İzmir'in Bergama ilçesinde bulunan Cevaplı Mahallesi'nde, Demircioğlu Beton Şirketi, tepkilere rağmen Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın izniyle kalker ocağı açtı. Dinamitli patlama faaliyetleriyle 2013 yılından beri bölgeye zarar veren şirket, iki yıl önce de kapasite artışı için bakanlığa başvurdu.
2021 yılında gerçekleşen İnceleme Değerlendirme Komisyonu (İDK) toplantısında proje için, “ÇED izin alanı ve kalker ocağı alanının yeniden değerlendirilmesi gerektiği” kararı verildi.
Bölgede faaliyet göstermekte ısrar eden şirket, projeyi revize ederek kapasite artışından vazgeçti. Ancak bu kez de saha içerisinde 4,41 hektarlık alanda, yıllık 50 bin ton kapasiteli, sulu sistem tel kesme yöntemi ile mermer ocağı açmak için İDK’ye tekrar dosya sundu. Proje 31 Mayıs'ta yapılacak İDK toplantısında değerlendirilecek.
Cihan Başakçıoğlu’nun Gazete Duvar’da yer alan haberine göre, şirketin revize ettiği proje dosyasında, proje alanı içerisinde üç endemik bitki türü bulunduğu belirtildi. Yine proje sahasının 18 omurgalı ve omurgasız canlı türüne de yaşam alanı olması dikkat çekti. Projenin en yakın yerleşim birimine uzaklığı bir kilometre olarak hesaplanırken, çalışmalar kapsamında üç günde bir patlatma yapılacak. Yılda 100 patlatma işlemi uygulanacağı belirtilen projede, her patlatmada 83 dinamit kullanılacak.
Cevaplı Mahallesi'nin içme suyu kaynağının 840 metre güneybatısında yapılacak olan projenin, saatte 10 kilogramdan fazla toz yayılımına neden olacağı da belirtildi. Ayrıca proje sahası içerisinde üç adet de içme suyu çeşmesi bulunuyor.
Ege ve Dokuz Eylül Üniversitesi 'zeytine zararı yok' dedi
Projede en dikkat çeken noktalardan biri ise çevredeki zeytinlik alanlar oldu. Proje alanında gerçekleştirilecek çalışmalar ve oluşacak emisyonların zeytin bahçeleri üzerindeki etkisinin tespiti için, Dokuz Eylül Üniversitesi ve Ege Üniversitesi bir rapor hazırladı. Sahaya en yakın zeytin bahçesinin 430 metre mesafede olduğu belirtilen raporda, ortaya çıkacak tozun zeytinliklere herhangi bir zararı olmayacağı iddia edildi.
Raporda şu ifadelere yer verildi;
“Rüzgar yönü, coğrafi konum, topoğrafik durum, sahanın etrafındaki doğal ve yapay bariyerler, zeytin bahçelerinin sahaya göre konumu ve uzaklıkları dikkate alındığında, firmaca da taahhüt edilen çalışma prensiplerine ve gerekli tüm önleyici uygulamalara sadık kalınması koşuluyla, söz konusu kalker ocağı, mermer ocağı ve kırma – eleme tesisinin, çevresinde bulunan zeytin bahçeleri ve diğer tarımsal alanlara zarar vermeyeceği saptanmıştır. Söz konusu proje sahası faaliyetinin bölgedeki zeytin ağaçlarının vejetatif ve generatif gelişimine olumsuz bir etkisinin olmayacağı kanısına varılmıştır”