yalan tanıklığı için maddi ve manevi desteğe ortak olduğunu düşündüğünü belirten Kozağaçlı “Mahkeme başkanı olan sizin, bir örgüt üyesi olduğunuzu düşünüyorum” dedi.

Mahkeme başkanının mütalaa için savcıyı zorlamasına dikkat çekerek “Bir mahkeme başkanının tekitle esas hakkında görüş istemesi kabul edilemez” dedi. Mahkemenin bir tiyatro olduğunu ortaya koyarak “Siz hüküm kurdunuz zaten. Biz aramızda, kim kaç yıl alır, diye konuşuyoruz şu anda” dedi.

Kozağaçlı konuşmasına devam ederken zorla salondan çıkarıldı. Ardından tutuklu bütün avukatlar salondan çıkarıldı, tepkiler üzerine duruşmaya ara verildi.

Hemen sonrasında ise tutuklu avukatların müdafiileri ve seyircilerle birlikte aileler de salondan çıkarıldı. Tutuklu avukatların aileleri zorla salondan çıkarılırken “Adalet istiyoruz!” sloganı ile tepki gösterdiler.

Avukatlar salona alınmadan tekrar duruşmaya başlayan mahkeme heyeti reddi hakim talebini değerlendirmeden tutuksuz sanıkların esas hakkında mütalaaya karşı beyanlarını sunmalarını istedi.

Sonrasında ise duruşmaya bir saaat ara verilirken aranın bitiminde tutuklu ve tutuksuz sanıkların duruşma salonuna getirilmesine, avukatların ve ailelerin duruşma salonuna alınmamasına karar verildi.

Aranın ardından savunma avukatlarının salona alınmaması duruşma salonu önünde protesto edilirken “Savunma susmadı susmayacak!”, “Devrimci avukatlar onurumuzdur!” sloganları atıldı. Salona alınan tutuklu avukatların da bu durumu protesto etmesi sonucu duruşmaya saat 14.30’a kadar ara verildi.

Tekrar duruşmaya başlayan mahkeme heyeti hakimin reddi talebini reddederek duruşmayı yarın (Çarşamba) saat 10.00’a bıraktı.