Hatay Ortak Meselemiz Konseyi 6 Nisan'da Köprübaşı Ulu Camii önünde saat 14.00'da toplanmaya çağırdı.
“Kentler (her bir kent), insanların kültürel birikimlerinin dışavurumları ile özgün uygarlıklar geliştirdikleri özel alanlardır. Bu alanlarda oluşan sosyal ağların, etkileşimlerin içerdikleri derinliğin, çeşitliliğin, karmaşıklığın ve çelişkilerin özgünlüğü o kenti eşsiz ve tek kılar. Hatay, Antakya ve tüm yerleşim alanlarıyla, kadim zamanlardan bugüne taşıdığı tarihsel ve kültürel mirasıyla, yaşayan değerleriyle, çok katmanlı, çok boyutlu yapısı, farklı özelliklerin ve aidiyetlerin çeşitliliğinden kaynaklı sosyal zenginliğiyle insanlık mirasının en değerli coğrafyalarından birini oluşturur.
Ne yazık ki Hatay, 6 Şubat 2023 tarihinde gerçekleşen Kahramanmaraş merkezli, resmi bildirime göre 7,7 ve 7,4 şiddetli depremlerde ve 20 Şubat’ta gerçekleşen Antakya merkezli 6,4 şiddetindeki depremde en büyük can kaybı ve yıkımı yaşayan kentlerin başında geliyor!
Bu kadim kent bugün; tarihini, mimari, arkeolojik, kültürel birikimini, bu birikimden etkilenen bütün sosyal ilişkilerini, bu ilişkilerin odağında yer alan bireysel veya kolektif insan ilişkilerini gözetmeyen, bunların yok olmasına neden olacak, aceleyle gerçekleştirilen, gerekli uzman katılımının ve planlamanın sağlanmadığı enkaz kaldırma çalışmalarının tehdidi altındadır.
Bizler ‘Hatay ortak meselemiz’ Konseyi adıyla; tarihsel, sosyal ve kültürel doku çeşitlilik ve zenginliğinin korunduğu, her kesimin kent olanaklarından eşit şekilde yararlandığı, çok katmanlı, çok kültürlü yapısı ve tarihsel bağlamlarıyla bilge ve barışçıl ruhunu yeniden kazanacak bir Hatay’ı var etme amacıyla bir araya gelenler olarak; enkaz kaldırma çalışmalarının kültür ve tabiat varlıklarına zarar vermeden, kentin tarihi yapısı, kültürel değerlerinin korunarak yürütülmesini talep ediyoruz.
Tarihi ve kültürel yapısının korunarak, yeniden oluşturulacak ulaşım sistemi, etkin ticari birimleri ve tarımın şehre bağlanması konularıyla, çok yönlü, çok bileşenli bir disiplin ve planlamayla gerçekleştirilmesi gereken yeniden yapılanma sürecinin, yalnızca inşaata kurban verilmesine karşı çıkıyoruz. Tüm kesimleri bu çağrımıza ortak olmaya davet ediyoruz.”